English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Last time i looked

Last time i looked translate Turkish

168 parallel translation
The last time I looked, there were four bottles of'46.
En son baktığımda, 46'dan kalma dört şişe şarabım vardı.
- Last time I looked, you had a wife.
- Son gördüğümde bir karın vardı.
Last time I looked, but who are they going to sing to?
En son baktığımda öyleydi, ama kim şarkı söyleyecek?
- He was the last time I looked.
- Son baktığımda öyleydi.
Last time I looked, they were next to the finger bowls.
Son gördüğümde parmak yıkadığımız kâselerin yanındaydı.
That was quite a performance in there, Fielding. 25,000 bucks - jeez! Last time I looked, you were about to barbecue those guys.
Sadece kendime gülüyorum, çünkü, demem o ki, niçin karar vermeyeyim?
Last time I looked, my driver's license said Margaret.
Sürücü Belgeme Son Baktığımda Margaret.
Last time I looked.
- Son baktığımda öyleydim.
They weren't there last time I looked. "
Dün gece burada değildiler, " olursun.
Listen, last time I looked at Olarke's naked body, I didn't see my name on it anywhere.
En son Clarke'ın çıplak bedenine baktığımda adımı hiçbir yerinde göremedim.
The last time I looked...
En son baktığımda, küçük bir kızdım.
Well, the last time I looked, the side of my garage was in public.
En son garajımın yan tarafına baktığımda öyleydi ama.
She wasn't there last time I looked.
En son baktığımda orada değildi.
Matter of fact, last time I looked, I was way ahead.
Aslına bakarsan, en son baktığımda ; baya bir öndeydim.
Hey, last time I looked, you were working for me... and I think we should listen to these people.
Hey, en son baktığımda sen [br] benim için çalışıyordun... ve bence bu insanları dinlemeliyiz.
MIKEY : The water wasn't that high last time I looked.
Son baktığımda su bu kadar yüksek değildi.
I think the last time I looked up and saw a sky was six years ago.
Yukarı baktığımda gökyüzünü görmeyeli altı yıl olmuştur herhalde.
Last time I looked, she was making herself quite at home.
Son baktığımda, kendini oldukça evde gibi hissediyordu.
Well, I was the last time I looked.
Evet, en son baktığımda öyleydi.
Well, I was the last time I looked.
Evet, son baktığımda öyleydi.
So is China... ... which, last time I looked, had a pact with North Korea.
Çin öyle yapıyor bir de baktık, K. Kore'yle anlaşmış.
- The last time I looked, we had freedom of speech and freedom of assembly in this country. - Or did you eliminate those rights too?
En son baktığımda bu ülkede konuşma ve toplantı özgürlüğü elde etmiştik, yoksa bu haklarımızdan da mı vazgeçmemizi istiyorsunuz?
Last time I looked, you were seven.
Seni son gördüğümde yedi yaşındaydın.
Last time I looked.
- Görünüşe göre öyle.
Last time I saw, you looked like something stuffed with straw.
Son gördüğümde içi saman dolu bir kukla gibiydin.
The last time I almost caught him, he looked the same and he carried that same sword.
Onu neredeyse yakaladığımda, aynı böyleydi, ve aynı kılıcı taşıyordu.
The last time I saw you with her... you looked like a couple.
Seni Catherine'le en son gördüğümde... Bir çift gibi görünüyordunuz.
Last time I saw him he looked ready to wrap a two-by-four round Markham's neck.
Son gördüğümde Markham'ın boynuna kelepçe saracak gibiydi.
Cory : carl, i'm really sorry, man. Last time we looked,
Carl, gerçekten üzgünüm.
You looked much better when I saw you last time.
Sizi son gördüğümde daha havalıydınız!
That's the way he looked the last time I saw him in New York City.
New York'ta onu gördüm.
It was the first and last time I ever looked normal.
Bu normal göründüğüm ilk ve son halim.
Strange, the last time I saw you, you looked really anxious.
Hayat çok garip. Geçen sefer konuştuğumuzda, adeta nazlanıyordun.
Last time I saw anything that looked like that I was skin-diving off the coral reefs at Bracas V.
Böyle bir şeyi en son gördüğümde Bracas V'deki mercan kayalıklarında aletsiz dalıyordum.
She looked in the mirror and, I don't know why, but she said his name the last time.
Aynaya baktı ve nedense, onun ismini son kez tekrarladı.
I think you should know, Tim... the last few days, every time I have seen you... every time I have looked at you... the only response I have had is to thank God I have another son.
Sanırım şunu bilmen gerekiyor, Tim son birkaç gündür, seni gördüğüm her zaman sana baktığım her zaman senden aldığım tek karşılık Tanrı'ya şükürler olsun ki bir oğlum daha var oldu.
- Last time I looked.
- Evet, en son vardı.
I wonder if he'd be as fascinated if you looked the way you did last time I saw you.
Seni son gördüğümdeki gibi görünüyor olsan yine de büyülenir miydi merak ediyorum.
# Johnny looked around him and said Hey, I've made the big time at last #
Johnny etrafa baktı ve "hey, sonunda büyük birşey becerdim" dedi.
Oh, darling, it's Dr. Linniman who I told you about... who looked after me so wonderfully well the last time... you remember.
Oh, tatlım, o Dr. Linniman, sanaonun kim olduğundan bahsetmiştim... Son görüşmemiz ne kadar harikaydı... Hatırlarsın.
The last time that I went to death's door and looked inside...
En son, ölümün kapısına gittim ve içeri baktım.
The last time I saw a guy who looked like you he'd been in the trunk of a car for a month.
En son sana benzeyen birini gördüğümde adam bir arabanın bagajında bir ay yaşamıştı.
Last time I saw you, you looked kind of wound up.
En son gördüğümde, yaralanmış gibiydiniz.
- Not last time I looked.
- Son baktığımda değildi.
I had free time last night so I looked up your case.
Dün akşam boş vaktim vardı, senin davana baktım.
Looked thirsty last time I saw you.
Geçen gün susamış gibiydin.
DO YOU KNOW, I CAN'T EVEN REMEMBER THE LAST TIME SOMEONE LOOKED AT ME.
Biliyor musun birisinin bana en son ne zaman baktığını bile hatırlamıyorum,
I can't remember the last time a God's Magic Circle fund-raiser looked so gosh darn wonderful.
Tanrı'nın Sihirli Çemberi'nin bağış toplama günü en son ne zaman bu kadar tanrısaldı hatırlamıyorum.
The last time I was home he turned around from his "Kojak" rerun... and told me I looked like a hooker in that tube top.
Eve en son gittiğimde etrafımda dönüp fahişeye benzediğimi söylemişti.
The last time I was home he turned around from his "Kojak" rerun... and told me I looked like a hooker in that tube top.
Geçen eve gidişimde "Kojak" dizisinin tekrar bölümü bırakıp etrafımda döndü... ve bana açık bluzumla bir fahişe gibi göründüğümü söyledi.
We looked at each other one last time and then I kissed her.
Birbirimize son bir kez baktık, ve onu öptüm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]