English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ P ] / Please stop this

Please stop this translate Turkish

399 parallel translation
- He's a bad man! - Please stop this!
Dur artık!
Will you please stop this picture!
Lütfen durdurun şu filmi!
Manager, Wenlie is his brother Please stop this match I can't, and if you don't return to your seat... we'll have you thrown out
Müdür bey, Wenlie onun abisi lütfen maçı durdurun yapamam ayrıca yerinize oturmazsanı... sizi dışarı atmak zorunda kalırım
Will you please stop this sociological diarrhea?
Lütfen şu sosyolojik ishali bırakır mısın?
Please stop this lobbying.
Lütfen şu tartışmayı kesin.
I beg you to please stop this car.
Lütfen şu arabayı durdur.
Please stop this, please let us go.
Lütfen bizi bırak, gitmemize izin ver
Please stop this thing!
Bu şeyi durdur!
What stupidity are you talking about? Please stop this already.
İkinci olayı büyük oranda çözdüm, ama birincisi konusunda hâlâ sıkıntıdayım.
Someone please stop this!
Lütfen birisi bunu durdursun!
Please stop this now.
Lütfen şimdi dur.
Your Excellency, please stop this armada.
Majesteleri, lütfen bu donanmayı durdurun.
- Sire, please stop this!
- Efendim lütfen durun!
- Ben, please ask them to stop this.
- Ben, lütfen sustur şunları.
- Please stop torturing yourself like this.
- Lütfen kendine böyle işkence etmeyi bırak.
Please, stop quarrelling this is not the time to argue
Lütfen, tartışmayı kesin sinirinizi düşmanlarımıza saklayalım!
Please stop all this sissified nonsense!
Lütfen şu kadın saçmalıklarını kes artık!
But please, stop this pretense.
Fakat lütfen, şu yapay görüntünüzü bırakın.
Please, stop this ridiculous panic!
Lütfen, bu saçma paniğe bir son verin.
- Stop this, please.
- Kesin şunu, lütfen.
Will you please stop? I mean, this is a place of business, huh?
Burası bir işyeri!
Please, stop this.
Lütfen, kes şunu.
Stop this, please.
Kapat bu konuyu, lütfen.
Would you please, please, please stop telling me that this is just a crush?
Lütfen, bunun bir liseli aşkı olduğunu söylemeyi keser misin?
Stop this, please.
Kesin şunu, lütfen.
Well, this series is... please stop here.
Evet, bu dizi... lütfen burada kesin.
So will you please stop all this slobbering?
O yüzden şu yağcılığı keser misin?
Oh, my God! Stop, Mr Pruitt, please! This is great!
Aman Tanrım!
Oh, look at this. She will not stop picking the flowers, which I asked her please not to do.
Kaç kere ona "Lütfen çiçekleri koparma." dememe rağmen koparmaya devam ediyor.
All right, Baynes, will you stop here please cause this is a rather good view.
Pekala Baynes, burada durabilir misin lütfen? Çünkü çok hoş bir manzarası var.
Please, stop doing this!
Lütfen, durdur şunu!
Please, stop doing this to yourself.
Lütfen, kendine acı çektirmeyi kes.
"Stop this. Please, stop this." "Can you not see my son is in pain?"
Oğlumun acı çektiğini görmüyor musunuz? " diyebileceğim hiç kimse yoktu.
My son is in pain. Please, stop this!
Oğlum acı çekiyor, lütfen durdurun!
George, please, will you stop acting like a lunatic father... and go out and talk to her before she runs out that door... marries this kid and we never see her again?
George, manyak babalar gibi davranmayı keser misin? Şu kapıdan çıkıp o çocukla evlenmeden ve onu bir daha göremeyecek olmadan önce gidip onunla konuşur musun?
Would you please stop crucifying me with this? Have you seen my bag?
Beni bu yüzden suçlamayı bırakır mısın lütfen?
Please stop doing this.
Lütfen böyle davranmaktan vazgeç.
Stop this, please.
Durdur şunu lütfen.
Please stop acting this way.
Böyle davranmayı kes.
Please, stop this.
Lütfen, durun!
This would be the last journey of your life! Stop at the flower shop please
Git, adamım.Bu, senin yaşamının son seyahati olacak!
Just listen to me please. Stop this for a minute, we have to go from here
Sadece lütfen beni dinle.Bir dakika boyunca bunu durdur, biz, buradan gitmek zorundayız
Please... stop all of this!
Lütfen, her şeyi durdur!
Stop this, please!
Lütfen şunu kesin!
Sarpedon, please, stop this insanity.
Sarpedon, lütfen... bu deliliği durdur.
Yes, I will. Please, will you stop this?
Evet, evet şunu keser misin?
Could we stop this, please?
Şunu kesebilir miyiz, lütfen?
Okay, Pacey, could we please stop beating this metaphor to death and just talk about what we're actually talking about?
Pekala, Pacey, şu mecazı lütfen kesebilir ve aslında ne hakkında konuştuğumuzu söyleyebilir miyiz?
Please, stop this.
Lütfen, bunu durdur.
Please. You can stop this.
Lütfen bunu durdurabilirsin.
Can you please tell him to stop this?
Lütfen ona şunu bırakmasını söyler misin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]