They got me translate Turkish
2,420 parallel translation
They got me working weekends.
Hafta sonları da mesaiye bırakıyorlar.
I think that they got me drunk.
Galiba beni sarhoş ettiler.
They was waiting right outside the exit. They got me.
Film bittikten sonra polisler dışarıda beni yakaladılar.
They got me out of school.
Beni okuldan aldılar.
They got me a sofa bed. We went and tested them out.
Bana çekyat bile aldılar.
When they killed my mom they got me too.
Annemi öldüren beni de kesti.
They got me, Jax.
Beni buldular Jax.
They got me.
Buldular.
I don't know how they got me, but they got me.
Nasıl yaptılar bilmiyorum ama beni buldular.
The police haven't got a leg to stand on and yet they're walking all over me because I'm small fry.
Polis kendi ayaklarının üzerinde duramıyor,... ben fazla bir şey yapamıyorum çünkü bu işlerde yeni sayılırım.
They've got me one and...
Bana da bir tane aldılar...
Uh, when I was little, I must've been turning three or four or something, I saw this huge pile of gifts, and immediately I assumed that Santa had come, and I was way too young to understand that you got gifts on your birthday, too, so all day long, when they would give me cake,
Ben daha küçükken 3 ya da 4 yaşıma giriyordum sanırım ağacın altına bir baktım ki yığın yığın hediye var ben de dedim kesin Noelbaba geldi anlarsınız ya doğum günü ve yılbaşı hediyelerinin birlikte alındığına aklım ermiyordu henüz.
Last year's budget cuts were not enough ; they got to hit me with this.
Geçen yılın bütçe kesintisi yeterli değilmiş. Darbeyi buradan indirecekler.
Well, they also told me that I... I got you all struck by lightning.
Ve bir de benim yüzümden hepinizi yıldırım çarptığını söylediler.
Well, something's been eating at me since we got the ping. You know, those guys who were mummy-tized, they're college kids. They're not rich, but they went to Egypt, they staged this huge dig.
Peki şu üniversiteli çocuklar zengin değillerdi ama Mısır'a gidip büyük çaplı bir kazı başlattılar bu onlar için çok pahalı olmalıydı
- So corporate got your evaluations, And they wanted me to double-check...
Değerlendirmen, merkezin eline geçmiş ve benden de teyit etmemi istediler.
The guys have been talking to me, and they've got me pretty pumped up.
Butters, çocuklar bana iyi gaz verdi.
Anyway, as soon I got in there, they had me on cow-worship duty.
Herneyse, oraya gider gitmez bana kutsal inek görevi verecekler.
They cut me. Look, you got every reason in the world not to trust me.
Dinle, bana inanmamak için elinde binlerce sebep var.
Sabrina, uh, told me they got in something called a kumquat, and, you know, I had to try it.
Sabrina ellerine kumkat meyvesi geçtiğini söyledi ve benim de denemem lazımdı.
And got out of work by making up fake holidays. Hell, they all sound fake to me.
Şimdi bana hepsi sahteymiş gibi geliyor.
You got off easy. They got me to kiss it.
Yine iyi kurtulmuşsun.
I tried to find out more, but they gave me the run around and I got sidetracked.
Daha fazlasını öğrenmeye çalıştım, ama beni konudan uzaklaştırıp önemsiz işlerle uğraştırdılar.
I got a pile of shit ahead of me, - and they're all emergencies.
Başımda bir dolu dosya var ve hepsi de acil.
They got girls like me in Tampa?
Tampa'da benim gibi kızlar var mıydı?
And, uh, my interns, they got here before that. They check on the patients and report to me
İntörnlerim buraya daha erken geldiler.
Uh, the dudes who said if they ever got out of prison, They would blow me up?
Hapisten çıkarlarsa beni havaya uçuracaklarını söyleyen adamları mı?
Tell me what they got dogs for, Dan.
Ne için köpekleri var, Dan?
the police is tracking abu. If they`d got him, then the police would have got to you and me. I have closed the route which they could take. I have only done that.
polis Abu'yu izliyordu eger polis onu yakalasaydi sonra seni ve benide yakalardi onlarin yapacagi seyi ben yaptim
My friends got me on video conference, but then they started doing beer bongs and forgot about me.
Arkadaşlarım beni görüntülü görüşmeye aldılar ama sonra bira fondiplemeye başlayınca beni unuttular.
Oh, yeah, they got a hold of me yesterday on my cell.
Evet, dün cep telefonumdan aradılar zaten.
In the olden days, they sent over Doenjang with the bride as dowry, you've got to bring all these with you when you marry me
Eski zamanlarda, Doenjang gelinle birlikte çeyiz olarak gönderilirmiş. Benimle evlendiğinde bütün bunları yanında getirmelisin.
After they got engaged, she had me run a background check on Erica.
Çocuklar nişanlandıktan sonra Erica'nın geçmişini araştırmamı istedi.
I put that there deliberate, in case they think they've got me beat.
Onu oraya bilerek bıraktım. Beni dövmeyi düşünürlerse diye.
They've got a tight leash on me, the parole dogs. You get that.
Üzerimde sıkı bir tasma var, şartlı tahliye işi anladın sen onu.
I got so scared when they woke me up to let them in...
İçeri girmek için beni uyandırdıklarında çok korktum.
With me they got angry and asked why they should pick me for their school.
Neden seni seçmeliyiz diye sorarken bana epey kaba davranmışlardı.
Well yeah, now that I think about it, even that dress... they gave me something they got for free.
Evet şimdi düşününce bana verdikleri o elbiseyi bile bedavaya almışlar.
Then I got to thinking what if they found out that someone was me?
Sonra düşündüm ki ya o kişinin ben olduğumu öğrenirlerse?
If they think they can get rid of me that easily, they've got another thing coming!
Benden bu kadar kolay kurtulabileceklerini sanıyorlarsa, o zaman başlarına gelecek var!
This is dreadful, dreadful stuff. You've got to show me something soon, Mick, or I'm going to stop the fight. They're going to stop the fight, Micky.
Hamle yapıp Ward'a yaklaşma şansını kullanmaya başladı Sanchez.
He's a teacher, bro. They're all assholes. Let me in there, man.
- Öğretmen işte göt
And everybody fought me on that cos they said it's got religious overtones in it.
Bunun sorun olmayacağını söyledim. Albümdeki en ticari şarkı buydu.
I've got a wife and kids inside, and they're waiting for me, so I don't have time for whatever this is.
Karım ve çocuklarım içeride beni bekliyorlar, bu saçmalığa vaktim yok.
But as Nirvana got bigger and Pearl Jam got bigger, they came to me and said, "Well, you know, there is one way."
Ama Nirvana ve Pearl Jam yükseldikçe bana geldiler ve Açıkçası, bir seçenek var. " dediler.
You know, when I got this, they told me my war was over.
Bu işe aldığımda, savaşımın bittiğini söylediler.
Plus, I wanted to say I'm sorry for being rude in the car... - They gave me my notice yesterday... - You got fired?
Ayrıca özür dilerim.. dün farkettim de
They've got it all planned out for me and I'm, like, " This is it?
Her şeyi benim için planladılar. ve ben sadece " Bu mu?
They want to get to you, like they got to me.
Bana ulaştıkları gibi size da ulaşmak istiyorlar.
They didn't like me, I guess. They got scared.
Sanırım benden hoşlanmadılar, korktular.
They got nothing on me.
Üzerimde hiçbir şey yok.
they got married 20
they got 69
they got nothing 28
they got everything 20
they got him 88
they got away 51
they got us 21
they got her 25
they got it 43
they got you 25
they got 69
they got nothing 28
they got everything 20
they got him 88
they got away 51
they got us 21
they got her 25
they got it 43
they got you 25