Will you help me translate Turkish
2,081 parallel translation
Will you help me search for it?
Onu bulmamda bana yardım edecek misin?
Will you help me?
Bana yardım eder misin?
Will you help me find them?
Onları bulmamda bana yardım eder misiniz?
Will you help me pick out a nerdy outfit?
İneklerinki gibi malzemelerden almama yardım edecek misin?
Mr. Knightley, will you help me?
Bay Knightley, yardım eder misiniz?
Hey, will you help me toss some of these babies back,'cause legally we're not allowed to eat those.
Bazılarını geri atmama yardım eder misin? Çünkü yasal olarak onları yememiz yasak.
Will you help me?
Bana yardım edecek misin?
Federline, will you help me?
Federline, bana yardım eder misin?
Will you help me find my family?
Şimdi ailemi bulmakta yardım edecek misin bana?
If I say yes, will you help me create those memories and let me live slightly longer?
Evet dersem bu anıları hatırlamama yardım edip uzun yaşayabilmeme izin verecek misin?
Will you help me, Lardo?
Yardım eder misin, Lardo?
Will you help me, Elefun?
Bana yardım eder misin, Elefun?
Will you help me get my sister out of there?
Kız kardeşimi oradan çıkarmama yardım edecek misin?
Will you help me?
Bana yardımcı olur musun?
Will you help me get him burped?
Gazını çıkarmama yardım eder misin?
Will you help me?
Bana yardım edebilir misin?
Will you help me with the words?
Bana yazmamda yardım edecek misin?
Will you help me up, please?
Kalkmama yardım eder misin, lütfen?
- Will you help me?
- Yardım edecek misin bana?
Will you help me?
Yardım edecek misin?
Will you help me or not?
Şaşırdım.Bana yardım edecekmisin yoksa etmeyecekmisin?
- Will you help me find them?
- Onları bulmama yardım eder misin?
Will you help me up, please?
Kalkmama yardım eder misin lütfen?
So will you help me?
Yardım edecek misin?
Will you help me, Ilana?
Bana yardım eder misin, Ilana?
Or, "Will you help me clean the lice out of my bed?"
Ya da "Yatağımdaki bitleri temizlememe yardım eder misin?" gibi mi?
And now you will help me expand my dominion to the World Above.
Şimdi de hakimiyetimi, yukarıdaki dünyaya kadar genişletmeme yardım edeceksin.
And if you don't, so help me God, I will drag you out of this church myself.
Eğer bunu yapmazsan emin ol, seni bu kiliseden kendim dışarı atarım.
- And help Teach the Pledge of allegiance to my first-graders? - Will you marry me?
Benimle evlenir misin?
- a girl who came to this hotel, a girl who stood in this lobby is dead, so you will help me.
- Bu otele gelen ve bu lobide duran bir kız öldü. Bu yüzden bana yardım edeceksin.
Did you really think your lame attempt to embarrass me would help you get back queen? I will make your life hell.
Gerçekten bu yaptığın alçaklığın sana kraliçeliği geri vereceğini mi düşündün?
Then you will help me?
Yani bana yardım edeceksin.
So if you two will just help me set the table, We will sit down like a family And we will discuss everything.
Eğer ikiniz masayı hazırlamama yardım ederseniz bir aile gibi oturur, her şeyi konuşuruz.
I will tell you everything I know if you help me save Charlie.
Eğer Charlie'yi kurtarmama yardım edersen bildiğim her şeyi sana söyleyeceğim.
If you ever pull something this reckless again, so help me God, David, I will press charges.
Eğer bu sorumsuzluğu sürdürürsen Tanrı şahidim olsun, polisi çağırırım.
Will you just turn the water off and help me up?
Suyu kapatıp kalkmama yardım eder misin?
Can you help me find a way... so the cash will not pass through me?
Bu parayı üzerimden almanın bir yolunu bulabilir misin?
If you pass all the tests and make me trust in you, only then will I help you.
Bütün testleri geçip, sana güvenmemi sağlarsan ancak o zaman yardım ederim.
But you will help me.
Çünkü bir sinyal alıyorum, ve bana diyor ki git başkasını bul. Ama bana yardım edeceksin.
And if you want me to help you find it, I will.
Ve eğer yardım etmemi istiyorsan bul onu.
Me and my relations those will help you yard the way.
Ben ve benim akrabalarım size bu yol boyunca yardım edeceğiz.
- Help me out, will you?
- Bana yardım eder misin?
Help me, I will argue for you by the arms and legs.
Kollarını ve bacaklarını sarmamda yardım et.
Listen, will you help me with this, please?
Bu konuda bana yardım eder misin Iütfen?
I will ignore your insults... because it appears that you've brought me housewarming gifts... and this place needs all the help it can get warming up.
dalga geçmenizi görmezden gelerek bu sıcak hediyelerinize dönmek istiyorum çünkü bu evin sıcak bir ortama ihtiyacı var.
And you, All of you, Will help me in this divine mission,
Ve siz hepiniz bana bu ilahi görevimi başarmamda yardım edeceksiniz.
You know, we're all kind of... cooped up in this modern environment, and I think this camping trip will help me to help my friends become closer to God.
Biliyorsun ki, hepimiz bu modern çevrede tıkılıp kaldık. Düşünüyorum ki, bu kamp arkadaşlarımı Tanrı'ya yaklaştırmak için bana yardımcı olacaktır.
If you help me get the other half of the remains, I will let you go.
Bedenin diğer yarısını elde etmeme yardım edersen gitmene izin veririm.
But if you won't help me, Desmond, all of it will be for nothing.
Ama bana yardım etmezsen hepsi boşa gidecek Desmond.
But before I try, I need to know that you will help me.
Ama denemeden önce bana yardım edeceğinden emin olmam gerek.
- Will you help me find them? - Right away.
- Onları bulmama yardım eder misin?
will you 5002
will you marry me 800
will you be okay 42
will you forgive me 58
will you come 134
will you come with me 163
will you join me 44
will you go out with me 27
will you go 60
will you please shut up 18
will you marry me 800
will you be okay 42
will you forgive me 58
will you come 134
will you come with me 163
will you join me 44
will you go out with me 27
will you go 60
will you please shut up 18