Как печально translate Turkish

Будь здоров! Будь здоров! Как печально.

Gençliğimin yoldaşı ve arkadaşım, eğlencemizi ve alemlerimizi yaptık, şimdi hoşçakal.

Надо же, как печально.

Ne rahatsız edici!

Как печально. Вы правы, мэм.

Bu yaptıkları çok ayıp bir şey.

- Как печально, друг мой. Лучшего камня нигде не найдешь.

Hiçbir yerde daha iyi bir taş bulamazsın.

Как печально, что мьi встретились здесь.

Burada karşılaşmış olmamız ne yazık.

Такахаши. Как печально. Потерять ребёнка.

Bir çocuk kaybetmek çok üzücü.

О, как печально, когда любовный роман умирает, но мы уже достаточно притворялись.

Artık her dergide onun resmi var Onu herkes tanıyor

О, как печально, когда любовный роман умирает, но нам было жарко, очень жарко.

Artık senden başka ne isteyebiliriz ki? Lütfen çıkarken defteri imzala

О, как печально, когда любовный роман умирает.

Kalmanızı isterdik ama kalırsanız yolumuza çıkarsanız Pantolonunuzu çekin ve gidin

О, как печально, когда любовный роман умирает...

Ve bunun ne kadar zor olduğunu tüm kızlar bilir Tekeline alabileceği bir erkekle birlikte olmak ister

Как печально.

Ne kadar üzücü.

О, как печально.

Ne kadar üzücü.

Как печально.

Ah yazık.

О, как печально.

Çok üzücü.

Как печально.

Hala inanamıyorum.

Как печально!

Çok üzücü!

Именно поэтому мы должны забрать её домой. Как печально.

Baba, zaten tam da bu yüzden onu eve getirmeliyiz ya.

Oх, как печально.

Anahtarın var mı?

Как печально быть рабом прихотей власть предержащих.

Güçlü kaprislere köle olacağı için ne kadar da üzgün!

Как печально.

Ne kadar acı!

Слушай, я знаю, как печально прятаться от того, что ты действительно хочешь.

Gerçekten istediğin bir şeyden saklanmanın ne kadar zor olduğunu bilirim.

Как печально.

Aman Tanrım.

- Как печально.

- Bu çok acı.

- Как печально.

Ne kadar üzücü.

Как печально.

Çok üzüldüm.

- Это печально, не так ли? Я с трудом могу смотреть как всё ценное, что принадлежало вам всю жизнь продаётся с аукциона.

Usta aile yadigârı eşyalarınızın açık artırmada böyle satılıyor olmasını görmeye dayanamıyorum.

Печально известное, как мы уже заметили... дело, к которому не следовало возвращаться, но которое нам придется теперь заново пересмотреть.

Asla açılmaması gereken bir dava. Savcılığın tekrar incelemesi gereken bir dava.

Осенью у нас немного печально Зато весною и летом рай земной, мы привыкли к тихой жизни не видим как время летит

Sonbaharda burası hüzünlüdür, ama bahar ve yaz aylarında cennet gibidir.

Как это ни печально, люди нередко пропадают в дальней дороге.

Yolda kaybolmak işitilmedik bir şey değil, öyle değil mi?

Печально. Да, почти так же печально, как и история с архиепископом Уилфредом.

Evet, neredeyse Başpiskopos Betram'a Beachy Head'in ilerisinde taş oluğun düşüp çarpması kadar.

Как это печально.

Çok üzücü.

Печально видеть как Ясуко становится объектом насмешек.

Yasuko'nun alay konusu olduğunu görmek beni çok üzüyor.

Как бы печально это не звучало для нас обоих.

İkimiz için de iç karartıcı, biliyorum.

Они часто угрожают, иногда даже в открытую. Как это всё печально.

Başkanın söylediğine göre ordu böyle gizli veya açık tehditler savurmaktan hiç memnun değil.

Как ты выражаешься о нашей печальной стране, Герардо, я дам прошлому стать прошлым.

Ben de senin bu zavallı ülke için söylediğin gibi yaparım, Gerardo'Bırakalım geçmiş mazide kalsın.'

Как печально.

Çok acıklı.

Как ни печально вам не долго меня пасти.

Ne yazık ki sizin bunu görmeye ömrünüz yetmeyecek.

И, как ни печально тебе это будет услышать,.. ... для твоей наивной попытки выжить здесь не время и не место.

Buna inanman çok zor olabilir, ancak bu olağandışı zaman ve mahalde hayatta kalma çabalarının çok fazla bir değeri yok.

Как у любой печальной сказки, где попрана любовь... поплачет и отбудет...

Aşkın hor görüldüğü hikâyelerdeki gibi gözyaşları ve bir yolculukla sona erecek.

Как печально.

Çok üzücü.

- Печально. Как она?

- Şimdi iyi.

Я не был зачислен официально, потому что, как ни печально, не мог заплатить.

Kayıtlarım resmi değildi, çünkü... ne yazık ki, okul taksitlerini ödeyecek durumda değildim.

Печально смотреть, как она сидит одна.

Onu böyle yapayalnız görmek üzücü.

- Печально, но главное как нелепо.

Bu kadar adice olmasaydı Üzülebilirdim.

Видите, как это печально?

Ne kadar üzücü görüyor musunuz?

Это печально, как уколотый палец ноги.

Hem tempo verici hem de trajik!

Как ни печально, но подвел человек.

Maalesef ki, bu hata insandan kaynaklandı.

Я чувствую, как ей печально.

Üzüntüsünü hissediyorum.

Это печально, как вы говорите, но необходимо.

Çok ciddi, söylediğiniz gibi, ama zorunlu.

Как-то печально.

Üzücü oluyordur.

Но как это печально!

Çok yazık.