Плевать я хотел translate Turkish

Я сказал, что все решил, и плевать я хотел, что там кучи апельсинов и винограда.

Ne yapacağımı söyledim ve orada ne kadar çok portakal ve üzüm olduğu beni hiç ilgilendirmiyor.

Плевать я хотел на разговоры о законе.

Bırak bu şık kanun zırvalıklarını.

Плевать я хотел на технический перерыв.

Su tesisatından bana ne be? Polisi arıyorum.

Плевать я хотел!

Kimin umurunda ki?

Максим, плевать я хотел на Комитеты.

Maxime Komiteler umurumda değil.

Плевать я хотел, что там в подвале, нужно пробраться к телефону.

Bodrumda ne olduğu umurumda değil, o telefona ulaşmalıyız beyler.

Плевать я хотел!

Umurumda değil.

Да плевать я хотел на Гомера!

- Homeros da kimmiş?

Плевать я хотел на осторожность.

Güvenlik kuralları umrumda bile değil.

Да плевать я хотел на дохлых рыбок.

Ölü bir balık benim umurumda bile değil.

Плевать я хотел на Европу.

Avrupa umurumda bile değil.

А плевать я хотел на твой паршивый Лас-Вегас!

Vegas hiç umurumda değil.

- Плевать я хотел на последствия.

- Sonuçlar umurumda değil!

Плевать я хотел на рай.

Cennet ne olacak?

Плевать я хотел на призраков. И не поверю, даже если сам увижу.

Hayaletler hakkındaki bu şeylere bir tanesini görsem bile inanmam.

- Плевать я хотел.

- Umurumda değil.

- Плевать я хотел на Форда.

Evet, numarayı hatırlıyorum.

Да плевать я хотел.

bir bık vermeyeceğim.

Плевать я хотел на девчонку.

Kızın benim için önemi yok.

- Плевать я хотел на снег!

- Karın canı cehenneme!

Плевать я хотел.

Sanki umurumdaydı.

Да плевать я хотел.

Mesele bu değil!

Плевать я хотел на своих друзей.

Hadi, Şampiyon. Artık arkadaşlarıma ihtiyacım yok.

Плевать я хотел, даже если вам придется печь их самой!

Oraya gidip kendiniz yeni bir tane yapsanız da umrumda değil.

На самом деле, плевать я хотел на Мередит.

Aslında Meredith hiç umrumda değil.

Плевать я хотел на твои полномочия.

Senin bu konuda yetkili olduğunu düşünmüyorum.

Как нам вести себя с клиентами, которые говорят : "Если честно, дорогуша, плевать я хотел на бумагу", и как заставить их выложить денежки?

"Aslına bakarsan, canım kağıt umrumda değil" diyen müşterilerle nasıl başa çıkar ve bize parayı göstermelerini sağlarız?

Позвольте сказать вот что... Плевать я хотел на государство, правительство, секретный отдел... - и прочих уродов, без причины отправивших 12-летнюю девочку

Şunu ifade etmeliyim ki devlete, hükümete, SAPO'ya ve ortada hiçbir sebep yokken 12 yaşındaki bir kız çocuğunu akıl hastanesine kapatarak yetişkinlere karşı savunmasız bırakan tüm sikkafalılara çok kızgınım.

Но знаешь что, Лорен? Плевать я хотел на тебя и на твоих дурацких детей.

Asıl canımı sıkan ne, biliyor musun?

Плевать я хотел на твои дрязги с Рафаэлем. - Послушай, Сэм...

Senin Raphael ile olan sidik yarışın umurumda değil.

Плевать я хотел на твое экзотическое молоко!

Senin egzotik sütün umurumda değil.

Плевать я хотел на то, что они тебе там сказали

Sana ne söyledikleri umrumda bile değil.

Плевать я хотел, что тебе нравится.

- Umurumda değil.

Плевать я хотел, мужик.

Umrumda değilsin dostum.

- Да плевать я хотел на твою "великую войну" -... из старой доброй "Двойной Двойки" почти никого не осталось.

- Büyük Savaş hiç umurumda değil. Ama eski Çift İki'den pek kimse kalmadı.

Да плевать я хотел. Ты...

Zerre umursamıyorum.

Плевать я на нее хотел!

bana ne?

- Плевать я на нее хотел.

Ya karınız?

Это трудней, все равно, плевать я на нее хотел.

Umurumda değil! Daha da zor olacak ama umrumda değil.

Плевать я хотел на судью! Иди ко мне! Так нельзя.

Bunun doğru olacağını sanmıyorum.

Плевать я хотел на вашего

Bu yüzden Mozart'ın canı cehenneme!

Да плевать я на все это хотел.

Ne olacaksa olsun umurumda değil.

Отец сказал, что нужно обжаловать решение, но я плевать хотел на юридическую чепуху.

Babam temyize gideceğimizi söylüyordu... fakat ben hukuk sisteminin sözünü bile duymak istemiyordum.

- Да плевать я на это хотел это мой стиль игры.

- Bana ne! Benim oyun anlayışım bu işte.

Мне на это наплевать, плевать я хотел на неё!

Göbek adın, "Nankör" mü?

А я плевать хотел на то, что ты хочешь.

İyi, istediğine aldırırdım ya.

Плевать я на них хотел!

Kes sesini!

Я плевать хотел.

Beş para vermem.

Плевать я на них хотел.

Onları küçük görüyorum.

- Да плевать, я вобще-то кота хотел.

Ben zaten kedi alacaktım.

А я плевать хотел на это постановление!

Sokmuşum mahkemesine len!