English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ П ] / Помочь им

Помочь им translate Turkish

1,039 parallel translation
Отчасти потому, что она нам понравилась, надо признать это, но отчасти потому, что мы хотели помочь им.
Doğru, toprakları güzeldi.. ama ayrıca onlara yardım da ettik.
Я предложил помочь им сбежать, но у них свой план.
Kaçmalarına yardım etmek isterdim ama kendi planları varmış.
Не думаю, что мы можем помочь им.
Onlara yardım edebileceğimizi sanmıyorum.
После сна, который я видел три года назад, я был глубоко тронут тяжёлой долей тибетсого народа и полон желания помочь им.
Üç yıl önce bir rüyanın peşinden giderek Tibetlilerin kötü durumundan çok etkilendim ve onlara yardım arzusuyla yanıp tutuştum.
И ты мне расскажешь все, что знаешь, так как есть небольшой шанс, что я смогу помочь им, иначе я не оставлю тебя в покое до конца твоей убогой жизни.
Şimdi, bana bildiğin her şeyi anlatırsın, böylece onlara yardım etmek için küçük bir şansın olur ya da hayatın boyunca bok sineği gibi peşinde olurum.
Нам нужно помочь им.
Ona yardım etmeliyiz.
Помочь им там с боровами, если ещё каких отделить надо.
Sürüden ayrılacak domuzlar var.
Это дети, у которых нет родственников, и мы обязаны как-то помочь им а именно усыновить.
Bu çocukların akrabaları da yok ve bu konuda birşeyler yapmak, onları... almak zorundayız.
А если мы покажем им фото наших друзей и скажем что хотим помочь им?
Arkadaşlarımızın fotoğraflarını gösterip, onlara yardıma gittiğimizi söylesek?
Должен быть какой-то путь помочь им.
Yapabileceğimiz bir şey olmalı.
Мы уже, возможно, сделали слишком много, чтобы помочь им, доктор.
Pek çok şey yaptık zaten.
Извини, раньше не мог сказать - полrода назад люди из министерства юстиции попросили меня помочь им в расследовании против Тадеуса
Bunu sana daha önce söyleyemediğim için beni affet ama altı ay önce Adalet Bakanlığı, Thadius'u araştırmak için yardımımı istedi.
Каждый раз, когда ты идешь у них на поводу, каждый раз, когда пытаешься помочь им... им становится только проще!
Onlara her uyduğunuzda, her yardım etmek istediğinizde işleri kolaylaşıyor!
Я ничего об этом не знаю, но некоторые из тех людей просили меня помочь им.
Ben bunlardan anlamam ama içlerinden bazıları onlara yardım etmemi istedi.
Это может помочь им освободиться.
Belki, bu sayede serbest kalabilirler.
Мы - единственные, кто сможет помочь им.
Yardım edebilecek sadece biz kaldık.
Помочь им?
Onlara yardım etmek mi?
Я пытаюсь помочь им найти 2-х членов их экипажа.
Kayıp olan, mürettebatlarını bulmalarına, yardımcı oluyorum.
Если мы предупредим людей о том, что им грозит, если мы попытаемся помочь им, мы рискуем изменить поворотный момент в истории.
- Bu da demek oluyor ki,... bu insanları olacaklar konusunda uyarırsak, onlara yardım etmeyi denersek,... tarihteki çok önemli bir anı değiştirme riski oluşturacağız.
Ты опоздал помочь им, но еще не поздно помочь себе.
Onlara yardım etmek için çok geç ama kendine yardımcı olmak için çok geç değil.
Ваш добрый пример может помочь им тоже вернуться к Богу.
İyi örnek sergilersen onlar da Tanrı yoluna girebilir.
Мы можем помочь им упасть.
Düşmelerini de sağlayabiliriz.
Я хотела сказать - научить и помочь им.
Sadece ders vermekten bahsediyorum.
Но они приходят, потому что знают : я сделаю всё, что в моих силах, чтобы помочь им забыть о проблемах.
Ama onlar gelirler, çünkü onların sıkıntıları aşmasına yardım etmek için... tüm gücümle herşeyi yapacağımı biliyorlar.
Они скажут помочь им. Я помогу им.
Yardım etmemi söylerler, yardım ederim.
- Мы можем им помочь?
- Yapabileceğimiz bir şey var mı?
- Им никто не может помочь.
- Hayır Leydim. Artık onları hiç bir şey kurtaramaz.
Я должен им помочь.
Yardımcı olmak zorundayım.
- Им ведь в этом можно помочь...
- Bu ayarlanabilir, bilirsin.
Вы не можете им помочь.
Onlara yardım edemezsiniz!
В Свиднике, в Люблине, на железной дороге, в Лодзи. Там наши люди, надо им помочь.
Oradaki vatandaşlarımıza yardım etmeliyiz ;
Им овладела навязчивая мысль, что у его брата Винсента неприятности и что ему надо помочь
Nedense Kardeşi Vincent'in..... başının belada olduğuna dair bir saplantıya kapılmıştı. ve onun yardımına ihtiyacı vardı.
Так как же нам им в этом помочь?
Peki bu konuda biz onlara nasıl yardım edebiliriz?
Неужели им не придумать ничего более достойного, для того чтобы помочь планете исцелиться?
Yapabilecekleri daha asil bir şey yok mu bu gezegenin düzelmesine yardım edecek?
Я уже говорила твоей матери, что могу им помочь
Annene, kızına yardım edebileceğimi söyledim.
Им не обязательно знать ваше мнение, но вы можете помочь мне, мистер Клейн.
Sizin görüşünüzü bilmek zorunda değiller, tamam mı? Yanımda olun, Bay Klein.
Если у них хороший цвет лица и красивый член, я сразу же влюбляюсь. Я их не понимаю, ничем не могу им помочь.
Eğer iyi bir ruhları ve iyi bir aletleri varsa onlara aşık oluveriyorum.
Как мы собираемся им помочь?
Bu çocukları ne yapacağız.
- Я могу им помочь и я это сделаю.
Onlara yardımcı olabilirim ve olacağım.
Я просто не могу отказаться им помочь.
Öylece onlara yardım etmekten vazgeçebilirim.
Я бы хотел, чтобы мы могли им чем-то помочь.
Keşke onlara yardım etmemizin bir yolu olsaydı.
Ты можешь им помочь, дедушка?
Onlara yardım edebilir misin büyükbaba?
Хорошо, Я полагаю, что мы должны им помочь.
Pekala, öyleyse. Sanırım, bu iş bize düşer.
Кемми вашим разумом управляли и я не знаю, как это им удалось но мы пытаемся установить как вы должны нам помочь, вы можете дать нам хоть какую-то зацепку?
- Cammy, senin beynin yıkanmış. Nerede ve nasıl kontrol edildiğin konusunda ipuçları bulmaya çalışıyorum. Bir şeyler hatırlamaya çalış.
- Ты должен им помочь.
- Onlara yardım etmelisin.
Извините, но иногда им надо помочь.
Üzgünüm ama bazen yardıma ihtiyaçları oluyor.
Я знаю, но вы ничем не сможете им помочь.
Orada olduklarını biliyorum, fakat onlar için yapabileceğin bir şey yok.
Они не умрут, министр, если я смогу им помочь.
Ölmeyecekler bakanım. Ben varken olmaz.
Если у вас есть близкие в округе, не пытайтесь им помочь.
Bölgede sevdikleriniz varsa şu anda onlara yardım etmeye çalışmayın.
Тео, люди здесь должны получать всю радость, которую могут, и я собираюсь им помочь.
Theo, halkın rahatlamaya ihtiyacı var ve elimden geleni yapacağım.
- Им могла помочь Москва.
- Moskova'dan yardım almış olabilirler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]