English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Ç ] / Çok haklı

Çok haklı translate Portuguese

2,087 parallel translation
Çok haklısın!
Diabos, pois é.
Evet, bu tamamen doğru, Louisette. Çok haklısın.
Sim, é absolutamente verdade, Louisette.
Çok haklısın.
Tens toda a razão.
Çok haklısınız.
Estou completamente de acordo consigo.
Çok haklısın, hayalet ol.
Maldição, sim, ser um fantasma.
Çok haklısın.
É verdade.
- Bir şeyler yapmamızın zamanı geldi! - Çok haklısın!
Chegou a hora de agirmos!
Anneniz çok haklı. Karar verebilmeniz için sağlıklı bir vücuda ihtiyacınız var.
Ela tem razão... na sua missão ncessita dum corpo saudável.
Hayır, hayır, çok haklısınız.
Estão absolutamente certos.
O çok haklı.
Ele tem razão.
Çok haklı.
Sim ela tem-nas.
Politik açıdan çok haklısın.
Poderia ser mais politicamente correcto?
Bunun kötü bir şey olduğu hakkında çok haklısın!
Tens razão, isso é mau!
Şey, bir konuda çok haklısın.
Bem, estás certa numa coisa.
- Çok haklı.
- Ele tem razão.
Çok haklısın.
Podes crer.
Çok incinmişti, çok kızgındı ve bende onu suçlayamam. Sen çok haklıydın.
Estava tão machucado, tão irritado, e não o culpo porque estava certo.
- Çok haklısın.
- É isso mesmo.
Evet, çok haklısın.
Sim, concordo com isso.
Evet, çok haklısın.
- Tens razão.
- Çok haklısın, anlatmalıydınız.
- Podes ter a certeza.
Haklısın. Çok haklısın.
Tens razão, tens toda a razão.
Çok haklısın, Sock.
Tens razão, Sock.
Çok haklısın.
- Efectivamente. Com licença.
- Bence sen çok haklısın.
- Não é uma distribuição justa.
Evet, haklısın, Phil. Bu çok iyi bir şey.
Tens razão, Phil, foi excelente.
Lucy, şu an çok sinirlisin, ve üzgünsün, üzülmekte de haklısın, ama karar vermek için kocanla bu konuda bir daha konuşmalısın.
Lucy, estás zangada e aborrecida, é normal, mas precisam de conversar os dois sobre isso.
Haklısın, sen beni çok iyi tanırsın.
Tem razão. Conhece-me demasiado bem.
Bana çok yakışıklı olduğunuzu söylüyor ve haklı da.
Mas ele é tão bonito! Mudei-me para Nova Iorque, a título definitivo e vivo numa casa flutuante com um amigo meu. E, sim, você é.
Haklısın, çok sıra dışı.
Tu estás certa.
Çok haklısın.
Tens mesmo razão.
Çok güzelsin, Kara haklıymış.
És muito bonita. A Kara tinha razão.
Haklıysam yanında onun gibi pek çok kişiyi de.
Juntamente com muitas outras pessoas, se eu estiver certo.
Belki sen haklısın. Belki ben bu konuda çok kafa yordum.
Estou a pensar demais.
Haklısın, çok mantıklı.
Sim, muito sensato.
Haklısın. 10 dakikada çok şey olabilir.
É verdade. Em 10 minutos pode acontecer muita coisa.
Bunu duymak benim için çok zor ama sanırım haklısın.
É complicado para mim ouvir isso, mas... Acho que tem razão.
O haklı. Bu buluş iki nedenden dolayı çok önemli.
É um feito importante por dois motivos.
Haklısın, bu sadece yeni Jim'le yeni bir başlangıç, Bu çok tuhaf!
Tens razão, é só que começar de novo com este novo Jim, é tão...
Söylediklerini çok düşündüm ve haklı olduğuna karar verdim.
Pensei muito sobre o que disse e decidi que tinhas razão.
Ciğer basıncı çok yüksek. Haklısın.
A pressão pulmonar está elevada.
- Haklı. Artık çok geç.
- Ele tem razão.
Çocuk haklı, "harika" çok daha doğal.
O miúdo tem razão, "giro" fica muito mais natural.
Haklıymışsın, çok güzelmiş bu bira.
Tem razão, a cerveja é realmente boa.
Haklısın, affedersin, sadece tanıdığım birine çok benziyorsun.
Olha, tens razão. Desculpa. Acontece que és muito parecida com alguém que conheço.
Sen haklısın, Lois. Adam... Çok üzgünüm ama seninle evlenemem.
Griffin Peterson e os outros colonos trabalharam dia e noite para construírem uma cidade.
Haklısın. Bu yer çok boğucu oldu zaten.
Tens razão.
Haklısın, yeni çocuk olmak çok eğlenceli ya.
Claro, porque ser uma novata deve ser muito divertido.
Haklısın, kocamı çok özlüyor.
Sim, ele sente a falta do meu marido.
Zoe haklı. Bu çok riskli. Kitt'in kameralarıyla sınırlı kalacağız.
- Limitamo-nos às câmaras do KITT.
- Haklı olduğumu bildiğinde çok adileşiyorsun.
- És tão mau quando tenho razão.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]