English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Bir şey istemiyorum

Bir şey istemiyorum translate Russian

1,093 parallel translation
Karşılığında bir şey istemiyorum...
Позволь помочь вам. Я не прошу ничего взамен...
Gerçekten bir şey istemiyorum.
Мне ничего не нужно.
- Bir şey istemiyorum.
- Подходите - - Не надо.
Küçüğüm. Senden fazla bir şey istemiyorum ki
Милое дитя, я не прошу у вас ничего особенного.
Hiç bir şey istemiyorum.
Мне ничего не нужно
Sevgili Tanrım, senden "devamlı bir şey istemiyorum," "ama yarınki seçimlerde bana" yardım etmen için ısrar ediyorum.
Господь всемогущий, Я не часто говорю с Тобой, и нечасто прошу у Тебя, но сегодня молю тебя, чтобы завтра Ты помог мне выиграть выборы, потому что я заслуживаю этот пост, а Пол Метцлер не заслуживает, как Ты хорошо наешь.
Her defasında kira için buraya gelmem mi gerekiyor... Her üç ayda bir! Bir daha böyle bir şey istemiyorum.
[Каждый раз я вынужден приходить и выпрашивать оплату.]
- Ben senden böyle bir şey istemiyorum ki.
Я этого и не жду.
Pekâlâ, Paul. Senden çok bir şey istemiyorum.
Я ведь не прошу многого.
Ben bir şey istemiyorum.
- Мне ничего. - Мне тоже пока, спасибо.
Hiç bir şey yemek istemiyorum.
Я не хочу есть.
Senden fazla bir şey istemiyorum.
— Итак, ничего особенного.
Onlara bir şey olmasını istemiyorum.
- Я не хочу, чтобы их убили.
Hiçbirinizle bir şey yapmak istemiyorum.
Я не хочу иметь ничего общего ни с одним из вас.
Seni üzecek bir şey yapmak istemiyorum.
Я не хочу делать ничего, что причинило бы тебе боль.
Sana bir şey söylemek istiyorum. Ama, her zaman olduğu gibi yanlış anlamanı istemiyorum.
Я должен тебе что-то сказать но я не хочу чтоб ты реагировал так как ты делаешь это обычно
Bir şey bilmek istemiyorum.
Я ничего не хочу знать.
Yapamam... hiç bir şey yapamam, yapmak istemiyorum.
Я не... Я не делаю того, чего не хочу.
Lekeler hakkında bir şey duymak istemiyorum.
Я не хочу слышать о пятнах.
Bir şey yapmak istemiyorum.
Не ходи за мной.
- Teknik bir şey istemiyorum. - Hayır, hayır hayır.
Нет, нет, нет.
Ama bunu onlara söyleme. Bir şey borçlu olduklarımı bilmelerini istemiyorum.
Только не говорите им, я не хочу быть обязанным.
Sana söyledim, dabo oynamak istemiyorum, holosuit istemiyorum, yiyecek bir şey de istemiyorum.
Я уже вам сказала... Я не хочу играть в дабо, я не хочу в голокомнату, и я не хочу есть.
Hiçbirimize bir şey olmasını istemiyorum.
Я слышала о них от других девочек. Они как звери.
Helen'le ilgili bir şey duymak istemiyorum.
Я не хочу слышать о Хелен.
Onunla hiç bir sey yapmak istemiyorum.
Я не хочу с ним связываться.
- Gerçekten kimseyle bir şey yapmak istemiyorum.
- Я правда не хочу никуда его брать. - Пинь, нам придется подраться!
Hakkında bir şey duymak istemiyorum.
Я не хочу тебя больше видеть.
Hiç şansın yok demek istemiyorum, ama kesinlikle sıra dışı bir şey yapman gerek.
Но на такую женщину, как она, западают каждый день.
- Şeytani bir şey olmak istemiyorum.
- Я не хочу быть злой.
Artık seninle bir şey yapmak istemiyorum.
Я не хочу тебе подчиняться.
Kötü bir şey olmasını istemiyorum, o kadar.
Я боюсь, что может случиться что-то плохое.
Bu gece Emily'yi üzecek bir şey olmasını istemiyorum.
Я не хочу, чтобы что-нибудь расстраивало Эмили сегодня.
Benim için önemlisin ve benim yüzümden başına bir şey gelmesini istemiyorum.
И я не хочу, чтобы из-за меня с тобой случилась беда.
- Bir şey yapmak istemiyorum.
Да!
Bu konuda bir şey duymak istemiyorum.
Я не хочу об этом слышать.
Ben çok şey istemiyorum. Ama halı mağazası Eddie'nin bir zenci gibi çalışmasına yol açıyor. O yüzden yılda sadece altı yedi kez tatil yapabiliyoruz.
Я не прошу многого, но магазин ковров отнимает так много времени у Эдди, он работает как негр, так что мы можем позволить себе съездить в отпуск всего шесть или семь раз в год.
Artık Pussy'yle ilgili bir şey duymak istemiyorum.
Ничего больше не хочу слышать о Пусси.
Bir şey kanıtlamak istemiyorum.
Я не хочу что-то доказывать.
Konsantrasyonunu bozacak bir şey yapmak istemiyorum, ama dün akşamki konuşmamızdan sonra, düşünüp durdum.
Я не хочу отвлекать тебя от игры, но после нашей встречи прошлой ночью, я все думаю.
Geldiğim zaman üstünde fazla bir şey giydiğini görmek istemiyorum.
Когда вернусь, чтобы на тебе ничего не было, кроме сахарной тросточки!
Artı k bu konuda bir şey duymak istemiyorum tamam mı?
я больше не хочу об этом ничего слышать?
Eğer bir daha ona gitmek istersem ki istemiyorum her zaman aramızda o şey olacak
В любом случае, нашему воссоединению, чего я не хочу, всё равно помешало бы кое-что.
Üzerime bir şey sıçramasını istemiyorum eski dostum.
Не хочу испортить выходной костюм.
Sen olmadan bir şey yapmak istemiyorum.
Нет, я ничего не хочу без тебя. Я не хочу веселиться.
Şu andan itibaren kavga etmeye başlayabilirim, ama böyle bir şey yapmak istemiyorum.
Я мог сейчас разозлиться на тебя, но у меня нет желания спорить.
Yaptığımız şeylere saygım var. Ama aile özel bir şey. - Turistlerin bizi gözetlemesini istemiyorum.
Я ценю то, что мы создали, и это настолько личная вещь, что я не хочу, чтобы на нас пялились туристы.
Ben bir şey var, uzun bir süre için elmas yapmak istemiyorum.
Я не хочу иметь ничего общего с этими алмазами очень долгое время.
Annenle birlikte P-Flag'ın mangalına gidiyorsun ve bu konuda başka bir şey duymak istemiyorum.
Ты идёшь со своей мамой на барбекю PFLAG, и я ни слова не хочу слышать по этому поводу.
- Bir şey istemediğine emin misin? - Burada istemiyorum.
- Ты точно ничего не хочешь?
Bir şey söylemeni istemiyorum!
Я ничего не хочу от тебя слышать!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]