English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Bu da bir şeydir

Bu da bir şeydir translate Russian

266 parallel translation
Neyse bu da bir şeydir!
- Только 12? Могли бы больше.
Eh, neyse bu da bir şeydir.
Ну и чудесненько. Так я и говорю.
Görünüşe göre onun da peşinde çok kadın yok ki bu da bir şeydir.
Как и он. Мало есть женщин, которые ухаживали бы за ним, однако, бывает.
Yani geçici diyorsan bu da bir şeydir.
Ну, если у нас роман, это одно.
- Hayır, yereller için olanları. Bu da bir şeydir.
Это будет что-то.
Neyse bu da bir şeydir.
Это уже что-то.
Bu da bir şeydir.
Это уже кое-что.
Sen gözlerimi açtın Worth, bu da bir şeydir.
Ты открыл мне глаза, Ворт. Это много значит.
En azından bu da bir şeydir.
По меньшей мере, что-то должно получиться.
- Bu da bir şeydir, değil mi? - Kesinlikle öyle.
- Да, это что-то, правда?
Yani, bu da bir şeydir.
Нам это зачтётся.
Bu da bir şeydir.
Это же что-то значит!
Ve bu da bir şeydir!
И это ни ничто! Это что-то!
Tatlım, hayatımda başka hiçbir şeyden bu kadar nefret etmemiştim ama en azından senin hoşuna gitti. Bu da bir şeydir.
Дорогой мой, я в жизни ничего более противного не испытывала, но раз ты доволен я не жалею.
- Bu da bir şeydir.
Процесс пошёл, блядь.
Bu da bir şeydir. Bir tasma görüyorum ama isim yok.
Ошейник есть, но бирки с адресом нет.
Bu da bir şeydir, değil mi?
Это уже кое-что, не так ли?
En azından bu da bir şeydir.
Ну, хоть что-то.
Sanırım bu da bir şeydir.
Полагаю, это хоть что-то.
- Bu da bir şeydir.
- Хоть что-то.
Bu da bir şeydir, sanırım.
Полагаю, это уже кое-что.
Bu da bir şeydir.
- Ух ты. - Вот это да.
Bize zaman kazandırdım bu da bir şeydir.
Я выкроил нам немного времени, вот что важно.
Bu da bir şeydir, değil mi?
Это стоит того, да?
Bu da bir şeydir.
Это уже что-то.
Bu da bir şeydir en azından. Tamam.
Не одно, так другое
Bu da bir şeydir.
Это уже что-то!
Bu da bir şeydir.
Но не слишком много значит, ла?
Bu da bir şeydir!
Ну, это уже что-то.
Neredeyse kopmuş bir bacak, ama atardamarı bağlanmış, bu da bir şeydir.
почти отрезанная нога, но его артерия перевязаны, это уже лучше.
Peki ama bu da bir şeydir.
Поверь мне, не такая уж и мелочь.
Bu da bir şeydir, sanırım.
Так что это должно как-то считаться.
En azından denediniz, bu da bir şeydir.
Ну вы хоть попытались Попытка засчитана
Yalnızca birini seven birinden bahsediyorum. Henüz doğmamış bir kalbi ya da bu dünyadan ayrılmış bir kalbi kucaklamak yaşayan biri için en zor şeydir. Kızına olağanüstü bir düğün yapacağım, onu izle ve git artık.
их труднее всего любить любому человеку. а потом... иди дальше.
İşte, bu da böyle bir şeydir.
К сожалению, так нередко случается.
Ama bu da bizim, kendi şartlanmalarımızla yarattığımız bir şeydir.
Но она такова, какой мы ее сами сделали своим состоянием.
Bu da çok doğal bir şeydir, ama bakın kuzenim Ceil'i ele alalım.
Это естественно, но возьмем мою кузину Сил.
Çünkü iyi anlaşabileceğim biri olarak gözüküyorsun ve Sobibor'da bu önemli bir şeydir.
Потому что мне показалось, что с вами можно держаться вместе, а это важно в Собиборе.
Bir insana tek yapabileceğiniz orgazm etmek ki bu da dünyadaki nerdeyse en zor şeydir.
Из всего многообразия вещей которые можно сделать с человеком, доставить ему оргазм врядли можно назвать худшей на свете!
Bu da muhtemelen rutin bir şeydir.
Возможно, это обычное дело.
Neredeyse Gal kuzusu kadar güzel, ki bu da önemli bir şeydir.
Так же хорош, как в Уэльсе. А это многое значит.
Bu bizi büyüleyici yapan bir şeydir- - ve çok da az bir kızgınlık olmaz.
В этом наша прелесть. Не пугайся.
Büyük ihtimalle bu da onun getirdiği bir şeydir.
Наверно, всё дело в этом.
Bu da derdini anlatır ama geri alınabilen bir şeydir.
если злишься на того, кто дает тебе чек, просто скомкай его. И возмущение выразишь, и расправить потом можно.
İmparatorun birçok hizmetkârı var ve bu da şeref duyulacak bir şeydir.
" императора много слуг, и это чрезвычайно обременительно.
Bu da bir şeydir.
Уже что-то.
Bu da bağlanılacak bir şeydir.
Это утешает. Oй, горячо!
İşte bu da Solaris'i son derece hassas yapan bir şeydir Yani bizi kadının bu trajik duygusal konumuyla karşı karşıya bırakır.
"Солярис" - это история Кельвина, психолога, которого отправили на космический корабль, летающий по орбите недавно открытой планеты - Солярис. С корабля приходят странные вести.
Bu Fransa'da az rastlanan bir şeydir.
Редкость для Франции.
Takip edecek pek bir şey yok ama bu da bir şeydir.
Это не много, но всё же хоть что-то..
Senden akıllıyım Fakat bu beni daha iyi yapmaz Sen daha güçlüsün ve Total Eclipse of the Heart'ın bütün sözlerini biliyorsun İstatistiksel olarak kalp krizi riskinin daha az olduğunu söylemiyorum bile bu da bir şeydir değil mi?
Ну да. Я умней тебя. Но ведь это не делает меня лучше.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]