Kötü zamanlama translate Russian
227 parallel translation
Sadece kötü zamanlama deyip geçmek gerek.
Давай смиримся и признаем, что все случилось не вовремя.
- Kötü zamanlama.
Сейчас не время, так?
Ne kötü zamanlama.
Как не вовремя.
Kötü zamanlama Jacquart.
О, мой бедный Жаккар, вы неудачно к нам попали.
- Kötü zamanlama.
Правда? - Чёрт.
- Kötü zamanlama.
- Просто- - - Не совсем подходящее время?
Çok kötü bir zamanlama bu! Olabilecek en kötü zamanlama!
Худшего времени не найти.
Tamam, kötü zamanlama.
Неловкий момент.
Bence bu, "en kötü zamanlama" ödülünü hakediyor.
Я бы сказал, это заслуживает награды "Самое худшее совпадение".
Kötü zamanlama.
Так не вовремя.
Her zamanki gibi kötü zamanlama.
Как всёгда, "вовремя".
Kötü zamanlama.
Из-за этой погоды мы лишились поддержки с моря.
Buraya gelip yardım etmeyeceksin yani Kötü zamanlama.
- Ну проведи хотя бы одну игру.
- Kötü zamanlama galiba?
О, я не вовремя?
Kötü zamanlama.
Не вовремя.
Çok kötü zamanlama.
Не самый удачный момент.
Kötü zamanlama?
Не ваше дело.
Onlar için kötü zamanlama?
Дерьмовое место, нет?
- Kötü zamanlama.
- Неудачное время.
Evet, epeyce kötü bir zamanlama.
Да, момент выбран неудачно.
Hayır, ama kötü bir zamanlama. Keşke geleceğini haber verseydin.
Нет, просто ты не вовремя, надо было позвонить.
Kötü bir zamanlama.
Просто плохой контакт.
Kötü zamanlama.
Ќе воврем € вы.
- Büyükelçi, zamanlama çok kötü.
- Посол, сейчас не лучшее время.
Kötü bir zamanlama.
Сейчас неудачное время.
Daha kötü bir zamanlama yapamazdın.
В самый неудобный момент.
Zamanlama kötü olduysa gerçekten çok özür dilerim.
Извини, что я это делала во время твоей работы над диссертацией.
Hayatımda daha kötü bir zamanlama görmedim.
В жизни не было столь неудачного стечения обстоятельств.
Zamanlama kötü ama Campari reklamını hatırlıyor musun?
Я знаю сейчас не время, но помнишь рекламу Кампари?
Kötü bir zamanlama.
Не очень удачное время для этого.
- Sadece, toplantıyı ayarla. Kötü bir zamanlama mı?
- Просто назначьте.
Ne kadar da kötü bir zamanlama.
Так не вовремя.
Herhalde seni yemeğe davet etmek için kötü bir zamanlama?
- Это не лучший момент, чтобы пригласить тебя поужинать.
Son derece kötü bir zamanlama.
Не вовремя тебя сюда занесло.
Kötü bir zamanlama mı?
Неудачное время?
Sanırım kötü bir zamanlama oldu, hmm?
Как это все некстати.
Eğer bu doğrulanırsa, Çin ile yapılması planlanan Ticari Pazarlıkların... tam ortasına denk gelmesi çok kötü bir zamanlama.
Это событие будет очень некстати для представителей Госдепа, которые сейчас ведут торговые переговоры с Китаем.
Kötü zamanlama.
Мои путешествия пока закончены.
Zamanlama kötü.
Это не подходящее для тебя время.
- Kötü bir zamanlama mı?
- Я не вовремя?
Sadece zamanlama kötü.
Я просто не вовремя.
Zamanlama daha kötü olamazdı!
Время не могло быть ещё хуже.
Bu arada, zamanlama kötü biliyorum ama boktan haberlerim var.
Кстати, Пильге, знаю вам последнее время досталось, но для вас плохие новости.
Bu kötü bir zamanlama.
Сейчас не самoе лучшее вpемя!
Jill, kötü bir zamanlama.
Джилл, ты не вовремя.
Geldim, geldim! Ne kötü bir zamanlama.
В самый неподходящий момент...
Kötü bir zamanlama mı?
Я во время?
Çok kötü bir zamanlama.
Сейчас очень неудачное время.
Çok erkeksi ve etkileyici, ama zamanlama gerçekten çok kötü.
Это мужественно и впечатляет, но сейчас совсем не время.
- Kötü bir zamanlama mı?
- Не вовремя? - Да нет.
Kötü bir zamanlama mı?
Я не вовремя?
zamanlama 22
kötü çocuk 26
kötü adam 34
kötü bir şey mi oldu 23
kötü hissediyorum 25
kötü bir şey mi 21
kötü haber 90
kötü şans 106
kötü haberlerim var 53
kötü bir gün geçirdim 16
kötü çocuk 26
kötü adam 34
kötü bir şey mi oldu 23
kötü hissediyorum 25
kötü bir şey mi 21
kötü haber 90
kötü şans 106
kötü haberlerim var 53
kötü bir gün geçirdim 16
kötü olmuş 26
kötü bir rüya gördüm 21
kötü günde 30
kötü bir şey 23
kötü bir niyetim yoktu 24
kötü mü 170
kötü köpek 56
kötü görünüyorsun 48
kötü değil 112
kötü görünüyor 44
kötü bir rüya gördüm 21
kötü günde 30
kötü bir şey 23
kötü bir niyetim yoktu 24
kötü mü 170
kötü köpek 56
kötü görünüyorsun 48
kötü değil 112
kötü görünüyor 44