English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ N ] / Nerede olduğunu

Nerede olduğunu Çeviri İngilizce

19,857 parallel translation
Hookların nerede olduğunu gösterir misiniz?
Could you point out where the hooks are?
- Peki ya bize nakaratta ve satırdaki 4 barlık ölçü çizginin nerede olduğunu söyler misiniz?
And could you tell us where the four-bar phrases are and the chorus and the verse?
Tam olarak nerede olduğunu hatırlamıyorum ama bir stüdyoydu.
I can't remember exactly where it was at, but it was a studio.
Ama bunu yapabilmek için, onun nerede olduğunu bilmeliyim ki böylece olmadığı bir yerde olabileyim.
But to do that, I'm going to need to know where he is so that I can be where he isn't.
Rayna'nın nerede olduğunu bilmiyorum da ne demek?
What do you mean you don't know where Rayna is?
Stefan neredeyse orada. Kimse onun da nerede olduğunu bilmiyor.
She's wherever Stefan is.
- Nerede olduğunu biliyorsun.
You know where he is.
Neden kıçını kurtarıp bu insanlara Stefan'ın nerede olduğunu söylemiyorsun?
Why don't you just save your ass and tell these people where Stefan is.
Veliaht Prens'in vurulduğunu söyledim, o da kaçtı, nerede olduğunu bilmiyorum.
I told him someone shot the Crown Prince, then he ran off, I don't know where.
Bu saatlerde nerede olduğunu söyleyebilir misin bana?
Could you tell me where you were at that hour?
Sen, kızım, babanın nerede olduğunu ve neler döndüğünü anlatabilirsin.
You, my girl, can tell me where your father is and what's really been going on.
Ve en önemlisi, zayıf noktalarını bilmiyorum merkezlerinin nerede olduğunu bilmiyorum.
Most importantly, I don't know his fucking weak spots, don't know where his headquarters are.
Her zaman nerede olduğunu bilirdik.
We always know where that motherfucker at.
Nerede olduğunu bilmemi istemiş.
He just wanted me to know where it was.
Sen nerede olduğunu biliyordu ben de bunu biliyorum çünkü Brastislav seni takip ederken görmüş onu.
He knew exactly where you were, and I know this because Bratislav saw him following you.
Şu an nerede olduğunu bilmeyebiliriz, fakat biliyoruz ki
We may not know his current whereabouts, but we know this,
Nerede olduğunu bulursak karınıda buluruz.
We find out where he is, we find your wife.
Fakat, şu an için nerede olduğunu bilmiyoruz.
But as of now, we have no line on her whereabouts.
Ve Regan'ın nerede olduğunu biliyor olabilr.
And he might know where Regan is.
Nerede olduğunu söyle.
Tell us where she is.
Ailenin nerede olduğunu biliyorlar, ben bilmiyorum.
They know exactly where your parents are, I don't.
Nerede olduğunu biliyorum.
I know where he is.
Öyle miydi? Belki de çoktan Musa'nın nerede olduğunu biliyordur.
Well, maybe she already knew where Musa was.
Hayır, Karp'ın ve bütün ailesinin nerede olduğunu biliyoruz.
No, we know where Karp is, and his entire family for that matter.
Şu an nerede olduğunu bilmiyoruz.
We don't know where he is now.
Fırlatmanın nerede olduğunu söyle, oğlun yaşasın.
Tell me where the launch is and your boy lives.
Fırlatmanın nerede olduğunu söyleyeceğim.
I'll tell you where launch is.
Fırlatmanın nerede olduğunu söyleyebilirim.
I'll tell you where the launch is.
Fırlatmanın nerede olduğunu sana söyleceğini söylüyor ama sadece karşılığında dokunulmazlık alırsa.
Says he'll tell you where the launch is, but only if he gets immunity.
Nerede olduğunu öylece söylemeyeceğim.
I'm not just gonna tell you where it is.
Silahlarınızın nerede olduğunu söyle.
Tell me where your weapons are.
Nerede olduğunu bilmiyorum mu dedin?
What? You do not know the purpose?
Nerede olduğunu tahmin edebiliyorum. Eminim ona söylememi istemezsin. Ancak yakında dönmezsen ona anlatmak zorunda kalacağım.
'I can guess where you are,'and I'm sure you don't want me to tell him,'but if you don't come back soon, I'll have to.
Victor'un nerede olduğunu biliyorum.
I don't know where Victor is.
Ya da daha önceden nerede olduğunu.
Or where it used to be.
Nerede olduğunu öğren.
We need to find out where he is.
Lira San'ın nerede olduğunu daha tam bilmiyoruz.
We do not yet have the location of Lira San.
Zeb'in nerede olduğunu biliyor musun?
Ow! Hey, do you know where Zeb is?
Nerede olduğunu biliyorum.
I know where you are.
Eğer bana geriye kalan Jedi'ların nerede olduğunu söylersen İmparator seni affedecek.
The Emperor will show you mercy if you tell me where the remaining Jedi can be found.
Nerede olduğunu bilmiyorum.
I don't know where he at.
Nerede olduğunu bilmiyor musun?
- I don't... You don't know where she is?
Sana dün gece nerede olduğunu sorduklarında Onlara burada idmanda olduğunu söyleyeceksin.
When they ask you where you were last night, you tell them you were here training.
Şu anda nerede olduğunu düşünüyorsun?
Where do you think you are right now?
Neden işlerimizi kolaylaştırıp onun nerede olduğunu söylemiyorsun?
Why don't you make this easy and tell us where to find her?
- Nerede olduğunu biliyor musun?
- Do you know where he is? - No.
Kimse nerede olduğunu bilmesin olur mu?
No one can know where she is, okay?
Ev sahibesi Walter Davies'e saldırı sırasında nerede olduğunu bilmiyormuş.
OK. So, the landlady couldn't give him an alibi for the attempted attack on Walter Davies.
- Cinayetler sırasında nerede olduğunu hatırlamıyor.
- He doesn't remember his whereabouts for any of the murders.
Tommy, bu kadar zamandır nerede olduğunu söyleyecek misin?
♪ you really got a hold on me smokey : ♪ Baby The miracles : Tommy, you want to tell me where the fuck you been, man?
Babanın nerede olduğunu söyle.
Tell me where your father is.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]