Kızım nerede Çeviri İspanyolca
895 parallel translation
Aklıma gelmişken, benim küçük güzel kızım nerede?
Por cierto, ¿ y mi hermosura?
Karım Karen ve kızım nerede?
¿ Dónde están mi esposa Karen y mi hija?
Kızım nerede?
¿ Dónde está?
Kızım nerede?
¿ Dónde está mi hija?
- Kızım nerede?
- ¿ Dónde está mi chica?
Kızım nerede?
" ¿ Dónde está mi hija?
Küçük kızım nerede?
¿ Dónde está mi pequeña?
Kızım nerede? Dur yoksa seni öldürürüm!
¿ Dónde está mi hija?
Dadı. kızım nerede?
Ama, ¿ dónde está mi hija?
- Şimdi orada kalın. - Kızım nerede?
Quédate allí. ¿ Dónde está mi hija?
Kızım nerede?
¿ Donde está mi hija?
Bir açıklama bekliyorum. Kızım nerede?
¿ Por qué arrestaron a mi hija anoche?
Kızım nerede, seni orospu çocuğu?
¿ Dónde está mi hija, cretino?
- Kızım nerede?
- ¿ Dónde está mi hija?
Nerede, kızım?
¿ Dónde? ¿ Quién?
Karen nerede, kızım?
¿ Dónde está Karen, mi hija?
- Kızım, sen nerede büyüdün?
- Mi niña, ¿ dónde se crió?
Arkadaşım olduğunu söylediğin kız nerede?
- ¿ Y la chica que dice ser mi amiga? - Aquí estoy.
Kilometrelerce uzakta olduğu halde, nerede olursa olsun hala benim kızım olduğunu hissederdim.
A veces parecía retraída, pero aún así pensaba que donde estuviera seguiría siendo mía.
Kızım, sana verdiğim madalyon nerede?
Niña, ¿ dónde está la medalla que te di?
Hitli kızımızın kaldığı oda nerede?
Donde está la alcoba de la chica india?
- Kızım nerede?
- ¿ No está Yukiko?
Kırmızı şarabım, o nerede? Josephine, benim kırmızı şarabımı unutmadın ya?
Joséphine, ¿ no habrás olvidado mi vino tinto?
- Nerede karşılaştık acaba? - Karşılaştığımızı sanmıyorum.
No nos hemos visto antes?
Kızım, o nerede?
Mi hija, ¿ dónde está mi hija?
- Kurdele nerede kızım?
Bueno señorita, ¿ y esa cinta?
Sanırım Kızılderililerin nerede olduklarını biliyorsunuz. Para için ne düşünüyorsunuz?
Supongo que sabéis dónde están los indios. ¿ Y qué pasa con el dinero?
Kızı nerede? - Marcia mı?
¿ Oónde está su hija?
O zaman nerede benim küçük kızım?
¿ Y dónde está mi niña?
Nerede benim küçük kızım.
Vamos. ¿ Dónde está mi niña?
Artık nerede yıkanacağımızı biliyoruz.
Ya sabemos dónde darnos un baño caliente.
Kızımın kolyesi nerede?
¡ Di! ¿ Dónde está el collar?
Şimdi bakalım bu kız nerede olabilir?
Bien, ¿ dónde estará mi sobrina?
- Pekala, bayım, Biz satışın nerede yapılacağını anladık..... Orada en yüksek teklifi verene satacağız.
Pero no se lo d ¡ jo. Quer ¡ amos saberlo para ofrecer la pólvora al mejor postor.
Tek ihtiyacın yeni uğurlu kızıl, onu nerede bulacağımızı biliyorum. BAYANLAR SALONU
Ahora sólo necesitas otra pelirroja y sé el lugar perfecto para hallar una.
Kızım nerede? Geri dön!
¿ Dónde está mi hija?
Fantomas geldiğinde, anahtara basacaksınız ve... Kırmızı lamba yanıyor! Çabuk, silahım nerede?
Cuando Fantomas aparezca, apretarás el botón, la lámpara se iluminará y lo tendremos!
Onu nerede bulacağımız biliyorduk. Yanlış bir şey yapmadık biz.
Sabíamos dónde echarle el guante.
Altının nerede olduğunu bilmiyorsunuz... yoksa sadık hizmetkarım Yu-Rang'i kandırmaya çalışmazdınız.
No sabe dónde está el oro... de lo contrario, no habría intentado corromper a mi leal sirviente, Yu-Rang.
İnanır mısınız, biraderlerim ve tek dostlarım sizin sadık anlatıcınız kundaktaki savunmasız bir bebek gibi birden nerede olduğunu fark etti ve neden "evin" ona tanıdık geldiğini anladı.
No se lo querrían creer, mis fraternales amigos allí estaba su fiel narrador llevado en brazos como un niñito. Hasta que me di cuenta de dónde estaba y por qué aquella casa me resultaba tan familiar.
- Söyle bakalım, kız nerede?
¿ Oyes esto, bastardo?
Nerede yanlış yaptığımızı bulmaya çalışırdık.
Descubriríamos qué hemos hecho mal, Johan.
Kız nerede? - Açıklayacağım...
- Se lo explicaré...
Kızım, nerede?
¿ Dónde está mi hija?
Ayrıca, kızımın nerede olduğunu bilebilecek tek kişi de, oydu.
También era la única persona que podía saber dónde está.
Kızımızın nerede olduğu hakkında bir fikrin var mı, bebeğim?
Me lo merecí. ¿ Tienes idea dónde está la niña?
Sana bütün hikayeyi anlatacağım kızın nerede olduğunu, neden orada olduğu ve ne yapman gerektiği.
Te contaré toda la historia... dónde está, por qué y qué debes hacer.
Kız arkadaşımın nerede olduğunu bilmek istiyorum!
¡ Quiero saber dónde está mi novia!
Anlamadım gitti. - Kız nerede?
Dijiste que había muerto.
- Sanırım kızınız hiçbir şey görmemiş. - Şimdi nerede?
Al parecer, ella no vio nada.
Kız arkadaşım nerede?
¿ Y mi novia?
nerede yaşıyorsun 103
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
neredesin sen 33
nerede 4371
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
neredesin sen 33
nerede 4371
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesiniz 293
nereden biliyorsun 934
nereden geliyorsun 129
nerede o 1480
neredeyim 174
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyse bitti 135
neredeyse 363
neredeyim ben 198
nereden biliyorsun 934
nereden geliyorsun 129
nerede o 1480
neredeyim 174
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyse bitti 135
neredeyse 363
neredeyim ben 198