English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ N ] / Nerede kaldınız

Nerede kaldınız Çeviri İspanyolca

286 parallel translation
Nerede kaldınız? Sen de nereden çıktın?
¿ De donde rayos saliste tú?
Nerede kaldınız?
¿ Dónde os habíais metido?
- Nerede kaldınız yahu?
- ¿ Por qué tardaron tanto?
Nerede kaldınız? Selamlar!
¿ Cómo va ustedes?
- Nerede kaldınız?
- ¿ Dónde estában?
- Mutlu musunuz? - Nerede kaldınız?
Doña Filomena, está guapísima.
Nerede kaldınız?
¿ Dónde estaba?
- Nerede kaldınız?
- ¿ Dónde has estado?
Nerede kaldınız?
¿ Esperaban encontrarnos?
Vanyuşa, nerede kaldınız?
¡ Ivanito! ¿ Dónde estás?
Nerede kaldınız?
¿ Por qué tardó tanto?
Nerede kaldınız?
- ¿ Dónde estabais?
Nerede kaldınız?
¿ Qué sucede?
– Nerede kaldınız?
– ¿ Por qué tardasteis?
Yüzbaşım, nerede kaldınız?
Capitán, dónde han estado sus hombres?
Nerede kaldınız?
¿ Qué pasa? ¿ Dónde estabais?
Nerede kaldınız?
¿ Por qué tardaron tanto?
Siz nerede kaldınız?
- ¿ Dónde estaban?
Nerede kaldınız?
¿ Dónde habéis estado?
- Nerede kaldınız?
- ¿ Dónde estabais?
- Nerede kaldınız?
- ¿ Cómo han llegado?
Altı kız oldu. Nerede kaldınız?
Ahora seis. ¿ Donde estaban Uds. dos?
Doktor, nerede kaldınız?
Doctor, ¿ dónde ha estado?
Pritchard'ın kitabında nerede kaldınız?
¿ Quién me dice dónde estaban en el libro de texto de Pritchard?
- Nerede kaldınız, Zoe?
- ¿ Por qué habéis tardado?
Nerede kaldınız?
Por qué tardaron tanto?
- Morgan? Nerede kaldınız? - Evet.
Morgan. ¿ Dónde diablos ha estado, residente?
- Nerede kaldınız? Geç kaldık.
Estamos atrasados.
Nerede kaldınız?
¿ Dónde estaban?
- Kapatın çenenizi! - Schröder, nerede kaldınız?
¿ Dónde está, Schroeder?
Nerede kaldınız?
? Donde estabais?
Nerede kaldınız, beyler?
¡ Papandiek! ¿ Dónde están, señores?
- Nerede kaldınız?
- ¿ Adónde fueron?
Hitli kızımızın kaldığı oda nerede?
Donde está la alcoba de la chica india?
Geç kaldınız. Yüzbaşı Davis nerede?
Llegáis tarde. ¿ Dónde está el Sgto.
Nerede kaldınız?
¿ Donde habéis estado?
Kontes, nerede kaldınız?
Condesa, ¿ dónde has estado?
Öğle yemeğine çıktığını biliyorum ama saat ikide toplantımız vardı. Saat iki buçuk oldu. Nerede kaldı?
Sé que había salido a comer, pero tenía una conferencia a las dos en punto.
Artık Troiano'nun nerede yalnız kaldığını biliyorsun.
Ahora ya sabes a dónde va Troiano solo.
güzel Sally sokaklarda bacaklarını erkeklere gösterir... ama fazlasını istersen para ödenir eteğini kaldırırken nerede duracağını bilir... um-pa-pa, bu işler böyledir um-pa-pa, bunu herkes bilir... ister gizli olsun isterse açık... hiç fark etmez um-pa-pa... saf bir genç kız hamile kalmış bir erkeğin evine sığınmış, o da onu ayartmış... sızlanmanın alemi yok, bu yola girmiş bir kez o da paralarını sayar ve şarkı söyler...
"La hermosa Sally Baja caminando por la calle " Enseña los tobillos A todos los hombres " Se le ven las ligas Pero eso no es gratis
- Nerede kaldın kız?
- ¿ Dónde has estado, muchacha?
Elini bir daha kaldırırsan, kızın nerede olduğunu asla öğrenemezsin!
¡ Sube esa mano una vez más y no le diré dónde está la chica!
Bir kez daha elinizi kaldırın, kızın nerede olduğunu söylemem!
¡ Levantas esa mano una vez más y no te diré dónde está la niña!
Daha önce nerede kaldığınızı öğrenebilir miyim?
¿ Me podría decir dónde estuvo antes?
Roma'da olduğunuz nerede kaldığınızı biliyordu.
Él sabe que Ud. está aquí en Roma. Sabe que tiene un agente a quien puede... enviar las cartas.
Nerede kaldığınızı biliyoruz dedektif. Bir değişiklik olursa sizi ararız.
Sabemos dónde está alojado, detective... y le avisaremos si se producen novedades.
Nerede kaldığınızı biliyorum, Crow Kayalıkları'ndasınız.
Sé dónde estáis, en Crow Crag.
- Nerede kaldınız?
- ¿ Dónde ha estado usted?
Biz geldik. Nerede kaldınız?
Regresamos.
Nerede kaldınız siz?
¿ Dónde estaban?
Nerede kaldığınızı söylediniz mi?
¿ Le dijiste a alguien donde estuviste?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]