English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ O ] / Onlara ne olacak

Onlara ne olacak Çeviri Fransızca

155 parallel translation
Onlara ne olacak?
Que deviendront-ils?
Onlara ne olacak, Brax?
Que va-t-il leur arriver, Brax?
Onlara ne olacak?
Que va-t-il leur arriver?
Tanrı, bedenen kör olanları iyileştirdi peki ya ruhları kör olanlar, onlara ne olacak?
Jésus guérissait les aveugles de corps. Mais les aveugles d'esprit où finiront-ils?
Çocuklarım... Onlara ne olacak?
Mes enfants... que vont-ils devenir?
- Onlara ne olacak?
- Et eux, alors?
Siz yaratıklara dönüşünce onlara ne olacak?
Que leur arrivera-t-il quand vous serez devenus une créature comme Louise?
Onlara ne olacak?
Et eux, alors?
- Onlara ne olacak?
Qu'est-ce qui va leur arriver?
Onlara ne olacak?
Qu'est-ce qu'ils vont devenir?
Bu kurtlar benim dünyamın tehlikeleriyle karşı karşıya kaldığında onlara ne olacak?
Quand ces loups auront été exposés aux hommes, que leur arrivera-t-il?
Onlara ne olacak?
Que comptez-vous leur faire?
Senin aptal işin kimin umurunda? Onlara ne olacak şimdi?
On s'en fout de votre stupide poste, qu'est-ce qu'on peut faire pour eux?
Onlara ne olacak?
Qu'allez-vous leur faire?
"Onlara ne olacak?"
Que deviendront-ils? "
Peki onlara ne olacak?
Qu'est-ce qui leur arrive?
Onlara ne olacak?
Qu'est-ce qui leur arrivera?
Ya rehineler. Onlara ne olacak?
Que va-t-il arriver aux otages?
Onlara ne olacak?
Qu'adviendra-t-il d'eux?
Onlara ne olacak hiçbir fikrim yok.
Ils ne savent pas ce qui va se passer.
Onlara ne olacak merak ediyorum.
Qu'adviendra-t-il d'eux?
Ben ayrılırsam, onlara ne olacak?
Que va-t-il leur arriver si je m'en vais?
- Nasıl, yerliler ne olacak? Kafes yapma, hayvanları yakalama ve ormandan çıkarmada onlara ihtiyacımız var.
On a besoin des indigènes pour les pièges, les cages et le transport.
Kendi çetem olacak. Onlara ne söylersem onu yapacaklar.
J'aurai ma bande et mes hommes m'obéiront au doigt et à l'œil.
Onlara yetişirsek ne olacak?
Que se passera-t-il quand on le rattrapera?
Dua etmenin artık onlara bir yararı olacak mı, bilmiyorum.
Je ne sais pas si ça les aiderait beaucoup, à présent.
Onlara ne olacak?
Que vont-ils devenir?
Ya biz gemileri toplarsak... ve onlara binecek bir köle ordusu kalmazsa ne olacak?
Et si nous réunissons les navires... et qu'il n'y a plus d'armée d'esclaves pour y monter?
Neyse ne, onlara katılsam iyi olacak.
Je suppose que je ferais mieux de les rejoindre.
Çok güzel bir hayal, ama bunun onlara ne faydası olacak bilemiyorum.
Il s'agit d'un beau rêve, Caractacus, mais je ne vois pas comment ça va les aider.
Eğer bir dakika içinde dönmezlerse, onlara bakmaya gitsek iyi olacak.
S'ils ne reviennent pas, on va les chercher.
Siz olmazsanız başka biri onlara destek olacak.
Si vous ne prenez pas le parti des ouvriers, quelqu'un d'autre le fera.
Maç bittikten sonra ne olacak onlara?
Que deviendront-ils après le match?
Gidip, ne yapacaklarını söylesen iyi olur, Biff. Onlara kazan dairesini temizletsem iyi olacak.
Donne-leur une tâche lls vont balayer la chaufferie
Bunu konuşmak istemiyorum ama pazartesi gecesi geldiklerinde... onlara bir sürü sürprizimiz olacak.
Je ne dis rien, mais il y aura des surprises lundi soir, à leur arrivée.
Peki, onlara yetişirsek ne olacak?
Et alors?
Böyle devam ederlerse ne olacak onlara?
A quel sujet peuvent-ils bien se disputer ainsi?
Peki eğer bir gün onlara artık güvenemeyeceğinizi anlarsanız o zaman ne olacak?
Mais, si un jour vous découvrez que vous ne pouvez plus leur faire confiance, qu'est-ce qui vous reste?
Peki ya çocuklar ne olacak? Onlara şeker dağıtacaktık.
- Les enfants attendent leurs bonbons!
- Onlara ne olacak?
- Et eux?
Bunun onlara maliyeti ne olacak?
Quel en sera le prix pour eux?
Bencilce isteklerinizin onlara maliyeti ne olacak?
Quel en sera le prix pour votre bénéfice personnel?
Eğer şimdi onlara söylemezsen, göreceğin son şey olacak.
C'est la dernière chose que tu verras si tu ne leur ordonnes pas.
Vorlonları, Centauri Başgezegeni'ne yardımcı olacak kadar yıprattığımızı onlara Gölgeler'den kurtulmak için bir fırsat verdiğimizi umalım.
Espérons que nous avons écarté assez de Vorlons pour aider Centauri... et qu'ils ne sont plus sous l'influence des Ombres.
Akıncılar ne olacak? Onlara karşı ne kadar dayanabileceğinizi düşünüyorsun?
Combien de temps pensez-vous pouvoir tenir contre les attaquants?
Onlara ne olacak?
Qu'est-ce qui va leur arriver?
Kucuk cocuklarin ne yaptigini sordugunda... onlara guvenle Mark Chopper'i olduremedigini soyleyeceksin. Bu senin zafer sifatin olacak.
Quand tes petits-enfants te demanderont ce que tu faisais... tu pourras leur dire avec fierté que tu n'as pas pu tuer Mark Chopper. ça sera ton titre de gloire.
Onlara ne olaçak?
Que vont-ils faire?
Beni gemiden almak için onlara ihtiyacınız olacak ama bana söz vermelisiniz onları Voyager'a saldırmak için kullanmıyacaksınız.
Mais promettez-moi de ne pas les utiliser contre le Voyager.
Onlara kariyerini mahvetmeleri için fırsat verdiğinde Mulder'a ne faydan olacak?
Vous croyez lui rendre service en sabordant votre carrière?
Sana o cesetleri incelemen için ihtiyacım olacak. Türlerini belirlemeye çalış ve bunu yaparken de, onlara ne olduğunu anlamaya çalışırsan iyi olur.
Vous allez examiner les corps pour identifier leur espèce et trouver à quoi servent les drains.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]