English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ Ü ] / Üzgün değilim

Üzgün değilim Çeviri Fransızca

274 parallel translation
Ben hiç de üzgün değilim.
" Moi, je ne regrette pas.
Hayır, üzgün değilim.
Non, je ne le suis pas.
Ona aşık olduğumu o gece anlamıştım ama şimdi ölü ve ben üzgün değilim.
J'avais découvert que je l'aimais. Je sais qu'il ne le méritait pas.
Üzgünüm ki hiç paramız yok. Ancak kumarla işiniz kalmadığı için hiç üzgün değilim.
Je regrette l'argent, mais pas que tu sois sorti de là.
Ama Rosie... geldiğim için hiç üzgün değilim. Yani demek istediğim buna değerdi.
Mais, Rosie... je n'ai pas de regrets d'être venu... comprends-moi... ça a été merveilleux.
Ama yıllar için üzgün değilim.
Je ne regrette pas toutes ces années.
Ben üzgün değilim.
Je n'ai honte de rien.
Ben üzgün değilim.
Je ne suis pas vexé.
Açıkçası üzgün değilim.
Je me sens... Je ne me sens pas contrariée. Non.
- Gerçekten, üzgün değilim.
Dis-moi. - Non, ce n'est rien.
Böldüğüme üzgün değilim.
Je suis pas désolé de vous interrompre.
Senin için üzgün değilim.
Je ne te plains pas.
Aslında üzgün değilim.
Je ne suis pas désolé.
- Fakat üzgün değilim.
- que tu es désolée et... - Je ne suis pas désolée.
Yine de üzgün değilim.
Pourtant je ne suis pas triste.
Ben hiç üzgün değilim.
Je ne suis pas désolé.
Ama yalan olmaz, üzgün değilim desem... çünkü bence hayat, sadece bir oyundu.
Mais je ne suis pas aigrie, voyez-vous, car pour moi, la vie est un jeu.
Bunu için üzgün değilim.
Et puis, je ne suis pas triste.
Çünkü ben üzgün değilim.
Je ne le suis pas.
O kadar üzgün değilim.
Je ne suis pas contrariée à ce point-là.
Çok üzgün değilim.
Pas tant que ça.
O pislik öldüğü için hiç üzgün değilim.
Et je regrette pas que ce salaud soit mort.
Sadece bir iki erkekle yattım diye. Yaptıklarım için üzgün değilim.
Je sui désolé, Je ne voulais pas le blesser.
Ben üzgün değilim ve istediğiniz gibi konuşabilirsiniz.
Je ne suis pas bouleversée. Et vous pouvez dire tout ce que vous voulez.
Ben üzgün değilim. O üzgün değil.
Je ne suis pas désolée.
Seçtiğim yol için üzgün değilim ;
Je ne regrette pas mon choix.
Ama burada olduğunuz için üzgün değilim.
Je ne suis pas désolé que tu sois là.
Hayır, üzgün değilim.
Non, je ne suis pas triste.
Sen mutlaka... kavga etmek istemiyorum... aslında o kadar üzgün değilim.
Il faut que tu... Je veux pas me battre. En fait...
Sana sahip olduğum için üzgün değilim evlat.
Je ne suis pas désolé de t'avoir eu, fils.
- Affedersin ama üzgün değilim.
- Je ne suis pas contrariée!
Ama üzgün değilim çünkü biliyorum ki ; oğlum benim yaşayamadığım yıllara sahip.
Mais j'étais pas triste, parce que je savais que mon fils aura de ces ans
Kaybettiğim için de üzgün değilim.
Et je ne regrette pas.
Aslında üzgün değilim. Çünkü Jade ile mükemmel bir gün geçirdim.
Tu veux savoir comment c'a été avec Jade?
Yaşıyor. Öldü. Ve hiç üzgün değilim.
Il sait ce qu'on a fait, et il va nous punir.
Ama seni sevdiğim için üzgün değilim.
Mais je ne regrette pas de t'aimer.
İşin tuhafı... hiç üzgün değilim.
Le plus drôle, c'est que je suis pas si bouleversée.
Ama üzgün değilim!
Mais je ne suis pas désolé!
Buraya gelince bir daha düşündüm ve anladım ki hiç üzgün değilim.
Mais j'ai réfléchi et je ne regrette rien.
Durun. Bekleyin. Hayır, üzgün değilim.
Non, en fait, pas vraiment.
Mark, bunu yaptığımız için üzgün değilim.
Mark, je ne regrette rien.
Hiç üzgün değilim, Beth.
Etje ne le regrette pas, Beth.
Şu anda hiç üzgün değilim.
Franchement, c'est vrai.
Diz çöküp ne kadar üzgün olduğumu söyleyecek değilim.
Je ne vais pas me mettre à genoux et m'excuser.
- Üzgün müsün, Karin? - Aslında üzgün değilim.
- Qu'y a-t-il?
çünkü üzgün, pişman değilim.
Car je ne regrette rien.
Çıkarın söz konusuysa, üzgün olmasan bile, değilim demezsin.
Eh bien, il y a ceci en ta faveur... Tu ne te dis pas désolée si tu ne l'es pas.
Hayır, hayır üzgün değilim.
Non, j'ai pas eu de contrariété. L'artillerie tire sur les positions syriennes sur les crêtes d'en face.
Hayır, üzgün değilim.
Vous en aviez l'air.
Ama ne kadar üzgün olduğunuzu dinlemek niyetinde değilim.
Mais je me fiche de vous entendre dire que vous êtes désolée.
Ona üzgün olduğumu söyle : Onun düşündüğü kişi değilim. Gidelim!
Dites-lui que je suis désolé, mais je suis pas ce qu'elle croit.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]