Keep me posted translate Turkish
594 parallel translation
Keep me posted.
Beni de haberdar edin.
Keep me posted, eh?
Beni haberdar et, olur mu?
Keep me posted on the weather.
Hava durumunu sürekli bildirin.
Keep me posted.
Bana düzenli rapor ver.
Keep me posted.
Alarm duyarsanız, bana haber verin.
Keep me posted as to Chekov.
Chekov'la ilgili bilgi ver bana.
But keep me posted.
Ama beni habersiz bırakma.
- My deputy'll keep me posted.
- Yardımcım beni bilgilendirmeye devam edecek.
You will keep me posted, Lieutenant?
Beni bilgilendirirsin, değil mi, Komiser?
- Keep me posted.
- Beni haberdar et.
Keep me posted.
- Bana haber ver.
Keep me posted, Hmm?
Bana haber verin, tamam mı?
Keep me posted.
- Gelişmelerden haberdar edin beni.
- Keep me posted.
- Beni de haberdar et.
Keep me posted.
- Bizi haberdar et.
Okay. You keep me posted.
Beni gelişmelerden haberdar et.
And I'd appreciate it if you could keep me posted on what's going on.
Ve gelişmelerden beni haberdar ederseniz çok memnun olurum.
Keep me posted.
- Bana bilgi verin.
- Okay, keep me posted.
- Anlaşıldı, mevkinizi koruyun.
Keep me posted, will you?
Bana bildirin olur mu?
Speed, keep me posted. Eric.
Speed, beni gelişmelerden haberdar et.
Keep me posted, doctor.
Beni bilgilendirin Doktor. Köprü'de olacağım.
- Keep me posted.
- Bana haber ver.
Keep me posted.
Beni durumdan haberdar edin.
And you keep me posted.
.. ve beni olanlardan haberdar edeceksin.
- Keep me posted.
- Beni bilgilendir.
- Keep me posted on that.
- Bu konuyu görüşelim.
It's been a real pleasure. - Keep me posted.
Gerçekten mutluluk duydum.
Keep me posted?
Bilgi vermeye devam et.
Keep me posted, Sam, will you?
Beni haberdar et, Sam, olur mu?
Keep me posted if you find anything.
Bir şey bulursan beni haberdar et.
Keep me posted.
Beni haberdar et.
- Give him pressors and keep me posted.
- Yükseltici verip bana bildirin.
Just keep me posted.
Bana haber ver yeter.
Keep me posted.
Posta atmaya devam et.
Keep me posted.
Gelişmeleri bana bildirirsin.
Keep me posted.
Gelişmeleri bana bildirin.
Keep me posted on what you decide to do.
Kararını bana bildir.
Keep me posted.
Beni bilgilendir.
Keep me posted.
Bir şey olursa haber ver.
"keep me posted on him."
"beni ondan haberdar edin."
- Keep me posted.
Beni haberdar et.
Keep me posted, huh?
Beni habersiz bırakma ha?
Now, keep me posted...
Şey, öyle mi değil mi?
Keep me posted.
Spock?
I'll keep you posted as the news comes in to me.
Haber aldıkça size iletmeye devam edeceğim.
But, uh, give me your room number. I'll keep you posted.
Ama bana oda numaranı ver, sana haber ilettireyim.
- Keep me posted on her condition.
Durumu hakkında bilgi verin.
He asked me to live with him. I'll keep you posted.
Benden onunla eve çıkmamı istemişti.
Doctor, keep me posted.
Doktor, beni haberdar et.
- Keep me posted.
- Beni haberdar edin.
keep me safe 16
keep me updated 32
keep me in the loop 43
keep me company 22
keep me informed 79
keep me apprised 16
keep smiling 46
keep going 1982
keep your eyes on me 17
keep it simple 78
keep me updated 32
keep me in the loop 43
keep me company 22
keep me informed 79
keep me apprised 16
keep smiling 46
keep going 1982
keep your eyes on me 17
keep it simple 78
keep moving 877
keep calm 126
keep your distance 85
keep your friends close 24
keep up the good work 182
keep your head up 54
keep it a secret 17
keep it clean 38
keep your hands to yourself 16
keep it real 39
keep calm 126
keep your distance 85
keep your friends close 24
keep up the good work 182
keep your head up 54
keep it a secret 17
keep it clean 38
keep your hands to yourself 16
keep it real 39