Little prick translate Turkish

One little prick and she'll be a dream again.

Kıza iğneyi yap. Sonra kız tekrar rüya olsun.

- Punch me out, you little prick!

- Yumruk at, seni ahmak herif!

Oh, God dammit, Claud, you're a little prick!

Kahretsin, Claude! seni kucuk basbelasi!

Listen, you little prick!

Seni geri zekalı!

Pretty quiet now, aren't you, you little prick?

Sesin kesildi bakıyorum pis mahluk!

We'll straighten you out, you little prick.

Hesabını göreceğiz senin yavrum.

You little prick!

Seni küçük piç!

You little prick.

Seni küçük pislik.

Freddie, you little prick.

Freddie, seni alçak herif.

No, I just gave her a little prick.

Hayır, sadece bir iğne yaptım...

I still don't trust this little prick Ciello.

Ben bu Ciello pisliğine hâlâ güvenemiyorum.

You little prick.

seni serseri.

That little prick!

Küçük aşağılık herif!

Mike Damone's a no-brain little prick, Stacy.

Mike Damone, beyinsiz aşağılık herifin teki, Stacy.

He's a little prick!

Küçük aşağılık herifin teki.

Oh you little prick!

OOh, senin güneşini s * keyim!

- Let me talk to this little prick.

- Bu sorun hakkında konuşmalıyız.

And you, you little prick... - ( SNICKERS )

- Ve sen, küçük sik.

You little prick!

Seni küçük pislik!

Debbie told me everything, you little prick.

Debbie bana herşeyi anlattı, seni ufak pislik.

A little prick on your finger.

Parmağının üzerinde, ufak bir "şey" sadece.

He's a little prick.

Hıyarın teki.

Come out and show yourself, you little prick!

Ortaya çık ve kendini göster, seni küçük ç.k!

The little prick.

Seni küçük pislik.

It'll just be a little prick.

Biraz metin ol.

That little prick.

Küçük yarrak.

You have me there, little prick.

O konuda haklısın bacaksız.

Lawrence, you little prick.

Lawrence, seni pislik.

You little prick.

Seni hergele.

Move it, you little prick.

Yürü lan göt.

Take him to Ben Casey, the little prick.

Ben Casey'e götür onu sik kafalı.

Don't make a big fucking thing out of it, Spider, you little prick.

Abartma amına koyduğumun şeyini Spider. Sik kafalı seni.

You little prick

Seni küçük pislik.

There is a lot of cutsie-cutsie in that little prick.

O serseri herif yüzsüzün teki.

- Now you're gonna feel a little prick. - Please, Doctor, we've only just met.

- Şimdi hafif bir acı hissedeceksin.

Little prick!

Seni dallama!

You little prick tease!

Seni ahmak pislik!

The little prick worked for you!

O hıyar senin adamın!

You're a scared little prick.

Seni küçük korkak.

Son of a bitch. You little prick!

Orospu çocuğu.

They're giving you a medal for shooting me, you little prick.

Beni vurduğun için madalya alıyorsun, seni pis herif.

A little prick...

Biraz acıyacak.

Just a little prick on the fingertip, and your participation is complete-and appreciated.

Parmak ucunuza ufak bir delik açılacak, ve işlem bitecek.

Why, you little prick!

Seni beni küçük pislik!

"concept." Listen to me, you little prick, you.

Beni dinle, seni küçük hıyar seni.

There was just that tiny little pin prick in the cork.

Tıpada küçük bir iğne deliği bulunuyordu.

" From the tiniest little tadger to the world's biggest prick

" En minik çük ya da dünyadaki en büyük yarak

A little prick should do.

Ufak bir "şey" işe yarar.

Excuse me, Mr Thurmont, you tiny, little, worm-like, infinitesimal prick, could I have a word with my wife, please?

Affedersiniz, Bay Thurmont, sizi ufacık, küçük, solucan tipli, küçük ahmak, karımla kısa bir konuşma yapabilir miyim, lütfen?

You little E-1 prick.

Seni küçük E-1 ibnesi.

I'll send you to hell, just you see, you'll go to hell, and your eyes will fall out, and your prick will fall off, you dirty little SLIME!

Cehenneme yollayacağım seni, görürsün sen gözlerini çıkartıp, pipini kessinler de gör seni sümüklü.