No more mr translate Turkish
244 parallel translation
There is no more Mr. Mayor.
Artık Reis Bey yok.
There is no more Mr. Madeleine.
Artık Mösyö Madeleine yok.
Strike his head, no more mr nice guy!
Vur kafasına vur, kibarlık yapma!
No more Mr. Nice Guy.
Artık nazik adam yok.
No more Mr. Nice Guy.
Bırak kalsın!
B.A. : No more Mr. Nice Guy.
Bay İyi Adam yok artık.
- All right, no more Mr Nice Guy.
- Peki, Bay İyi Adam yok artık.
And I'm no more Mr. Vigilante.
Ve ben artık Bay "Kahraman" değilim.
All right, no more Mr. Nice Guy.
Artık nazik davranmak yok.
No more Mr. Nice Guy.
Daha fazla iyi adamı göremeyeceksin.
No more Mr. Nice Guy!
Artık yeter Bay Güzel Herif!
No more Mr. Tough Guy talk, huh?
Daha fazla, Bay Güçlü Adam konuşması yok.
All right, no more Mr. Nice Guy.
Pekâlâ, sabrımı taşırdınız.
No more Mr. Nice Duck!
Artık Bay İyi Ördek yok!
No more Mr. Nice Guy.
Artık Bay İyi Adam yok.
And I don't want no more cracks from you and Mr. Wise-Guy Kearns about it either.
Artık senden de "Bay Çok-Bilmiş" ten de bir şey duymak istemiyorum.
Since Mr. Meunier agrees, we need say no more
Bay Menuier onayladığından söyleyecek başka bir şeyimiz yok.
Mr. Creighton says he don't need these no more.
Bay Creighton diyorki Onun bunlara artık ihtiyacı yokmuş.
No more 50 ° % salvage, Mr. Cutler... but a room in a penitentiary where you and your hatchet men... can be cosy as fiddler crabs on a marsh bank.
- Artık % 50 kurtarma payı yok, Bay Cutler. Ama senin ve adamlarının gideceği yer bataklıktaki bir yengecin yuvasından daha rahat olabilir.
Mr GIennister ain't comin'no more?
Bay Glennister hiç mi gelmeyecek
It's a difficult decision, Mr. Bogardus... to decide that there'll be no more St. Mary's.
- Bu, alınması zor bir karar. St Mary diye bir yerin olmamasına karar vermek.
Elsa Gebhardt, alias Mr. Christopher... was no more successful than other foreign espionage agents.
Elsa Gebhardt, namì diger Bay Christopher diger yabancì casuslar gibi başarìsìz oldu.
No more, dear Mr. Pip. From your ever obliged and affectionate servant, Biddy.
Hepsi bu kadar sevgili Pip... seni her zaman gözeten, sevgi dolu hizmetkârın...
And so, with no more ado, I present Mr. Richard Nugent.
Lafı daha fazla uzatmadan Bay Richard Nugent'ı takdim ediyorum.
No more whisky for you, Mr. Rice.
Sana viski yok Bay Rice.
I mean, when I die, there will be no more notice taken of me than there was of Mr. Rubin.
Yani, öldüğümde, Bay Rubin gibi beni de kise umursamayacak.
Now, I'll have no more smart remarks out of you, Mr. Jones.
Artık, senden ukalaca istemiyorum, Bay Jones.
No more, Mr. Piper, really.
Yeter, Bay Piper, gerçekten.
You're no more surprised than we are. Mr...
Bu bize bir sürpriz oldu, Bay...
But Mr. Frohlich, all those ideals heroism, the Fatherland, freedom are no more than fallen idols in our hands.
Ama Bay Fröhlich, bütün bu idealler... Kahramanlık, anavatan, zafer... Bunlar ellerimizden kayıp düşmüş putlardan başka bir şey değil artık!
The Gestapo had no usage of me anymore, and then also no more for Mr. Berger.
Gestapo'nun artık bana ve bay Berger'a ihtiyacı kalmamıştı.
But since there are no more books, mr. Wordsworth, there are no more libraries.
Şimdi kitap olmadığına göre, Bay Woodsworth artık kütüphane de yok.
No, Mr. Hyacinthe, I come no more.
Hayır, efendim Mor çiçekleri buldum. Artık işe gelmeyeceğim..
I assure you, madam, Mr Jones means no more to me than the gentleman who has just left us.
Sizi temin ederim, madam Bay Jones benim için şu kapıdan çıkan adam kadar bile bir şey ifade etmiyor.
Mr. Flint will cause no more trouble.
- Bay Flint artık sıkıntı yaratamayacak.
Mr. Flint will cause no more trouble.
Bay Flint artık sıkıntı yaratamayacak.
Mr. Fouquet saw in it no more than an instrument of glory.
Bay Fouquet bunu bir övünme aracından fazlası olarak görmedi.
Besides, by marrying Mr. Luzhin, she'll be taking the same money, though from someone else. Will you please say no more!
Ayrıca, Bay Lujin ile evlenerek farklı biri kanalıyla da olsa bu parayı alacaktır.
No, you've been more than generous, Mr McCandles.
Yok, çok cömertsiniz Bay McCandles.
If I shoot, no more brain just holes, Mr. Azad! Nothing but holes.
Buradan ıskalamam imkansız ve beyninde delik açılsın istemezsin değil mi?
No more "Mr. And Mrs."
Hallettik.
So there's no more point in mentioning communications and traffic... right, Mr. Santore?
İlk önce bir konuşma vardır iletişim ve trafik hakkında iletişimler ve trafik için konuşmaya pek istekli değilsinizdir ama gerçek bay santore?
No more today, Bates.
Bu günlük bu kadar Mr. Bates.
When's your divorce final? Oh, no more contracts, Mr. Hart.
Başka anlaşma yok, Bay Hart...
Mr. Shidehara... no man detests war... more than this soldier.
Sayın Shidehara hiç kimse savaştan bu gördüğünüz askerden daha fazla nefret edemez.
Mr Fawlty, I no want to work here any more.
Bay Fawlty, ben artık burada çalışmak istememek.
I have no more questions, Mr. President.
Başka sorum yok, Sayın Hakim.
No more time, Mr. White.
Vakit kalmadı, Bay White.
Mr. Sandy Cohen and his sensible suit check you out, big pimpin suits and then for more casual looks we'll do polo shirts short sleeved t-shirts, board shorts, stuff like that today I went out an I just tried to make sure there was no egg or anything on my shirt
Günlük giysileri ise kalın tişörtlerden, kısa kollu gömleklerden ve şortlardan oluşuyor. - Bugün dışarı çıktım ve gömleğime yumurta dökmemek için elimden geleni yaptım. Smokin giyemedin mi?
I'm an old woman, Mr Calhoune, and I can't stand this fighting no more.
Ben yaşlı bir kadınım bay Calhoune ve bu kavgalara artık dayanamıyorum.
From now on... no more "Mr. Cashier." I resigned.
Bundan böyle kasiyerlik bitti. İstifa ettim.
no more bets 114
no more excuses 48
no more war 22
no more pain 25
no more talk 25
no more words 20
no more tears 17
no more 1238
no more lies 144
no more games 109
no more excuses 48
no more war 22
no more pain 25
no more talk 25
no more words 20
no more tears 17
no more 1238
no more lies 144
no more games 109