English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / Your weapon

Your weapon translate Turkish

3,021 parallel translation
- Drop your weapon.
- Silahını at.
Drop your weapon, Benjamin!
Silahını bırak, Benjamin.
Lower your weapon.
Silahını indir.
Look, lower your weapon...
Silahlarınızı indirin...
- Give up your weapon.
- Silahlarınızı bırakın.
Throw out your weapon.
Silahını at!
Drop your weapon Arjun!
At silahını Arjuna!
Arjun, I order you to lower your weapon!
Arjuna sana silahını indirmeni emrediyorum!
Raise your weapon Arjun
Silahını kaldır Arjuna.
Drop your weapon, man!
İndir silahını, ahbap!
Drop your weapon, man!
İndir silahını!
- Dude, your weapon just exploded!
- Kanka, silahın kül oldu.
And yes, you may upgrade your weapon.
Ve evet, daha gelişmiş bir silaha geçebilirsin.
It is you who must prevail in battle, not your weapon.
Savaşta galip gelmesi gereken sensin, silahın değil.
Lower your weapon.
Silahlarınızı indirin.
Drop your weapon!
Silahını bırak!
Then you wouldn't mind relinquishing your weapon.
Öyleyse kendi rızanızla silahınızı vermenizin sakıncası yok.
Put your weapon down!
Silahını yere at!
If you're hiding in a safe house, that means keeping an eye out the window, having your weapon ready, and spending some quality time in front of perimeter cams.
Güvenli bir evde saklanıyorsanız sürekli camdan dışarıyı gözlemeli..... silahınızı hazır tutmalı ve güvenlik kameralarını dikkatle takip etmelisiniz.
Drop your weapon!
Silahını at.
Put the baby down and drop your weapon.
Bebeği yere koy ve silahını bırak.
General, put down your weapon!
General, silahını yere bırak!
Hey, lower your weapon right now!
Hemen silahlarınızı indirin!
Lower your weapon!
Silahlarınızı indirin!
Anger needs to become your weapon.
Öfken silahın olmalı.
What's your weapon of choice?
Hangisini tercih ederdin?
Now, drop your weapon.
Şimdi, silahını indir.
Whatever happens in there, whatever you see, don't draw your weapon.
İçeride ne olursa olsun, ne görürsen gör sakın kılıcını çekme.
Sir, would you be so kind as to lend me your weapon for a moment?
Sör, silahınızı bir dakikalığına bana ödünç verecek kadar kibar olur muydunuz?
Then you will remain just inside the gate with your weapon undrawn and unfired, until the game ends.
Silahını kılıfından çıkarmadan ve ateşlemeden oyunun sonuna kadar kapının diğer tarafında bekleyeceksin.
Don't draw your weapon till you know you have a shot. Got it.
Fırsatın olana kadar silahına davranma.
She died. And if Fungus Bob was her killer, I was either slow or stupid. Choose your weapon.
Mantar Rob'un onu öldürme nedeni çok ağır kalmam ya da aptal olmam.
Your weapon holds no fear for me!
Senin silahın bana korkunç gelmiyor!
- Drop your weapon!
- Chris, senden... 911 acil arama, sorununuz nedir? - Silahını indir.
Hey, drop your weapon!
- Hey, silahı bırak.
- Drop your weapon!
- Silahı bırak!
- Drop your weapon!
Silahını bırak!
But you have to lay down your weapon.
- Sen beni dinle.
Would you park your luxury model murder weapon in the driveway?
Cinayette kullandığın lüks arabanı yol kenarına park eder miydin?
You're forgetting your sexy secret weapon.
Seksi gizli silahını unutuyorsun.
Drop your weapon!
At silahını!
Here's your murder weapon right here.
Cinayet silahı tam burada.
We've recovered the weapon- - it was registered to your sister, and she told us she gave it to you.
Bir silah bulduk. Kız kardeşinin adına kayıtlıydı ve sana verdiğini söyledi.
Also I'm assuming that if your people had found a murder weapon by now, you would have told us.
Ayrıca öyle sanıyorum ki ekibinizdekiler cinayet aletini bulmuş olsalar şimdiye çoktan bize söylemiş olurdunuz.
I could create a weapon ideally suited to your body type.
Tam olarak sana uygun bir alet yapabilirim.
It was him who got your fingerprint from the weapon.
10 yıl önce, kısmı parmak izinden eşleşme yakalamak imkansızdı.
I know that Zodanga has found a way to defeat you and now you seek a mighty weapon of your own.
Zodanga'nın seni yenmek için bir yol bulduğunu biliyorum. Şimdi de kendin güçlü bir silah arıyorsun.
We have your captain and his weapon.
Kaptanınız ve silahı bizde.
Put on your Battle Room suits! That's the padded one with the helmet and the weapon!
Tulumlarınız kask ve silahla takviye edildi!
How about if I swing my weapon in your direction?
Ya silahı sana doğru çevirirsem?
Just drop your weapon!
- Bırak şu silahı!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]