Было много крови translate Turkish

- Там было много крови?

- Çok kan var mıydı?

Было много крови? O, Боже!

- Çok kan var mı?

Было много крови, док.

Çok kan vardı.

- Там, по-видимому, было много крови.

Çok fazla kan vardı. Dört kişinin ölümüne neden olan bu geceki korkunç çatışmada yaşanan olayların bir kısmı bu şekildeydi. Teşekkürler.

Было много крови.

Çok kan vardı.

Было много крови, и он поехал в больницу.

Kanıyordu ve hastaneye gitti.

Она упала на детской площадке, было много крови, и рана выглядит глубокой.

Çocuk parkında düştü ve çok fazla kan kaybetti, derin görünüyordu.

Лингбао. Было много крови.

Lingbao, oldukça kötüydü.

- Было много крови, твоя мать мертва.

Orada çok fazla kan vardı. Annen ölmüştü.

Прошлой ночью было... было много крови,

Dün gece ağzımdan çok fazla kan geldi.

- Там было много крови?

Çok kan var mıydı olay yerinde?

Наверное, на этом парне было много крови, да?

Bu adamın üzerinde çok kan olmalı değil mi?

Было много крови, много драмы, но реального риска для Грэхема не было.

Çok fazla kan, çok fazla dram vardı, ama Graham için ölüm riski yoktu.

Тут было много крови.

Çok fazla kan olacak.

Ты сказала, что лицо того человека было почти полностью скрыто тенью, но на нем также было много крови.

Gördüğüm her şeyi anlattım. Adamın yüzünün tam görünmediğini ama bayağı kanlı olduğunu söyledin.

А потом было много крови.

Sonrasında her yer kan oldu.

Там было много крови.

Çok fazla kan aktı.

Было много крови, много вечеринок.

Revan revan kan, onlarca parti.

Как бы то ни было, Идзо пролил слишком много крови. Сакамото!

Okada Izo, Satsuma'lı Tanaka Shinbei ile yarışmak için bu kadar çok adam öldürüyor.

На борту "Моржа", старого корабля Флинта Много крови там повидал, а золота было столько что он едва не затонул

Flint'in gemisi Walrus'un kan revan içinde, altınlarla battığını gördüm.

Было так много крови...

Oh. - Çok fazla kan vardı.

Много было крови?

Çok kan döküldü mü?

Было так много крови, и символ.

Çok kan vardı. Bir de sembol. Percy de...

Было пролито много крови с тех пор как мой народ был порабощён приспешниками Лорда Варлока.

Halkım Lord Varlock'un hizmetkarları tarafından köleleştirileli nesiller geçmişti.

И так много крови было пролито.

Yeterince kan dökülmüştü.

Крови было много?

Çok kan var mıydı?

" Дорогой пацан, Надеюсь, что ты получил мой подарок, и что на нём было не слишком много крови.

Sevgili evlat umarım hediyeni aldın, umarım üzerinde fazla kan yoktur.

- Но было так много крови.

- Ama çok fazla kanıyordu.

Понимаете, там было столько крови. Я никогда не видел столько много крови в своей жизни.

Bak çok fazla kan vardı, ben hiç o kadar çok kan görmedim.

я приехал, он впустил меня и покончил с собой. Было много крови.

Evine gittim, beni içeri davet etti ve kendini öldürdü.

Много крови было пролито, чтобы заполучить его, и я молюсь, чтобы моя была последней.

Buna sahip olmak için fazlasıyla kan döküldü. Benimkinin son olması için dua ettim.

35-летняя женщина, в рвоте было очень много крови.

35 yaşında, kadın, çok miktarda kan kusuyor.

Крови было не так много, я уверен, как показалось тебе.

Gözüne göründüğü kadar fazla değil.

Было только... много крови.

Çok fazla kan akıyordu.

Не слишком много крови, в начале потому что машина... запечатала, как будто бы это было заклеено.

Başta çok kan çıkmamış çünkü kopan eli başta yapışık kalmış.

Крови было не так много, не достаточно чтобы предположить убийство.

Bir cinayeti düşündürecek kadar çok kan yoktu.

Они так сильно тебя ударили, было очень много крови.

Seni öyle bir dövdüler ki, her yer kan gölüne döndü.

В вентиляции было слишком много крови!

Havalandırmada çok fazla kan vardı!

Там было так много крови.

Şimdi toplayacağım.Niye bu kadar öfkelisin?

В последний раз, когда она пролетала над Мистик Фолс, было очень много смертей, крови и резни.

Mystic Falls'ın üzerinden en son geçtiğinde bir sürü insan ölmüş.

А много крови было?

- Ortalık kan oldu mu?

Только крови много было.

Çok kan aktı sadece.

Мы там были, было так много крови, что во рту был металлический привкус.

Oraya bir gittik, her yer kan içindeydi, metal tadını alabiliyordun.

Там было так много крови.

Çok fazla kan vardı.

У тебя было две операции. Ты потерял много крови.

İki ameliyat geçirdin ve çokça kan kaybettin.

Там было так много крови Я должен... должен был уйти.

Çok kan olduğu için uzaklaşmak zorunda kaldım.

Нет, нет, там было очень много крови.

Hayır hayır, çok fazla kan vardı.

- Там было очень много крови.

- Çok kan vardı.

Крови много было?

Çok kan var mıydı?

Слишком много крови было пролито, слишком много жизней было отдано.

Çok fazla kan döküldü. Sayısız hayat kaybedildi.

- Было много крови?

- Çok kan var mıydı? - Ne tür bir bıçak kullanmış?