English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ К ] / Красив

Красив translate Turkish

529 parallel translation
Мой Алекси был так красив в парадной форме.
Alexis'im üniforması içinde ne de yakışıklı olurdu.
- А он был силен и красив?
- Eee o, uh, güçlü ve yakışıklı mıymış?
Должно быть, Эльзас очень красив - высокие ели, снег, аисты.
Alsace çok güzel olmalı. Uzun köknar ağaçları, kar ve leylekleriyle...
Раз-два-три, солому затолкни, станешь ты вновь молод и красив веселой стране Оз.
Bir tutam buraya Bir tutam şuraya Biraz da taze saman Genç ve güzel yaparız böyle Mutlu Oz Ülkesinde
Закат будет так красив, что я сойду с лошади, чтобы им налюбоваться.
Günbatımı o kadar güzel olacak ki seyretmek için attan inmek zorunda kalacağım.
Он действительно так красив?
Yakışıklı mıydı?
Ты не только красив, но и умён. Идём.
Sadece şirin değil, çok da akıllısın.
Боже мой, как ты красив!
Tanrım, çok güzelsin!
Пишет, что Хаконэ * под снегом очень красив. [* Японский курорт с горячими источниками.]
Kar altında Hakone'nin çok güzel bir yer olduğunu söylüyor.
Он очень красив и очень знаменит.
Çok yakışıklı ve çok ünlü.
Здесь он слишком красив.
Duyduğum kadarıyla, çok yakışıklıymış.
Так он был красив, сударь, что можно было заплакать, глядя на него!
O kadar tatlıydı ki ağlayabilirdim.
Скажи, этот г-н красив? Он заслуживает внимания?
Bu bey sence dikkate değer bir bey mi?
Он был красив, и мудр, и юн, и смел. Такого в целом мире не найти.
Böylesi sevimli ve şirin biri gelmez bir daha şu koca dünyaya.
Он красив и здоров.
Zengin, yakışıklı, ata biniyor ve Ferrari kullanıyor.
Всё потому, что я его понимаю. Можете не верить, но он красив, молод.
Sonra, bana dedi ki benimle konuşmaktan zevk alıyormuş, çünkü çünkü onu anlıyormuşum.
Моя любовь, ты слишком красив.
Çok yakışıklıydın.
Слишком красив.
- Çok fazla.
Он не был очень красив, но был очень хорошим человеком.
Fazla yakışıklı biri değildi ama çok kibardı.
Он красив.
Bence çok hoş.
Он красив, не так ли? – Очень.
Güzel yer, değil mi?
Он был красив.
Çok yakışıklıydı.
Но ведь Бог красив.
Tanrı yakışıklıdır.
Кроме неё, у него никого нет. Вот увидишь, он очень красив.
Hayatında sadece ben varım, sende göreceksin, çok yakışıklı biri.
- К тому же красив.
Çok da yakışıklı.
Среди тех, кто красив, я выберу того человека, у кого есть что-то, кроме красоты.
- Çirkinlik meselesi değil. Yakışıklı ve güzel insanlar içinde tek ilgimi çekenler içleri güzel olanlardır.
Когда я говорю, что человек красив, для этого бывает достаточно какой-то детали, например, носа или рта.
Birini yakışıklı bulmak için bazen ufacık şeyler yeterli gelir. Mesela bazen burunla ağız arası bile yeterlidir.
Нет. Когда мне предлагают пообедать, первое, что я спрашиваю - красив ли он, а не - чем он занимается.
Yemeğe davet edildiğimde ilk sorum "Mesleği ne?" yerine "Yakışıklı mı?" oluyor.
Или слишком красив?
Veya dayanmak için çok güzel?
Кто мил и прост, красив сверх всякой меры?
Hangi hayvanlar kurallara uyan vucutları ve yüzleriyle kutsanır?
И мне кажется, что этот юноша весьма красив.
Bence bu genç adam çok yakışıklı.
Мир огромен и красив.
Dışarıda kocaman, harikulade bir dünya var.
Красив, неправда?
Yakışıklı, değil mi?
Он был очень красив, до того момента, как у него появились эти вставные зубы.
Takma diş yaptırdığından beri çok yakışıklı oldu.
Мы проникнем внутрь живой клетки, мир которой настолько же сложен и красив, как мир звезд и галактик.
Şu an canlı bir hücreye girmek üzereyiz, kendi halinde, karmaşık ve harikulâde bir krallık, tıpkı galaksi ve yıldızların krallığı gibi.
23-й Псалом очень красив.
23. ilahi çok güzel.
Так красив.
Çok güzel.
- Да. - Он красив?
- Yakışıklı mı?
... как красив может быть язык в устах настоящего поэта.
"Bir dilin güzelliği sanatçılar tarafından yazılınca... nasıl da ortaya çıkıyor".
Уже тогда я был чертовски красив.
O zamanlar oldukça güzeldim.
Я уверена, что ты очень красив но немного староват для меня
Çok güzel olacağına eminim. Ama, uh, tercih ettiğimden daha yaşlısın.
Он слишком красив.
Çok güzel.
Он красив. Посмотри.
Güzel bir çocuk.
Нет, этот платок слишком красив для меня.
Hayır, bu benim için fazla güzel! Sizden çok daha az güzel! Alın bir tane!
Он был красив и безмятежен как ангел.
- İnanılmaz! - Ya Garibaldi, o nasıldı?
А твой жених красив?
- Bu bir gelenek.
Он, может, не так красив, как Оскар, но это лучше, чем ничего.
Oscar kadar iyi olamaz ama, hiç yoktan iyidir.
- Но важно, чтобы он был красив.
- Yakışıklı olmasını tercih ederim.
Он красив, как только может быть красив самый романтичный мужчина.
# Muhteşem Raphael gibi yeteneği ilahi #
Надо было ей сказать, что ты красив и утончен.
Yakışıklı ve seçkin biri demeliydi.
Ты сегодня особенно красив.
Bugün çok yakışıklısın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]