English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ G ] / Gidelim o zaman

Gidelim o zaman translate Spanish

1,115 parallel translation
İstediğim zaman gelebileceğimi söyledi. Gidelim o zaman.
Entonces vamos.
Gidelim o zaman.
Entonces vámonos.
Gidelim o zaman
Pues vamos.
" Hadi gidelim o zaman...
" Vámonos pues, tú y yo...
Gidelim o zaman. Önce odama gidelim.
Entonces debemos ir, pero primero pasemos por mi habitación.
- Gidelim o zaman.
Pues vamos.
gidelim o zaman!
- Estaba enferma. Entonces tenemos que verlo.
Gidelim o zaman. - Tamam.
Entonces vamos.
Gidelim o zaman.
Pues vamos.
- Bay Crusher, gidelim o zaman.
Sr. Crusher, hágalo.
hadi gidelim o zaman.
Entonces vamos.
Hadi Washington parkına gidelim o zaman " dedim.
Vayamos al parque Washington. "
Tamam, gidelim o zaman.
Genial, andando.
Gidelim o zaman.
Vayamos por ese camino entonces
Tamam, gidelim o zaman.
Bueno, vamos a hacer esto.
Gidelim o zaman.
Vamos.
Beraber gidelim o zaman!
¡ Entonces subamos juntos!
Gidelim o zaman, hadi.
Vamos a hacerlo, anda.
- Gidelim o zaman!
- Bien, entonces, ¡ continuemos!
Tamam, hadi gidelim o zaman "tostlarım"
Muy bien. Entonces, vamos ganado.
- Tamam. Sinemaya gidelim o zaman.
Entonces vámonos al cine.
Gidelim o zaman, herhalde.
Bueno... mejor nos vamos, supongo.
- Gidelim o zaman.
- Entonces vamos.
Pekala o zaman bizde üstlerine gidelim.
Podríamos postular a uno de estos idiotas.
O zaman gidelim.
Buenos, entonces, nos vamos.
O zaman gidelim.
Entonces vayamos.
O zaman onu al ve gidelim.
Pues tómelo y salgamos de una vez.
O zaman ayarlayalım ve gidelim.
Iniciémosla y vayamos.
O zaman yatak odasına gidelim. Orada bizi kimse duyamaz.
Bueno, nadie nos puede escuchar en el dormitorio.
O zaman gidelim.
Bueno, vamos entonces.
Pekala, o zaman gidelim.
De acuerdo, Vamos entonces.
- O zaman onu al ve gidelim.
- Entonces coja el cuerpo y vamos.
O zaman gidelim.
Entonces vamos.
O zaman daha rahat bir yere gidelim mi?
Oh. Pues, sugiero que nos retiremos a un lugar más tranquilo.
Kızını kaçırıp, ağzında bununla toplantıya gidelim ve o zaman konuşalım.
Secuestremos a su hija, llevemosla a la cita con esto en su boca, y luego hablaremos.
İyi o zaman, doğru Messad'a gidelim!
Ya está, ¡ iremos a Messad!
O zaman haydi çimenliğe gidelim ve Ed ile Kızılderililerden birinin bilinen bir canlıya ait olmadığını söylediği o ayak izine bir de sen bak.
Fíjate en las huellas que Ed, un indio, dice que pertenecen a algo desconocido.
Hadi o zaman, gidelim.
vamos, adelante.
- O zaman The Pierre'e gidelim.
- Pues vamos as Pierre.
- O zaman, gidelim buradan.
- ¡ Entonces vete!
O zaman mesajlarımı kontrol edeyim, sonra da gidelim.
Escucharé los mensajes y nos iremos.
Tamam, o zaman mesajlarımı kontrol edeyim ve gidelim.
Voy a escuchar los mensajes, y entonces nos iremos.
- O zaman gidelim!
- Más te vale.
O zaman bir sürü insanın olduğu bir yere gidelim.
Entonces vayamos a algún sitio donde haya mucha gente.
O zaman yürüyüşe veya içki içmeye gidelim.
Entonces iremos a pasear o a tomar un trago. Me da igual.
O zaman hadi gidelim!
- ¿ Ah si? ¡ Pues animaté!
Tamam o zaman gidelim.
Bueno, vámonos cariño.
- O zaman hemen gidelim!
Tenemos que irnos enseguida.
O zaman gidelim.
Vamos, entonces.
O zaman polise gidelim.
Esta bien. Entonces vamos donde la policía.
- Hadi o zaman artık ufaktan gidelim.
- De acuerdo, pongámonos en marcha entonces.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]