English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ B ] / Bir itirazın mı var

Bir itirazın mı var translate French

115 parallel translation
Bir itirazın mı var?
Tu y vois à redire?
Benim. - Bir itirazın mı var? - Üstüne alınma.
A moi, pas d'objections?
- Bir itirazın mı var? - Evet!
Ça te déplaît?
- Bir itirazın mı var?
- Tu y vois des objections?
Bir itirazın mı var, Jeff?
Ça t'ennuie vraiment?
- Yanıtlamaya bir itirazın mı var?
- Y a t-il des objections?
Bir itirazın mı var?
Pas d'objections?
Bir itirazın mı var?
Ça te dérange?
Kadeh kaldırıyoruz. Bir itirazın mı var?
- Un problème?
Çünkü onu bekliyordum. Bir itirazın mı var?
Parce que je l'attendais.
Yoksa buna bir itirazın mı var?
Tu n'as rien contre?
Buna bir itirazın mı var?
N'agis jamais sans une parole de moi.
Bir itirazın mı var? Biz silahşor falan değiliz.
On est pas des bandits.
Donumu giymeme bir itirazın mı var?
Je peux enfiler mes caleçons?
- Bir itirazın mı var?
Des objections?
Bir itirazın mı var?
Ça te pose un problème?
Madge, itirazın var mı? Kocanı öyle bir korkutacağım ki bir daha hiçbir kadına bakmayacak.
Je peux effrayer votre mari afin qu'il ne regarde plus les femmes?
- Bir itirazınız mı var?
- Des objections?
- Evet, Adam. Bir itirazın mı var?
Tu as une objection?
Peki senin Bay ve Bayan Sweet'in bu çocuğu evlat edinmelerine bir itirazın var mı?
Avez-vous une objection à ce que les Sweet prennent l'enfant?
Bizden iki kişinin seninle gelmesine bir itirazın var mı?
On te suit si tu permets.
Vincenzo, benimle dışarıda dans etmeye bir itirazın var mı?
Tu veux bien que nous dansions là-bas?
Buna bir itirazın var mı?
Tu n'es pas d'accord?
Bir itirazın var mı?
Cela t'ennuie?
Bir itirazın var mı?
Tu y trouves à redire?
Ne dersin, sabah özgür bir adam olmaya itirazın var mı?
Llewelyn, es-tu contre un homme libre?
Bir itirazınız var mı, Bay Tubal?
Des objections, M. Tubal?
Genç Frankie'nin Balıkçıl'ı Sheerness'e götürmesine bir itirazınız var mı?
Auriez-vous une objection à ce que Frankie emmène le Heron?
Savcılığın bir itirazı var mı?
Le ministère public s'y oppose-t-il?
Bunu almama bir itirazın var mı?
Je peux l'acheter?
Savunmanın, Albay Brady'nin talebine bir itirazı var mı?
La défense a-t-elle une objection à la requête du colonel Brady?
Bir itirazınız var mı, Albay Brady?
Aucune objection?
- Acaba, bir itirazınız mı var, Cantrell?
- Des objections, Cantrell? - Aucune.
Bir itirazın var mı?
Tu es contre?
- Buna bir itirazınız var mı?
Vous le réfutez?
- Buna bir itirazınız var mı?
- Vous le réfutez?
Her hangi bir itirazınız var mı bayan?
Avez-vous une objection, Mlle?
Çok iyi anladığım bir şey var ama. Siz pislik bürokratlar ne zaman doktorların itiraz edeceğinden korksanız "çok gizli" dosyalarını...
Vos bureaucrates abusent du "top secret"
Bir itirazın var mı?
Pas d'objection, je pense.
Beyaz bir adamla aynı odada kalmaya itirazın var mı?
Alors, t'as une objection à partager une chambre avec un Blanc?
Var mı bir itirazın?
Ça ira comme excuse?
Bir itirazın mı var?
Objections?
- Bir itirazınız var mı? - Yok.
Il sera alors trop tard.
- Bir itirazınız var mı çavuş?
- Ça ne vous dérange pas, brigadier?
MacGyver bir itirazın var mı?
Pas d'objections, MacGyver?
İlki Peret, o asıl görevli olacak. Bir itirazınız var mı?
Peret, il va passer principal Objection?
Hapishane müdürünün fikrini sormama bir itirazınız var mı?
Vous opposez-vous à ce que je le demande au directeur?
Başka bir itirazım daha var!
je n'en ai pas fini.
Benim kayıtsızlığımın dışında herhangi bir itirazınız var mı?
avez-vous d'autres objections mise à part ma soi-disant indifférence?
Herhangi bir itirazınız var mı, Bay Tuvok?
Avez-vous des objections, M. Tuvok?
Sizin bir itirazınız var mı?
Une aide serait bienvenue, non?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]