O benim babam değil translate French
140 parallel translation
O benim babam değil ki.
Ce n'est pas mon père.
O benim babam değil.
Ce n'est pas mon père.
O benim babam değil miydi?
N'êtait-ce pas mon père?
- O benim babam değil!
- Ce n'est pas mon père.
Tekrarlıyorum, o benim babam değil.
Je vous répète, il n'est pas mon père.
- O benim babam değil.
C'est pas mon papa!
Baban! O benim babam değil budala!
Pour moi, ce n'est pas un papa, bêta.
O benim babam değil!
Il n'est pas mon père!
O benim babam değil, üvey babam.
Il est mon père adoptif.
O benim babam değil, öyle tanıdık biri işte.
C'est pas mon père
- O benim babam değil ki.
- Ce n'est pas mon père.
İnan bana o benim babam değil.
Je te dis que c'est pas mon père.
Sadece bu değil. Ne olduğunu tam olarak söyleyemem ama o benim babam değil. Biliyorum kulağa delirmişim gibi geliyor, ama bu doğru.
Je n'arrive pas à mettre le doigt sur ce qui cloche, mais je sais que ce n'est pas mon père.
- O benim babam değil!
- Ce n'est pas mon père!
O benim babam değil! Babamı öldürdü.
Ce n'est pas mon père, il l'a tué!
O benim babam değil.
C'est pas mon père.
O benim babam değil ve onunla yalnız gitmeyeceğim.
Ce n'est pas mon père, et je n'irai pas seule avec lui. Je ne...
Çünkü o benim babam değil.
Il n'est donc pas mon père.
- O benim babam değil.
Il n'est pas mon père.
- O benim babam değil.
- C'est pas mon père.
O benim babam değil.
C'est pas mon papa, c'est mon poney.
- Baban ne iş yapıyor demiştin, Michael? - O benim babam değil.
- Ce n'est pas mon père.
İyi dinle, bir kere o benim babam değil.
Déjà, ce n'est pas mon père.
- O benim babam değil!
- C'est pas mon putain de père!
- O benim babam değil.
- Ce n'est pas mon père.
O benim babam değil.
- Ce n'est pas mon père
Yalnız o benim babam değil.
Mais il n'est pas mon père.
O benim babam değil.
Ce n'est pas mon père!
- O benim babam - Sinirli bir adam, değil mi?
Le genre coléreux, n'est-ce pas?
Benim babam değil o.
C'est pas mon père.
- Ve o benim gerçek babam değil.
- Et c'est pas mon vrai père. - C'est un détail, ça.
O benim babam, uşak değil tamam mı.
C'est mon père, pas le majordome.
Bak, o biri sana ne söylediği umrumda değil, benim babam altı yıI önce öldü.
J'ignore ce qu'on vous a dit, mon père est mort depuis six ans.
O senin kocan, benim babam değil.
C'est ton mari mais pas mon père.
- O adam benim babam değil.
- Cet homme n'est pas mon père.
O benim annem değil. Babamın ikinci karısı.
Ce n'est pas ma mêre, mais sa deuxième femme.
Fakat o gerçekte benim babam değil.
Mais c'est pas précisément mon père.
- O benim gerçek babam değil. - Tamam evlat.
C'est pas mon père.
Babam, halının sizde kalmasına izin verdiğini söyledi, ama o benim rahmetli anneme bir hediyem olduğu için, size verme hakkına sahip değil.
Mon père m'a dit qu'il vous avait laissé le tapis, mais j'en avais fait cadeau à ma défunte mère.
O benim babam değil.
C'est pas mon père!
O babam değil. Benim yeğenim.
C'est pas papa, c'est mon neveu.
O benim babam değil!
C'est pas mon père!
O benim babam değil.
Il n'est pas mon père.
Anne, o babamın arkadaşı değil. Benim arkadaşım.
C'est pas un ami de papa, c'est mon ami.
- O benim şirin babam değil.
- C'est pas mon mac.
O benim babam değil.
Je n'ai pas ça.
O babamın metresi değil. Benim sevgilim.
C'est pas sa maîtresse, c'est ma petite amie.
- O benim gerçek babam değil.
- Il n'est pas mon vrai père.
- O, benim babam değil.
- C'est pas mon père.
O artık benim babam değil. Anne, lütfen.
Il n'est plus mon père désormais.
O benim babam öyle değil. Şimdi biliyorum bunu.
- Mon père, c'était pas ça.
o benim 717
o benim kocam 58
o benim arkadaşım 110
o benim babam 72
o benim kuzenim 20
o benim annem 47
o benim kız kardeşim 28
o benim karım 97
o benim en iyi arkadaşım 29
o benim kardeşim 80
o benim kocam 58
o benim arkadaşım 110
o benim babam 72
o benim kuzenim 20
o benim annem 47
o benim kız kardeşim 28
o benim karım 97
o benim en iyi arkadaşım 29
o benim kardeşim 80