Bu çok translate Portuguese
105,463 parallel translation
Bu çok ciddi bir suçlama.
Comandante, é uma ofensa grave.
Bu çok güzel.
Isso é lindo.
- Bu çok güzel.
- Adoro a mudança.
Bu çok doğru.
Podes crer.
- Bu çok hoş. - Bitirmedim.
- Isso foi querido.
Bu çok öfkeli.
Tanta raiva.
Bu çok yüksek belli ki.
Assim é óbvio que é muito alto.
Bu çok şirin.
Que atencioso.
Şok tabancasıyla vuruldum, bu çok havalı.
Levei com um taser. É na boa.
Donna bu çok iyi bir ürün olsa da, bir işadamı olarak sana söylüyorum bu işte bir itibarın yok.
Por muito bom que o produto seja, digo-lhe, de empresário para empresária, que não tem credibilidade para fazer isto.
Bu çok güzel bir fotoğraf.
- Só estou a dizer...
Bu çok saçma.
Quer dizer, é tão parvo.
Bu çok saçma.
É um bocado perturbante.
Bu çok tehlikeli.
É demasiado perigoso.
Bu çok tehlikeli dostum.
É perigoso, meu amigo.
- Bu çok hoşuma gider.
- Gostaria muito.
Bu oda sabahları çok güzel ışık alıyor.
Este quarto tem uma luz tão agradável de manhã.
Ya bu onu dönüştürürse? O da birini ısırıp zinciri devam ettirirse çok geçmeden en büyük pislik biz oluruz.
E se ele se transformar, morder alguém, esse morder outro e, pouco depois, somos os maiores cretinos que há?
Biraz Marcus'tan dolayı ama daha çok karımın yaptığı bu şey biraz tehlikelidir ve genelde birlikte yaparız.
Um pouco o Marcus, mas isto que a minha mulher faz é algo perigoso e costumamos fazê-lo juntos.
Bu çok kötü, çünkü pizza dilimlemek elindeki tek kariyer seçeneğin kalabilir.
- O quê?
Bu kadar ayrıntıya gerek yoktu. Şey, anlatsam çok uzun sürer.
Estou prometendo a você que não vou cobrar por esse caso.
Bu kısım üzerinde çok düşünmemiştim.
Contar a Jessica?
Madem parayı bu kadar çok, hayatı bu kadar az seviyorsun niye en büyük silahı seçmiyorsun?
- Se gostas tanto de dinheiro e tão pouco da vida porque não escolhes a maior?
Bu adam gerçekten çok iyi geldi.
Fogo, este tipo soube que nem ginjas.
Dan bu mala vurduğu için çok şanslı.
O Dan tem muita sorte por lhe poder saltar para cima.
Evet, bu beni rahatlattı ama bazı yönlerden daha çok canımı sıktı.
Sim. É um alívio e, de certa forma, é ainda mais perturbador.
Bu son 24 saatte çok şey için şükreder oldum.
Tenho vindo a valorizar muitas coisas nestas últimas 24 horas.
IQ seviyesi 172'ydi ancak soğuk ve ilgisiz bir babası vardı ve muhtemelen bu adama benziyordu. Genç Dr. Wolf çok geçmeden dâhiler için özel bir okula gönderilecekti.
Com um QI de 172, mas um pai frio e distante, que poderia ser parecido com este homem, a jovem Dra. Wolf seria enviada para uma escola especial para génios.
Mountain Dew içtim, bu stok video sitesini buldum, çok fazla arkadaşım da yok, ve işte sonuç.
Bebi uns refrigerantes, encontrei filmagens, não tenho lá muitos amigos e cá estamos.
Onun yerine bu işle uğraştığımız için çok mutluyum.
Ainda bem que preferimos fazer isto.
Çok uzun zamandır bununla yaşıyorsun Harvey'e de başta bu yüzden izin verdin.
Vives com isto há tanto tempo. Foi por isso que autorizaste o Harvey a avançar.
Louis duyarsızmışım gibi düşünme ama bu benim için çok önemli.
Louis, não quero parecer insensível, mas isto é incrivelmente importante para mim.
Gerçekten bu kadar çok mu, bir çocuk istiyorsun?
Quero que o dador seja alguém que conheço.
Unutmayın, bu dünyada en zor ve en çok işi yapan Tanrı'dır, sizin için çalışır, o sizinle ve sizin içinizdedir.
Lembre-se, é Deus quem mais se esforça E trabalha neste mundo, E ele vai trabalhar para você
Kış bu yıl çok geç geldi.
O Inverno está a chegar tão tarde este ano.
Hayır, sadece çok yakınsınız ve ikiniz de... çok çekicisiniz. Ve tecrübelerime göre bu bazen yaşanır.
Não, é só porque vocês são muito próximas e são as duas muito atraentes e, pela minha experiência, essas coisas às vezes acontecem.
Komutan bu ziyareti ayarlamak için çok uğraştı.
O Comandante trabalhou duramente para organizar esta visita.
Bu yüzden ülkelerimiz arasında... iletişim kurmaktan çok memnunum.
Por isso estou tão satisfeito por estabelecer diálogo entre os nossos países.
Bu iş çok boktan.
Isto é bastante doentio.
Bu yolculuk çok ani oldu.
Esta foi uma viagem de última hora.
İş arkadaşım Bayan Sacker bu tarz konularda olaya çok sığ yaklaşır.
A minha colega... a Ms. Sacker. Ela encara tudo de forma muito linear.
Beni kovdular bu da çok acıttı.
Expulsaram-me e doeu.
Neden bu kadar çok performans raporu var?
Porque há tantos relatórios de desempenho?
Belki bu kadar çok performans raporu olmasının nedeni onları kendisinin yazmasıdır.
Talvez haja tantos relatórios de desempenho porque ele é que os escreve.
Bu üniformalar çok kaşındırıyor.
Estes uniformes fazem tanta comichão.
Finallerin ve Todd'dan ayrılmanın stresiyle daha çok içmeye başladığını fark etmiştim ama bu kadar kötüleştiğini bilmiyordum.
Reparei que bebia cada vez mais, por causa dos exames e por ter acabado com o Todd, mas não sabia que tinha piorado tanto.
Bu hikayeye çok üzülüyorum çünkü potansiyeli çok yüksekti.
Para mim, é uma história muito triste porque ele tinha muito potencial.
Bu gözüm taze limondan çok iyi anlar ve daima en ekşi posanın, en sert kabuklardan çıktığını düşünmüşümdür.
Tenho olho para ver as que estão maduras e sempre achei que a polpa mais gostosa vem das que têm a casca mais dura.
Bu da çok normal.
- O que também é normal.
Bu ifade, zaman zaman en iyi fikirlerin bile çok geç aklınıza geleceği anlamına gelir, Baudelairelara yardım edebilmek için çok ama çok geç kaldığımız gibi.
A expressão quer apenas dizer que, por vezes, até o melhor dos planos chegará quando é demasiado tarde, tal como todos nós já vamos muito tarde para ajudarmos os Baudelaire.
Neden başkanlarla ilgili bu kadar çok şey biliyorsun?
Porque é que sabes tanto sobre os presidentes?
bu çok güzel 567
bu çok iyi 411
bu çok üzücü 63
bu çok zor 90
bu çok iyiydi 76
bu çok iyi olur 37
bu çok heyecan verici 50
bu çok hoş 216
bu çok korkunç 105
bu çok fazla 165
bu çok iyi 411
bu çok üzücü 63
bu çok zor 90
bu çok iyiydi 76
bu çok iyi olur 37
bu çok heyecan verici 50
bu çok hoş 216
bu çok korkunç 105
bu çok fazla 165
bu çok doğal 48
bu çok doğru 46
bu çok ilginç 132
bu çok güzeldi 52
bu çok para 46
bu çok kötü oldu 29
bu çok eğlenceli 50
bu çok komik 209
bu çok saçma 642
bu çok kötü 494
bu çok doğru 46
bu çok ilginç 132
bu çok güzeldi 52
bu çok para 46
bu çok kötü oldu 29
bu çok eğlenceli 50
bu çok komik 209
bu çok saçma 642
bu çok kötü 494
bu çok önemli 351
bu çok iğrenç 62
bu çok kolay 78
bu çok tehlikeli 167
bu çok tuhaf 143
bu çok basit 58
bu çok gülünç 58
bu çok garip 190
bu çok aptalca 126
bu çok komikti 16
bu çok iğrenç 62
bu çok kolay 78
bu çok tehlikeli 167
bu çok tuhaf 143
bu çok basit 58
bu çok gülünç 58
bu çok garip 190
bu çok aptalca 126
bu çok komikti 16