Bu çok tuhaf translate Portuguese
1,017 parallel translation
- Bu çok tuhaf.
- É esquisito.
Bu çok tuhaf.
Que engraçado.
Biliyor musun bu çok tuhaf. Kadınlar beni genelde kocalarından kurtulmak için tutarlar.
Normalmente contractam-me para livrarem-se dos seus maridos.
- Bu çok tuhaf bir soru.
- Então Sra. Lord... - Uma pergunta indiscreta.
Jim Yaşlı Fırtına'ya binmedi mi dedin? Bu çok tuhaf.
Disse que Jim não quis montar o Trovão?
Bu çok tuhaf. Daha önce seni hiç ağlarken görmemiştim.
Que estranho... nunca te tinha visto chorar.
Bu çok tuhaf ilişkinin tam olarak ne olduğunu kelimelere dökmek zor.
É difícil escrever o que tem sido a soma total dessa muito estranha... E rara relação.
Hay Allah, bu çok tuhaf.
É estranho.
Biliyorum, bu çok tuhaf, Tom.
Sabe, é estranho, Tom.
Bu çok tuhaf.
Mas que estranho.
Bu çok tuhaf değil mi?
Já ouviste coisa parecida?
Bu çok tuhaf.
Isto é ridículo.
Bu çok tuhaf.
- Deveras?
- Bu çok tuhaf.
É estranho...
Bu çok tuhaf.
Isso é tão estranho.
Bu çok tuhaf.
Que estranho.
Bu çok tuhaf. Onları sadece sen gördün.
Que estranho.
Bu çok tuhaf bir durum.
Isto é uma maluqueira.
Bu çok tuhaf.
Sabes, é estranho...
Bu çok tuhaf bir durum.
É muito estranho.
Bu çok tuhaf, çok!
Isto é muito estranho.
Bu çok tuhaf Ruben.
Que estranho, é muito estranho.
Bu çok tuhaf.
É estrano.
Biliyor musun, bu çok tuhaf.
Sabes? É curioso.
Bu çok tuhaf, Kaptan.
Que curioso, Capitao.
Bu çok tuhaf çünkü gerçekten size zarar vermek isteseydim "Siktirme" demeliydim.
É estranho, porque se eu quisesse ofender-vos, diria "desfodam-se."
Bu doğru ve bu çok tuhaf.
É estranho.
Gerçekten bu çok tuhaf.
É mesmo esquisito.
# Hayatımın bu çok tuhaf kısmını da yazmaya başladım... #... okuyup öğreneceksiniz, size söz veriyorum.
Também comecei esta estranha história da minha vida, a qual lerão e decifrarão, prometo.
Bak, bu çok tuhaf.
Isto é muito estranho.
Eğer doğruysa, bu çok tuhaf.
Isso é muito estranho se for verdade.
Yessum, bu çok tuhaf bir madde.
Sim senhora, este material é muito estranho.
Bu sözleri senden duymak çok tuhaf.
É engraçado ouvir isso de si.
Biliyor musun, Samson,.. ... bu seste çok tuhaf bir şeyler vardı.
Sabes, Sansão, havia qualquer coisa estranha naquela voz.
Bu yüzden buraya gelmeni çok tuhaf buldum.
Por isso sua visita é tão inquietante.
Çok tuhaf ama bu sabah uyandığımda...
É algo estranho na verdade, mas quando eu acordei esta manhã...
Ne tuhaf bir kaderdir ki, bu genç kadınınki.. .. kendisini pek çok şeyden yoksun etmiştir,.. .. ama hayattaki küçük şeylerin çekiciliğine karşı her zaman duyarlı olmuştur.
Estranho destino, o desta jovem espoliada de simesma mas tão sensívelao encanto dis - çreto dos pequenos nadas da vida.
Zaten taşın bu kadar kişiliksiz işlenmesi çok tuhaf.
Por acaso, é muito curioso vermos a pedra tratada de uma forma tão frouxa.
Bu İtalyanlar çok tuhaf! Önce kovalıyorlar sonra kaçıyorlar.
Estes italianos são estranhos!
Tuhaf şeyler oluyor, o kadın geldiğinden beri... bu evde çok tuhaf bir şeyler oluyor.
Ha algo estranho, muito estranho, no comportando de todos desde que ela chegou.
- Bu Fransız oteIIeri de çok tuhaf oIuyor.
Depressa, volte para dentro.
Bu insanlar çok tuhaf yaratıklar.
São criaturas estranhas, os humanos.
Bu ekip pek çok yere gitti ve pek çok tuhaf olaya tanık oldu.
A tripulação esteve em muitas partes e viu muitas coisas estranhas.
Bu bana çok tuhaf geliyor.
Acho estranhíssimo.
Bu çok tuhaf.
- Há algo de errado.
Birden çok kişi de şaşırarak... sabahın 4'ünde, bu otobanda... çorapsız bir şekilde... ayaklarına bir çift boş ayakkabı kutusu geçirmiş... tuhaf bir iş adamı gördüklerini... iddia ediyorlar.
Mais de um observador alega ter visto o caprichoso magnata às 4 horas da manhã a passear nesta estrada sem meias e vestindo, no lugar de sapatos, um par de caixas de lenço de papel, vazias.
Bu adamın çok tuhaf olduğunu anlamıştım zaten.
Ouviste isso, sempre soube que esse tipo era estranho.
- Bu gerçekten çok tuhaf!
- Isto é mesmo estranho.
Bu çok tuhaf.
É estranho.
Ben, Tiberius Claudius Drusus Nero Germanicus tüm unvanlarımla başınızı ağrıtmayayım, falan feşmekan işte bir zamanlar, ki çok önce de değil arkadaşlarım ve akrabalarım tarafından Ebleh Claudius, Şu Aptal Claudius ya da Pepe Claudius olarak tanınan ben, şu an hayatımın bu tuhaf öyküsünü yazmaya hazırlanıyorum.
Eu, Tibério Claudio Druso Nero Germânico
Ayrıca bu sabah da çok tuhaf şeylerden bahsetmişti.
E também devido a umas estranhas palavras que proferira esta manhã.
bu çok güzel 567
bu çok iyi 411
bu çok üzücü 63
bu çok zor 90
bu çok 150
bu çok iyiydi 76
bu çok iyi olur 37
bu çok heyecan verici 50
bu çok hoş 216
bu çok korkunç 105
bu çok iyi 411
bu çok üzücü 63
bu çok zor 90
bu çok 150
bu çok iyiydi 76
bu çok iyi olur 37
bu çok heyecan verici 50
bu çok hoş 216
bu çok korkunç 105
bu çok fazla 165
bu çok doğal 48
bu çok doğru 46
bu çok ilginç 132
bu çok güzeldi 52
bu çok para 46
bu çok kötü oldu 29
bu çok eğlenceli 50
bu çok komik 209
bu çok saçma 642
bu çok doğal 48
bu çok doğru 46
bu çok ilginç 132
bu çok güzeldi 52
bu çok para 46
bu çok kötü oldu 29
bu çok eğlenceli 50
bu çok komik 209
bu çok saçma 642
bu çok kötü 494
bu çok önemli 351
bu çok iğrenç 62
bu çok kolay 78
bu çok tehlikeli 167
bu çok basit 58
bu çok gülünç 58
bu çok garip 190
bu çok aptalca 126
bu çok komikti 16
bu çok önemli 351
bu çok iğrenç 62
bu çok kolay 78
bu çok tehlikeli 167
bu çok basit 58
bu çok gülünç 58
bu çok garip 190
bu çok aptalca 126
bu çok komikti 16