English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ S ] / Seninle konuşmak istemiyorum

Seninle konuşmak istemiyorum translate Russian

197 parallel translation
Seninle konuşmak istemiyorum.
Не хочу говорить...
Seninle konuşmak istemiyorum.
Я не хочу с тобой говорить
Beni polise götür, artık seninle konuşmak istemiyorum.
- Поехали в полицию, я не хочу больше с вами говорить. - Погоди, погоди немного.
Aslında 16 bardak kahve istiyorum. Ve seninle konuşmak istemiyorum.
И вообще, я хочу 16 чашек кофе.
Seninle konuşmak istemiyorum, seni görmek istemiyorum, seni tanımak istemiyorum.
Я не хочу с тобой говорить, гулять с тобой. И я видеть тебя не желаю, и знать не хочу!
Artık seninle konuşmak istemiyorum.
Больше не хочу с тобой говорить.
Seninle konuşmak istemiyorum.
Я не хочу с тобой общаться.
- Seninle konuşmak istemiyorum.
- Я не разговариваю с тобой.
- Bunu seninle konuşmak istemiyorum.
- Я не хочу это обсуждать.
Seninle konuşmak istemiyorum.
Я не хочу говорить с тобой.
Artık seninle konuşmak istemiyorum.
Я больше не хочу с тобой разговаривать.
Artık seninle konuşmak istemiyorum.
Я не хочу больше с вами разговаривать.
Valeria. - Seninle konuşmak istemiyorum.
Валерия... мне не о чем говорить с тобой.
Öyle mi? Ben seninle konuşmak istemiyorum, Wayne.
Я не хочу с тобой разговаривать.
Monica "Özellikle de seninle konuşmak istemiyorum" derken ne demek istedi?
Что Моника имела в виду? Когда сказала, что не хочет говорить, тем более со мной.
- Seninle konuşmak istemiyorum. Ben de seninle konuşmak istemiyorum ama bağlamamız gereken konular var.
- Мне на самом деле тоже не хочется разговаривать с тобой,... но нам тут нужно свести концы с концами.
Seninle konuşmak istemiyorum.
Я не хочу разговаривать с тобой.
Ama ben seninle konuşmak istemiyorum!
А я не хочу говорить с тобой.
- Seninle konuşmak istemiyorum.
Я не хочу с тобой разговаривать!
Seninle konuşmak istemiyorum!
Оставь меня в покое, я с тобой не разговариваю. Иди сюда.
Sadece artık seninle konuşmak istemiyorum.
Мне даже не хочется с тобой разговаривать.
Bu konuyu seninle konuşmak istemiyorum.
Слушай, ты не тот человек, с которым я бы хотел говорить об этом.
Seninle konuşmak istemiyorum.
Не хочу с тобой разговаривать.
Seninle konuşmak istemiyorum.
Говори со мной.
Şimdi köpeği dolaştırır mısın? Artık seninle konuşmak istemiyorum.
Ты бы не мог сейчас пойти погулять с собакой?
- Seninle konuşmak istemiyorum!
Я не хочу с тобой разговаривать, дура.
- Seninle konuşmak istemiyorum!
- Не хочу говорить! С тобой не хочу!
Seninle konuşmak istemiyorum, lütfen git.
Я не хочу с тобой говорить, поэтому, пожалуйста, уйди.
Ben... Ben seninle konuşmak istemiyorum.
Я не... я не хочу с тобой разговаривать.
Bak, işte bu yüzden seninle konuşmak istemiyorum, adamım.
Вот видишь? Поэтому я и не хочу с тобой разговаривать.
Seninle konuşmak istemiyorum.
Я не хочу с тобой разговаривать.
- Hayır! Seninle konuşmak istemiyorum.
Я не хочу говорить с тобой!
Monk şu anda seninle konuşmak istemiyorum.
О, Монк, я не хочу сейчас с вами говорить.
Defol. Seninle konuşmak istemiyorum.
Не хочу с тобой разговаривать.
Seninle Tom hakkında konuşmak istemiyorum.
Я не хочу говорить о нём с тобой.
Seninle bir daha konuşmak istemiyorum.
Слышать тебя больше не желаю!
Seninle konuşmak bile istemiyorum.
Я даже не хочу разговаривать.
Sonunda ona "Scott, seninle bir daha asla konuşmak istemiyorum." dedim.
Наконец я сказала : "Скотт, я больше никогда, никогда не хочу с тобой разговаривать".
Artık seninle konuşmak istemiyorum.
Пошел!
Bunu seninle ya da bir başkasıyla konuşmak istemiyorum.
Я не хочу это обсуждать с тобой или с кем бы это ни было.
Seninle konuşmak istemiyorum.
- Я не хочу.
Seninle konuşmak istemiyorum.
- Я не буду с тобой говорить.
Seninle bir daha konuşmak istemiyorum!
Ненавижу тебя, видеть тебя не хочу!
Ben seninle konuşmak istemiyorum Cindy
- Рей, это Синди.
Aslına bakarsan şu anda seninle konuşmak falan istemiyorum.
Сейчас я вообще не хочу ни о чём с тобой говорить.
Bir daha seni görmek, seninle konuşmak, aynı odada oturmak istemiyorum.
И я не хочу видеть тебя... говорить с тобой или быть в одной комнате больше никогда в жизни.
Kendiminkiyle ilgili konuşmak istemiyorum. Özellikle de seninle.
Я выслушал столько чужих тайн, что свою сохранить не могу.
"Seninle bir daha konuşmak istemiyorum, git başımdan."
Или "Я не желаю с Вами разговаривать. Ступайте прочь".
Seninle konuşmak istemiyorum.
Можно с тобой поговорить?
Seninle konuşmak istemiyorum!
Не хочу!
Seninle bunu konuşmak istemiyorum. İşler kötü galiba.
Я не хочу говорить с тобой об этом.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]