English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ Î ] / Îçeri

Îçeri translate Russian

33,155 parallel translation
Tanıkların ifadesine göre duvarı kırıp içeri daldıktan sonra, tekrar sokağa çıkmadan önce beş dakika kadar içeride kalmış.in.
Свидетели утверждают, что после того, как машина проломила стену, она пробыла там 5 минут, прежде чем снова вернулась на улицу.
Yani bu kuş bir inşaat alanından buldozeri çalıyor, üzerinde modifiye yapıp aracı kurşun geçirmez bir canavara dönüştürüyor, mahzenin açık olduğuna emin olduğu iş saatleri sırasında da kulübün duvarını yıkarak içeri dalıyor.
Значит, чувак угоняет бульдозер, обеспечивает ему пуленепробиваемость, сносит стену в рабочее время, когда подвал точно будет открыт.
Adamımız da içeri girip en az yarım milyon dolar değerindeki silahları alıp kaçıyor.
Парень заходит, берёт железа на полмиллиона и уходит.
Bir saniye içeri girebilir miyim?
Могу я войти?
tamam. durum böyle olsa da, hiç kimsenin içeri girmesine izin verecek değilim.
Но даже в таком случае я не позволю никому туда пройти.
Yanımda bulunan şahıs, Marvin, mahkemenin kontrolünü ele geçirdi ve bizi içeri davet etti.
Человек рядом со мной, Марвин, взял зал под контроль, но позволил нам пройти.
İçeri girip onu almama izin ver.
Позвольте зайти и забрать его.
İçeri dalmamız lazım.
Надо взламывать.
Selam, içeri gel, içeri gel. İyi misin?
Заходи, заходи, ты в порядке?
Cole şahsı içeri aldı belki de birbirlerini tanıyorlardı ve bir sebepten işler çığırından çıktı.
Коул впустил человека, так что может быть они знали друг друга, и по какой-то причине всё приняло нехороший оборот.
İçeri gir.
Входи.
On yıl önce, güneş patlamasını seyretmem için içeri gizlice girmeme yardım etmişti.
Десять лет назад он помог мне соотнести время взлома с солнечной вспышкой.
İçeri girene kadar keseyi çıkarmıyorsun. Ve bu sefer farklı bir yoldan geldik.
Ты никогда не снимал мешок, пока мы не входили внутрь, и в этот раз мы поехали другим путем.
- İçeri bakmamız lazım hanımefendi.
Нам нужно осмотреть дом, мэм. – Можно узнать зачем?
Arama yapmadan içeri girmene izin veremeyiz.
Без сканирования мы вас не пустим.
Bu yangınla hastane protokolünü devreye sokup içeri girmelerini neden zorlaştırsınlar ki?
Зачем устраивать пожар? Он только запустит протокол, усложняющий доступ внутрь. - Реддингтон.
İçeri girip...
Нам должны разрешить...
- İçeri girmeme izin verin. Ben de içeriyi çabucak kolaçan edeyim ki bu iyi insanlara görülecek bir şey olmadığını söyleyelim. Herkes evine gitsin.
- Послушайте, почему бы вам не позволить мне войти, чтобы я осмотрелся, и сказал всем этим прекрасным людям, что здесь никого нет, и все могут идти по домам.
Yiyeceklerin bir gece önce içeri zorla giren birisi tarafından zehirlendiğini söylediniz, değil mi?
Вы говорите, что еда была отравлена когда кто-то проник накануне ночью?
Merak etmeyin. İçeri girip çıkacağız.
- Мы быстро.
Benny Arcaro adlı bir eroin satıcısı,... devriyedeki ilk günümde ikimiz onu içeri tıkmıştık.
Ж : Торговец героином Бенни Аркаро, которого мы с тобой посадили в 2008 в мой первый патруль.
Biri içeri zorla girmiş ve onu içeride beklemiş.
Ж : Кто-то взломал дверь и ожидал его внутри.
O içeri girdiği sırada, tetikçi pencereden kaçmış.
Ж : Когда менеджер зашел в комнату, стрелявший уже скрылся через окно.
İçeri girer girmez kendine bir siper bul tamam mı?
Как только ты зайдешь, ищи укрытие, ясно?
İçeri gelip hiçbir dayanağın yokken nasıl konuşabilirsin?
М : Ты приходишь, такое говоришь, и никаких доказательств?
Satch içeri girerken vurman gerekmiyor.
М : Сэтч, ты знаешь, тебе не надо стучать.
Kapısından içeri kampanyalar attım.
Я клал ему листовки Анонимных алкоголиков под дверь
Deli gibi koş, içeri gir, kapıyı kilitle sonra da 911'i ara.
Вы быстро бежите, садитесь в машину, закрываете все двери и вызываете 911
İçeri gel.
Ж : Заходите.
Ben tutuklanmış ve içeri atılacakken, bir Amerikan edebiyatı için daha vaktimiz var.
А пока меня оформляют и везут в участок, у нас есть время, для еще одного произведения классической литературы.
Eğer Chopper'a o bantlardan birini bulabilirsek, onu içeri sokabiliriz.
Добудем такой, Чоппер сможет попасть внутрь.
Sakın tekrar içeri girme.
Будь здесь.
İkincisi tam sırtından girip, onu pencereden içeri sokmuş.
Вторая - в спину и отправила его сквозь окно.
Pencerenizden içeri giren aynı Damien Novak.
Тот самый Демиан Новак, который выпал из вашего окна.
- İçeri girin. Olabildiğince çabuk geldim.
Я приехал, как только смог.
Buradan içeri sokacaksın. Düzgün bir şekilde gittiğinden emin ol.
Просто вставляешь сюда и следишь, чтобы ровно зашло.
Al beni içeri!
Впусти меня!
Kediler de bu sayede içeri giriyor.
В него и пробираются кошки.
Tek yapman gereken kapıyı açmak ve beni içeri almak.
Тебе нужно просто открыть дверь и впустить меня.
İçeri girince ayrılacağız.
Как только мы окажемся внутри, нас разделят.
Park ettikten sonra içeri gelin.
Как закончите, заходите в дом.
Onları içeri alın.
Впустите их!
- İçeri girdiği zaman, sadece selam verin ve dediklerimi yapın.
Когда он войдёт, соглашайтесь и подыгрывайте.
Ama içeri herkesi sokmayalım derim.
Но лучше не брать с собой всех.
- Melissa, içeri geliyoruz, tamam mı?
Эй, Мелисса, слушай, мы... мы сейчас зайдём внутрь, хорошо?
İçeri giremezsiniz!
Вам туда нельзя!
Lütfen içeri buyurun.
Проходите.
- İçeri yolla.
Пусть войдет.
- Neyse, içeri gel. Yemek hazır.
Ладно, заходи, ужин готов.
İnsanlara Kütüphaneci olduğumuzu söyledik, onlar da bizi içeri aldılar.
Мы говорим людям что мы Библиотекари и они впускают нас.
O zaman neden içeri girdikleri arabayı kullanmıyorlardı?
Почему они не использовали машину, на которой приехали?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]