English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ B ] / Ben senin karınım

Ben senin karınım Çeviri İngilizce

363 parallel translation
Burası Cortland ve ben senin karınım.
It's Cortland, Peter Cortland, and I'm your wife!
Barnaby, ben senin karınım.
Barnaby, I'm your wife.
- Çünkü ben senin karınım.
Because I am your wife.
Ben senin karınım!
I am your wife,
Ben senin karınım.
I'm your wife.
Ben senin karınım.
I am your wife.
Kang, ben senin karınım.
Kang, I am your wife.
Ama ben senin karınım.
But I'm your wife.
- Ben senin karınım.
I'm your wife.
Sen istesen de istemesen de ben senin karınım ya da kızkardeşin, dostun, neyin olmamı istersen.
Whether you want it or not, I am yourwife. Or else your sister, yourfriend. Everything you'd want.
Ben senin karınım!
I'm your wife!
Ben senin karınım be!
I'm your wife, damn it.
Ben senin karınım. 6 aydır senden hiçbir haber alamadım.
I'm your wife I've had no news of you for 6 months.
Ben senin karınım!
I'm your wife.
Üstelik ben senin karınım
And I'm your wife.
- Niçin? Çünkü ben senin karınım, işte bu yüzden!
because I'm your wife, that's why!
Yapma ama Al, ben senin karınım.
Come on, Al. I'm your wife.
Ben senin karınım.
I'm your wife. I am.
- Ben senin karınım, yargıcın değil.
- I'm your wife, not your judge.
Ben senin esirinim, fakat asla senin karın olmayacağım!
I am your captive, but I shall never be your wife!
Ben, kadınların bağlılık konusunda hayal kurmak ya da bu eksiklikten dolayı rahatsızlık duymak için çok yaşlı bir adamım ama senin entrikalarının, benim planlarımla karışmaya başladığında bu farklı bir şeydir.
I'm too old a man to have any illusions about the constancy of women, or to be seriously disturbed by the lack of it but when your intrigues start interfering with my plans that's something else again.
- Ben senin karın değilim.
- I'm not your little wife.
Sen benim karımsın, Ben senin kocanım.
You're my wife, I'm your husband.
Ben senin karın mı?
Me, your wife?
Onu öldürmek... ve senin karın, ve sonra ben.
Kill her... and I'm your wife, there and then.
- çünkü ben senin karın olmak için yeterli değilim!
I'm just your wife, and that's not enough for me!
Ve ben de senin karınım. Onun kız kardeşi.
And I am your wife, his sister.
Ben senin karın ve Kraliçenim.
I'm your wife and your Queen.
- Ben senin karın değilim.
- I'm not your wife.
- Senin adın, Socha mı? - Doğru, Socha... Ben onun karısıyım.
- That's right, Socha... and I'm his wife.
Gerçek bir polis'sen bu karıyı onu arayanlara bırakalım ben de senin bu özgür davranışlarını unutayım.
If you're really a cop let's turn this clit into the people who are looking for her and I'll forget the liberties you've been taking.
senin karışmaya hakkın yok bak, ben senin kuzeninim.
You have no right to interfere. Look, I'm your cousin.
Ben senin Polonyalı karınım.
I'm your Polak wife.
Ben çok paralı, hakiki bir kontesim. Senin karın ise bir çöp kutusu.
I'm a genuine countess with a Iot of dough... and if that's your wife, she's a tub of guts.
Sen, çok yakında karım olacaksın. Bundan dolayı ben, şimdilik senin bu küstahlığını affediyorum.
You will become my wife soon... so I will forgive your impudence, for now.
Ben cadı değil, senin karınım.
Get back, witch! I'm not a witch, I'm your wife!
Burası senin evin, ben de karınım.
It's your home. I'm your wife.
- Ben louise Burnham Wilson. Dünyanın en umutsuz, en zayıf ve en egoist alkoliğinin karısıyım. - Yıllardır bu hapishanede senin gibi bir ayyaşa gardiyanlık yapıyorum!
I'm Lois burnham Wilson, the wife of a helpless, hopeless, drunken sot, a selfish, sick alcoholic who's kept me imprisoned in this dismal sanitarium for more years than I care to remember.
O senin karın ben de sevgilinmiş gibi yapalım!
Let's pretend she's your wife and I'm your lover!
Bilmem ki, ben senin karın değilim
I don't know, cause I'm not your wife
Senin günah çıkarıcın değilim ben!
I'm not your confessor!
Senin o koca çeneli çenesini tutamayan karın yüzünden evimden dışarı atılan ben oldum!
Now I'm thrown out of my house because of your silly, no-keepin'- a secret, married-to-a-blabbermouth wife!
Ben senin karın değilim. Evet.
I'm not your wife!
Ben senin karın olacağım ve seni tanımak istiyorum.
I'm gonna be your wife and I wanna get to know you.
Ben de senin lanet olası karın değilim.
- Well, I'm not your fucking wife!
Ben senin eşyalarını karıştırmıyorum. Ben bir şey yapmadım.
I don't rummage through your stuff.
Ben senin etin tırnağınım, senin karınım.
I'm your flesh, your wife.
Ben arkadaşın değil, senin karınım.
I'm not company. I'm your wife. Ex-wife.
Bak, ben senin karın değilim, evlenmemize daha bir kaç gün var.
Look, I'm not your wife. There are still a few days left for our wedding.
- Şimdi emrinde, hayatta kalmalarını sağlamak zorunda olduğun bir avuç çaylak var ve bir tanesinin kaybına bile senin ödlekliğinin neden olduğunu anlayacak olursam beynine kurşunu, ben kendim sıkarım.
You got a glob of greenies lookin at you to keep'em alive, and if i find out that one of them answers the last muster cause of your yellow streak, I will personally put a bullet in your brain.
ben senin kızınım karın değil.
I'm your daughter not your wife.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]