English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ S ] / Seninle bir anlaşma yapacağım

Seninle bir anlaşma yapacağım Çeviri İspanyolca

82 parallel translation
Seninle bir anlaşma yapacağım, Martin.
Haré un trato contigo.
Pekala, seninle bir anlaşma yapacağım.
Muy bien. Haré un trato con usted.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Haremos un trato.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Bájame! Haré un trato contigo.
- Tekne işini kardeşin halletti. - Tamam, seninle bir anlaşma yapacağım.
- El barco es de tu hermano.
Şerif, Seninle bir anlaşma yapacağım.
Sheriff, le hago una propuesta.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Estoy dispuesto a hacer un trato.
Tamam, seninle bir anlaşma yapacağım.
De acuerdo, hagamos un trato.
Seninle bir anlaşma yapacağım Max.
Haré un trato con usted, Max.
Bak... Seninle bir anlaşma yapacağım, tamam mı?
Oye... haré un trato contigo, ¿ de acuerdo?
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Haré un trato contigo.
Ama acelemiz olduğu için seninle bir anlaşma yapacağım.
¿ Entiendes? Pero como tenemos prisa, haremos un trato.
Seninle bir anlaşma yapacağım
Hagamos un trato.
Seninle bir anlaşma yapacağım. Eğer bu gece aşağı iner ve işini yaparsan, sana söz veriyorum, yarın tüm şehirdeki en iyi piyanoyu alacağım.
Te haré un trato, si bajas al torneo y haces tu trabajo, te prometo que mañana te compro el piano más bonito de toda la maldita ciudad.
Pekâlâ akıllım, seninle bir anlaşma yapacağım.
Bueno, sabelotodo, te propongo un trato.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Le propongo un trato :
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Haré un pacto contigo.
Bak, tatlım, seninle bir anlaşma yapacağım.
Mira cariño, hagamos un trato.
Peki ya şuna ne dersin, seninle bir anlaşma yapacağım.
Haremos un trato...
- Jim, seninle bir anlaşma yapacağım.
- Jim, hagamos un trato.
Seninle bir anlaşma yapacağım. Senden para almam sen de benden almazsan.
Haré un trato contigo No te cobraré si tú no me cobras a mí
Tüm bu akşamı raydan çıkartmak yerine, Seninle bir anlaşma yapacağım, tamam mı?
En lugar de pasar toda la noche comportándonos como idiotas, voy a hacer un trato contigo, ¿ ok?
Ve Light, söz verdiğim gibi seninle bir anlaşma yapacağım. Bu da 7-24 benimle birlikte soruşturmaya devam edeceğin anlamına geliyor.
trabajando en el caso.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
- Te ofreceré un trato.
Sadece konuşacağız. Seninle bir anlaşma yapacağım, Stephen.
Sólo estamos charlando Hagamos un trato, Stephen.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Te propongo un trato.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Haré un trato contigo
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Te haré un trato.
O zaman seninle bir anlaşma yapacağım.
Entonces trataré contigo
Yakında seninle bir anlaşma yapacağım.
Pronto formalizaremos un pacto.
Bu yüzden, seninle bir anlaşma yapacağım.
Así que te voy a proponer un trato.
Seninle bir anlaşma yapacağım Walt.
Te ofrezco un trato, Walt.
Bak ne diyeceğim. Seninle bir anlaşma yapacağım.
Te diré algo.
Pekâlâ, seninle bir anlaşma yapacağım.
De acuerdo, Haremos un trato.
Pekala, seninle bir anlaşma yapacağım.
Está bien, voy a hacer un trato con usted.
Sen o kadar cesur bir kız... ve Billy de burada öyle bir... bir zırlak küçük sürtük olduğuna göre seninle bir anlaşma yapacağım.
Ya que eres una muchacha tan valiente... y Billy aquí se la pasa lloriqueando, voy a hacer un trato contigo.
Seninle bir anlaşma yapacağım. Kazanan kızı alır.
El ganador de queda con la chica.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Te voy a proponer un trato.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Voy a hacer un trato.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Una ganga.
Seninle bir anlaşma yapacağım, Marvin.
Hagamos una cosa.
Seninle ufak bir anlaşma yapacağım, Clark.. Metropolis'te kalmanın sana biraz mantık kazandırdığına güveniyorum.
Haré un pequeño trato contigo, Clark, confiando en que tu estadía en Metrópolis te haya brindado algo de sensatez.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Vamos a hacer un trato.
Seninle küçük bir anlaşma yapacağım, tamam mı?
Te haré un pequeño trato, ¿ sí?
Nuridumun kalanının nerede olduğunu ve ne yapacağını söyle seninle bir anlaşma yapalım.
Díganos dónde está el resto del Nuridium... qué intentan hacer con él. y le conseguiremos un trato. Ajá.
Pekala, tamam, seninle bir anlaşma yapacağız, tamam mı?
De acuerdo, sabes, haremos un trato, ¿ de acuerdo?
Pekala, seninle bir anlaşma yapacağım.
Muy bien, haremos un trato.
Anlatacağım, Cal. Seninle bir anlaşma yapacağız.
- Mira, voy a hacer un trato contigo.
O zaman seninle çok daha iyi bir anlaşma yapacağım.
Bueno... te haré un trato aún mejor.
Yani seninle bir anlaşma yapacağım.
Así que voy a hacer un trato.
Beni salıvermeniz için adamlarımın seninle bir anlaşma falan yapacağını sanıyorsan çıldırmış olmalısın.
crees que mi gente va a pagar algún tipo de rescate por mí. Estás loco.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]