English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Bana bak

Bana bak Çeviri Fransızca

18,615 parallel translation
Bana bak!
Regarde-moi!
Bana bak.
Regarde-moi.
Charlie bana bak!
Charlie, regarde-moi.
Bana bak!
Regardez-moi!
- Gözler burada. Bana bak.
- Je te vois pas.
Bana bak, Shondeep!
Shonedeep!
Bana bak, durup bunu düşünmen gerek. Tamam mı?
Attends, essaie de réfléchir un peu, d'accord?
Hey bana bak.
Regarde-moi.
Karşı koyma. Hey, bana bak.
Laisse-toi faire et regarde-moi.
Duydun mu Rocky? Bana bak, kameradan bana bak.
Regarde-moi droit dans la caméra.
Ne diye bana bakıyorsunuz peki?
- Non. alors pourquoi vous me regardez depuis tout à l'heure?
Ne sikime bana bakıyorsun dedim ya? - Hey, yürüyün.
- Je vous ai vu me regarder en vous marrant?
Manny... Bana bak.
Manny... regarde-moi.
Sadece bana bakıyor?
Pourquoi tu me regardes?
Bana bak! Kahretsin!
Tu vas voir!
Adamlarımın sırtlarını sağlam bir şeye dayamaları gerekecek bunun için bana bakıyorlar ayrıca yeni serdümenlerine bakacaklar.
Mes hommes auront besoin de quelque chose de solide sur lequel se reposer. Ils me surveilleront pour ça, mais ils surveilleront aussi leur nouveau quarter-maître.
Martin, bana bak.
Martin, regarde-moi!
Bana bak, bir şeyler söyle.
Tu vas t'en sortir. Dis-moi quelque chose.
Bana bak, ödemeni nakit yapmasam daha çok maaş verebilirdim.
Si je te payais pas en liquide, je pourrais te verser un meilleur salaire.
- Bana bakıyor ya!
- Oui!
Bana bak.
Regardez-moi.
- Bana bak konuşmaya başlasan iyi olur.
- Écoute... Tu ferais bien de commencer à parler.
Bana bak sürtük. Kimseyi kandıramazsın.
Écoute, pétasse, tu ne trompes personne.
Bana bak dostum, kahramanımız hiç olmadı
Mec, un héros, on n'en a jamais eu
Hey, Bana bak bakayım.
{ \ 1cH00ffff } Regarde-moi. Je suis sérieux.
- Bublîk, bana bak.
- Bublík, regarde-moi.
Bana bak evlat.
Mon gars.
Lütfen bana bak.
S'il te plaît regarde moi.
Bana bak!
Lâche ces ciseaux. Regarde-moi!
Bana bak. Kim dikiş takımını ve 8 mg morfin getir.
Kim, apporte-moi un kit de sutra et 8 mg de morphine!
Bana bak. Bana bak.
Regardez-moi, regardez-moi.
Bak tüm bu felsefi konuşmalar gerçekten inanılmazdı ama şu anda ihtiyacım olan şey telsizi bana getirmen.
Bon, c'était un débat philosophique très intéressant... mais pourrais-tu s'il te plait... m'apporter... ma radio?
Bakın, bildiğim her şeyi anlatırım ama bana da biraz pay vermeniz gerek.
Je vous dirai tout si vous me laissez de la marge.
Bana bak, Shondeep!
Hey!
Bak bana!
Regarde-moi!
Bana bak, bu bildiğin mallara benzemez.
C'est pas une drogue classique.
Bak, bana bu ödülü verdi.
On m'a remis cette récompense.
Bak sana ne diyeceğim. Bana inanmıyorsan, filmi elinde koz olarak tut.
Je vais vous dire, gardez le film comme garantie si vous ne me croyez pas.
Bakın, dinleyin, Buraya gelip bana zaman ayırdığınız için hepinize teşekkür etmek isterim.
Écoutez, je veux vous remercier d'être tous venus ici et de me consacrer un peu de temps.
Bana bak, Lyndon.
Regarde-moi, Lyndon.
Bana öyle bakıp duruyorsun.
T'arrêtes pas de me regarder.
İnsanlar her gün bana cüzzamlıya bakar gibi bakıyor.
Tous les jours, on me regarde comme un lépreux.
Anne bak, bana kaplumbağa almışlar!
Regarde, maman, ils m'ont offert une tortue!
Bak, lafı kısa kesip, sonun Hutchinson ve Dagley gibi olmadan neden bu işin arkasında kimin olduğunu söylemiyorsun bana?
Suffit les conneries. Dites-moi qui se trouve derrière tout ça avant que vous finissiez comme Hutchenson et Dagley.
Bana bak.
Regarde-moi!
Bana kalırsa bakım-onarım servislerini sadece 10 ay içinde bir taşerona kiralamayı başaramazsınız. Bunun olmasına imkân yok.
Mais il est impossible d'externaliser les services de maintenance en l'espace de dix mois.
Bir anda bana doğru bakıyor. Bana alttan alttan gülüp "Ne dersin?" çekiyor.
Tout d'un coup, elle me regarde et me fait un sourire enjôleur.
Bana aldatıcı bakışlarla bakma.
Et me fais pas ces yeux doux.
Bak, rol kesmek kolay, gidecek cesaretim yok diyorsan bana söyle.
Ecoute, si tu ne te sens pas aussi brave que tu en as l'air... -... dis-le maintenant.
Bana diyene bak.
Tu te crois tellement parfait?
Neden bana öyle bakıyorsun?
Pourquoi me regardes-tu comme ça?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]