English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ S ] / Sonra ne yaptınız

Sonra ne yaptınız Çeviri Fransızca

203 parallel translation
- Sonra ne yaptınız?
- Ensuite?
Sonra ne yaptınız?
Qu'avez-vous fait, alors?
- Sonra ne yaptınız?
Qu'avez-vous fait?
- Ondan sonra ne yaptınız?
- Qu'est-ce que vous avez fait après ça?
Tarafsız bölgenin ortasına geldiniz Sonra ne yaptınız?
Vous êtes allé jusqu'au milieu du no man s land. Et ensuite?
Sonra ne yaptınız?
Qu'avez-vous fait ensuite?
Sonra ne yaptınız?
Qu'avez-vous fait, ensuite?
Pekala, Bay Petersen, Naziler 1933'te iktidara geldikten sonra ne yaptınız?
Que s'est-il passé après 1933, après l'arrivée au pouvoir des nazis?
Mektubu aldıktan sonra ne yaptınız, Bay Petersen?
Qu'avez-vous fait après avoir reçu cette lettre?
Daha sonra ne yaptınız?
Qu'avez-vous fait après cela?
- Sonra ne yaptınız?
J'etais jeune.
Telefon konuşmasından sonra ne yaptınız?
Qu'avez-vous fait après son appel?
Peki sonra ne yaptınız Madam?
Qu'avez-vous fait, ensuite?
Sonraki sorum, bahçede kimseye görünmeden oturmayı bitirdikten... sonra ne yaptınız?
Ce sera : "Qu'avez-vous fait..." "après être passé inaperçu dans le jardin?"
Sizin hırsızı bulacağız, peki sonra ne yaptınız?
J'ai retrouvé Tangey.
Daha sonra ne yaptınız Bay Phelps?
Il n'y avait pas d'endroit où se dissimuler.
Peki, sonra ne yaptınız?
Et qu'avez-vous fait, alors?
- Sonra ne yaptınız?
- Et ensuite?
- Sonra ne yaptınız?
Qu'avez-vous faire après ça, Mr? - On l'a envoyée à la division criminel...
- Sonra ne yaptınız?
- Et qu'avez-vous fait ensuite?
Sonra ne yaptınız?
Réveillez-vous, sergent! Qu'avez-vous fait alors?
Sonra ne yaptınız?
Et après, alors?
Siz erkekler, tek yaptığınız konuşmak... sonra da zamanı geldiğinde Kent'in dediklerini yaparsınız!
Bla-bla-bla! Vous, les hommes, vous ne faites que parler... et au moment venu, vous faites tout ce que veut Kent.
Varlıklı insanlar değiliz ama bizim için yaptığınız onca şeyden sonra bunu kabul edin.
Nous ne sommes pas très riches, mais nous vous devons tant.
- Sonra ne oldu? - "Çok üzgünüm," dedi. "Kendimi yalnız hissediyorum, bu yüzden ne yaptığını görmeye geldim."
Il m'a dit qu'il se sentait seul, qu'il avait fait un saut jusqu'ici.
Fakat, Lort Risborough ile yaptığım görüşmeden sonra adamınızın, kesinlikle Thorndike olamayacağına ikna oldum.
Mais après ma conversation avec Lord Risborough... je suis convaincu que Thorndike ne peut pas être votre homme.
Evine dönüp İngiltere'de ne yaptığını sorduklarında "Salisbury'de bir film izledim sonra Canterbury'ye geçip orada da film izledim" diyecek olmanız. "
Quand on vous demandera ce que vous avez vu en Angleterre, vous direz : "J'ai vu un cinéma à Salisbury, " lors d'un pèlerinage à Canterbury, j'en ai vu un autre. "
Zirveye çıktıktan sonra ne yaptığınızı söyler misiniz?
Quand on est monté et après?
Kızın biri sırtına bir parça ipek giyiyor, sonra bir bakıyorsun senin gibi bir delikanlı ne yaptığını iyi biliyor oluyor.
Je comprends. Une fille met une robe en soie et tout à coup... un jeune homme comme toi est sûr de savoir ce qu'il fait.
Ama gökdelenler yaptıktan sonra, benim için önemsiz bir benzin istasyonu yapmayacağınızı sanıyordum.
Mais je craignais qu'un garage ne vous déplaise après avoir édifié des gratte-ciels.
Perdelerinizi çektikten sonra ne yaptığınız hakkında hiçbir fikrim yok.
Je ne sais pas ce que vous fait votre store baissé.
Hayır bayım, paranızı alamam oğlum için yaptıklarınızdan sonra olmaz.
Je ne prendrai pas votre argent, pas après ce que vous faites pour mon garçon.
Öğle tatili boyunca yaptığınız onca işten sonra bugün geri gelmenizi beklemiyordum aslında.
Je ne pensais pas vous revoir après le travail que vous avez abattu.
- Sonra ne yaptınız?
Puis, qu'avez-vous fait?
Ölüm sebebini ve zamanını belirledikten sonra tam olarak ne yaptınız?
La cause et l'heure de la mort établies, qu'avez-vous fait?
Yaptığınız onca şeyden sonra sizinle böyle konuşmamalıyım.
Je ne devrais pas dire cela.
Gideceğim. Bunca zamandır ona ne yaptığınızı öğrendikten sonra.
C'est ce que je ferai, quand j'aurai découvert ce que vous lui avez fait.
Ben tacı geri aldıktan sonra, Webster'a ne yaptığınız umurumda değil.
Je veux la couronne. Le sort de Webster m'indiffère.
Peki sesleri duyduktan sonra ne yaptınız?
Que s'est-il passé ensuite?
Kasanızı soyduktan sonra ne yaptığınızı sorabilir miyim?
Qu'avez-vous fait après que le coffre ait été ouvert?
Sonra, ne yaptığınızın farkına vardığınızda sizden önceki binlerce katil gibi paniklediniz ve cesedi bahçeye gömdünüz.
Ensuite, en vous rendant compte de ce que vous aviez fait, vous avez paniqué, comme des milliers de criminels bien avant vous, et vous avez enterré le corps dans le jardin.
O davranışımdan sonra hakkımda ne düşünüyorsunuz bilmem, fakat bugün ne kadar müthiş birşey yaptığınızı size söylemeye geldim.
Je ne sais pas ce que vous pensez de moi vu mon comportement. Mais aujourd'hui, vous avez été extraordinaire,
Bütün bu yaptıklarınızdan sonra biz de sizin için seve seve bunu yaparız.
Je ne sais pourquoi, mais vous venez. Après ce que vous avez fait pour nous, ce sera un plaisir pour nous de vous obliger.
Memur Cragie'nin ateş ettiğini duyduktan sonra, ne yaptınız?
Qu'avez-vous fait, après avoir entendu le coup de feu?
Bugüne kadar ne yaptığınız beni ilgilendirmez. Fakat bundan sonra dürüst olmanızı ve içkiyi bırakmanızı istiyorum.
Ce que vous avez fait avant ne me regarde pas, mais maintenant, soyons des purs :
Anlamanız için ne kadar zor bir durum olduğunu biliyorum ama inanın bana hayatınız sizin için yaptıklarımdan sonra çok daha iyi artık.
Je peux voir ô combien cela doit être difficile pour vous d'entendre ça, mais faites-moi confiance, vos vies sont maintenant tellement meilleures grâce à ce que j'ai fait pour vous.
Bayan Simpson, lokantadan atıldıktan sonra siz ve kocanız ne yaptınız?
Mme Simpson, qu'avez-vous fait, vous et votre époux, après avoir été expulsés du restaurant?
Siz ne yaptığınızı bildikten sonra.
Pourvu que tu saches y faire.
Yani Müfettiş, hiç bir şey yapmadığınızın aşikar olmasından sonra siz ne yaptınız?
Bien, inspecteur, qu'avez-vous fait... après avoir acquis la certitude que vous n'étiez certain de rien?
Bir dakika bile burada kalacağımızı düşünme sakın. - Johnny'ye yaptıklarından sonra?
Ne crois pas dormir ici ce soir après ce que tu as fait à Johnny.
İş, sizin yaptığınız araştırmalardan sonra bitmiyor.
Si on fait de la recherche, ça ne s'arrête pas là.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]