English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Minutes behind

Minutes behind translate Turkish

188 parallel translation
I'm six minutes behind schedule.
Tarifemden altı dakika sarktı.
Urgent! We are still 32 minutes behind schedule.
43 saat kaldı ama programın 32 dakika gerisindeyiz hala!
Due to heavy traffic around the track, he was 15 minutes behind schedule.
Hipodrom çevresindeki trafik sıkışıklığı yüzünden planın 15 dakika gerisinde kalmıştı.
I'm five minutes behind you, and in those five minutes you've got yourself up like a cat burglar and packed for a world cruise.
Beş dakika senden ayrı kaldım ve sen hırsız bir kedi gibi kendini dünya seyahatine çıkmaya hazırladın.
- I'm 3 minutes behind.
- Benimki 3 dakika ileri.
All right, we are 17 minutes behind schedule.
Pekâlâ, programın 17 dakika gerisindeyiz.
How about five quick minutes behind the cash register?
Kasanın arkasında hızlıca yapsak şu işi?
But he was eight minutes behind in that truck.
Ama o bir kamyonun içinde sekiz dakika arkandaydı.
The second wave, ten minutes behind the first, would then arrive at Schweinfurt, whilst the German fighters were on the ground refuelling.
İkinci dalga ise, ilkinin on dakika ardından Alman avcı uçakları yerde yakıt ikmali yaparken, Schweinfurt'a varacaktı.
- We're seven minutes behind schedule.
- Planın yedi dakika gerisindeyiz.
We're 15 minutes behind schedule.
Plana göre 15 dakika daha gerideyiz.
I'll be five minutes behind you.
Beş dakika mesafeyle arkanızda olacağım.
Two minutes behind him, Boss.
Onun iki dakika arkasındayım şef.
We're about ten minutes behind you, sheriff.
yaklaşık on dakika sonra ordayız Şerif.
I'll be ten minutes behind you.
10 dakika sonra arkandan gelirim.
We're a few minutes behind you.
Bir kaç dakika arkanızdayız.
We're ten minutes behind.
On dakika geçti.
In fact, he grumbles at me if I'm two minutes behind schedule.
Hatta bana söylenir ben iki dakika geciksem.
- We're 20 minutes behind and the minister has another service.
20 dakika sonra başlamamız lazım. Çünkü rahibin başka bir töreni daha var.
Fire department came in two minutes behind.
İtfaiyeciler çağrıyı bizden 2 dakika sonra yanıtladı.
They're two light-minutes behind us, out of weapons range, but just barely.
İki ışık dakikası arkamızdalar. Şimdilik ateş edecek mesafede değiller.
The timecode shows he's only eight minutes behind us.
Zaman kodu, onun, sekiz dakika arkamızda olduğunu gösteriyor.
- I'm an hour and 45 minutes behind.
Bir saat 45 dakika gerideyim.
We're only 30 minutes behind schedule.
Sadece 30 dakika rötarlıyız.
This is why he made the detour and that is why we are 15 minutes behind schedule.
Ziyaretini bu yüzden böldü ve bu sebeple 15 dakika programın gerisindeyiz.
Lan, if you break our deal, the FBI will be only a few minutes behind you.
Lan. Anlaşmayı bozarsan. FBI ensene binecek.
We're already ten minutes behind schedule!
Şu anda programın tam on dakika gerisindeyiz!
We are enjoying the show, but be advised, you're four minutes behind the timeline.
Gösteriden hoşlanıyoruz ama emin ol, zaman çizgisinde dört dakikayı geride bıraktın.
ETA four minutes behind this message.
Bu mesajdan, dör dakika sonra size ulaşacak, ETA.
- That's two minutes behind this message. - ( ALARM BLEEPS )
Bu mesajın ulaşma süresi iki dakikadır.
Uh, he's a few minutes behind him.
Birkaç dakika sonra gelecek.
We're just a few minutes behind.
Sadece bir kaç dakika gerideyiz.
I'd stand behind her like this and brush away for 20 minutes at a time.
İşte böyle arkasında durup, her seferinde 20 dakika saçlarını fırçalardım.
'Cause he's coming here tonight, in about 15 minutes. - With the cops right behind him.
Çünkü onbeş dakika içinde burada olacak, arkasında polislerle...
Can you find your way through the 25 years that are behind us through days and nights, hours, minutes and seconds, and not get lost?
Yaşadığımız 25 yıla dönüp baktığında, kaybolmadığını söyleyebilir misin o kadar yaşadıklarımızdan sonra?
How do we get ten minutes with that troop train only five behind us?
Beş dakika arkada o birlik treni varken on dakikamız var mı?
Well then I'll wait for you with the carriage behind the print shop in 10 minutes.
Peki o zaman on dakika sonra, seni matbaanın arkasında arabayla bekliyorum.
You're only two minutes and 11 seconds behind in the standings.
Kürsünün sadece 2 dakika 11 saniye gerisindesin.
[kate] let's not. let's just live a few minutes... behind everyone else.
Herkes birkaç dakikalığına arkasına yaslansın.
Minutes later, the landing module took off, leaving Slick behind.
Ve dakikalar sonra, modülü çıkartıp, Slick'i geride bıraktılar.
The sun set behind us 20 minutes ago.
Güneş 20 dakika önce arkamızda battı.
The Mekong is two minutes, one second behind this vessel.
Şu anki hızla, Mekong, bu geminin iki dakika, bir saniye arkasında.
They'll come up behind us in about 2 minutes.
Arkamızdalar, yaklaşık 2 dakikada burada olurlar.
Lately, I've been one step behind, five minutes too late.
Son zamanlarda hep geride kaldım, beş dakika geciktim.
I haven't seen you sit behind that typewriter for longer than two minutes.
Ama daktilonun başında iki dakikadan fazla durduğunu görmedim.
We're three minutes behind.
Üç dakika gerideyiz.
Two of them sat behind the van for 20 minutes.
İkisi 20 dakika minibüsün arkasında oturmuş.
Will senior staff remain behind for a few minutes, please?
Üst kademe yöneticileri bir kaç dakika daha kalabilir mi, lütfen?
Tonday came through here at 47 minutes, 15 seconds, and McDowell was a few seconds behind him.
Tonday buraya 47 dakika, 15 saniyede gelmiş, ve McDowell da sadece birkaç saniye gerisindeymiş.
This weapon was found 15 minutes ago in a dumpster behind a club by a private security firm hired by the Murdoch family.
Bu silah, Murdoch ailesinin tuttuğu özel güvenlik firması tarafından bir gece kulübünün arkasındaki çöp tenekesinde bulundu.
The PM and Cabinet'will be at Turnstile in 50 minutes. We need to know who's behind this.'
Başbakan ve kabine...'... 50 dakika içinde Turnstile'de olacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]