English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Take it now

Take it now translate Turkish

3,152 parallel translation
All you've been working for all day, I'm going to take it now and I'm going to use it to destroy your sister.
Bütün gün uğruna çalıştığın şeyleri almak durumundayım ve bunları da ablanı mahvetmek için kullanacağım.
Now I'm going to have to take it.
Şimdi onu zorla almak zorundayım.
Magnolia said that she would march right back to the store and go return it, but now she's just traipsing around in it so they won't take it back.
- Alo! Magnolia doğruca dükkana gidip elbiseyi geri vereceğini söylemişti ama elbiseyi genişletiyor ki geri almasınlar.
I need to make a life here, and maybe it needs to be a life by myself right now, so I'm gonna take myself on a date as an independent, self-reliant woman.
Burada bir hayat kurmalıyım. Belki de şu anda kendi kendime kurmalıyım. Özgür, kendine yetebilen bir kadın olarak kendimi randevuya çıkarıyorum.
Now, I know you're tough But I want you to take it easy tonight.
Şimdi, sen zorlayacaksın biliyorum..... Ama bunu bu gece için kolaylaştırmanı istiyorum
On the subject of skunks, Goldman's offer has already been approved by the city attorney, and now it's our turn to take a look.
Kokarcalardan bahsetmişken, Goldman'ın teklifi belediye avukatı tarafından onaylandı ve şimdi bakma sırası bizde.
Now, how long would it take...?
- Peki oraya gitmek- -
It's my job to take care of him, which is why I called you, which is why I have to go help him now.
- Ben Morgan'ın eğitmeniyim ona bakmak benim işim sizi de bu yüzden aradım ve bu yüzden şimdi gidip ona yardım etmeliyim.
Take it off now!
Çıkar hemen!
Take it off now
Çıkar şimdi onu.
It's bad enough she stole your husband. And now you're letting her take your daughter, too?
Kocanı çalması yeterince kötüyken bir de kızını almasına izin mi vereceksin?
I don't think it'll take off now.
Artık uçabileceğini sanmıyorum.
Hey, that guy needed my help and I gave it to him and now he can go eat, he can- - he can sleep in a warm place, he can take care of his family.
O adamın yardımıma ihtiyacı vardı, ben de yardım ettim bu sayede yemek yiyebilir sıcak bir yerde uyuyabilir ailesine bakabilir.
Now, take out your pen, everyone. And write down the name of the person that you think it's most likely to be the thief.
Şimdi, hepiniz kalemlerinizi çıkarın ve hırsız olabileceğine en çok inandığınız kişinin adını yazın.
All right, now take it easy, rookie... but I want you to keep doing what you're doing, okay?
Tamam, zorlama çaylak. Fakat yaptığın şeyi yapmaya devam etmeni istiyorum, tamam mı?
Ugly fucks the only thing I want is to bury my mom. Get it? We're going to take care of this right now.
Çirkin yaratıklar tek istediğim şey annemi gömmek.
Now you're going to take it to the grave.
Şimdiyse bu sırrı beraberinde mezara götüreceksin.
Now evert dream is coloured by your love i swear on you it's true with evert breath i take your name and the heart beats a little faster i swear on you it's true with evert breath i take your name
Hayallerim seninle gerçek oldu. Yeminle bu doğru. Her nefeste adını andığımda...
Now, he's still in serious trouble, but if he takes responsibility for his actions, maybe I'll take it easy on him.
Başı hala belada ama yaptıklarını kabullenirse belki de üzerine fazla gitmem.
- NOW, HANS, TAKE IT EASY.
Bak Hans, sakin ol!
Now, take it off.
Şimdi çıkar şunu.
Now climb in there and take it off her.
Şimdi tırman oraya ve çıkar onu.
Um, so, I've hit the ground running, as I'm sure you're well aware, and now I think it's time to take a breath and reassess.
Ben kolları sıvadım,... farkında olduğunuzdan eminim,... ve şu an sanırım nefes almanın ve yeniden değerlendirmenin zamanı geldi.
Now, I'll wipe off the table we'll take it from the top.
Şimdi, masayı temizleyeceğim ve baştan alacağız.
Now I want you to remember that feeling and take it with you through your life.
Şimdi senden istediğim bu hissi hatırlaman ve tüm hayatın boyunca yanında taşıman.
Starting from now, even if it's a whisper, I will also follow the law strictly and take action on you.
Şu andan itibaren, bir fısıltı bile duyarsam,... hukuku katı bir biçimde uygulayıp gerekeni yapacağım.
Take it easy, now.
Ağır ol bakalım.
I don't think it's such a great idea to take this girl back into civilization right now.
Bu kızı alıp tekrar medeniyete götürmek şu an için iyi bir fikir değil.
"On such a full sea are we now afloat, and we must take the current when it serv- -"
"böyle bir denizde yüzüyoruz şimdi, ve akıntıya karşı..."
Now tell me... What will it take, hmm?
Şimdi söyle bakalım karşılığı ne olacak?
Now, as humans take center stage, it's important to remember just how small a slice of history we actually occupy.
Şu an insanoğlu olarak ilgi odağıyız. Aslında tarihte ne kadar küçük bir dilim işgal ettiğimizi unutmamak çok önemli.
Moviemakers had to take all this on board and, also, the fact that it was now 60 years since the first ever film had been screened here.
Sinemacıların bütün bu şeyleri yansıtması gerekiyordu. Ayrıca sinema doğalı 60 yıl olmuştu.
That's the thing I'm saying now... Take it sleazy.
Evet artık böyle konuşuyorum... Rahat ol.
It's now summer and these bears have a choice... take their chances on the shrinking ice floes, or make for the safety of the land.
Artık yaz geldi ve bu ayıların bir seçim yapması gerek. Küçülen buz kütlelerinde şanslarını deneyecekler ya da güvenli karaya gidecekler.
Now listen to what I tell you, all right? You kill a cop on this island, we take it really personally.
Bu adada sen bir polis öldürdün, biz bunu epey kişisel alıyoruz.
Two weeks now, I can't take it anymore.
İki hafta oldu ve artık buna katlanamıyorum.
Now, if you ladies are done, I'm gonna take the rest of this food and turn it into a magical dinner for two!
Şimdi bayanlar işiniz bittiyse geri kalanı alıp ikimiz için büyülü bir akşam yemeğine dönüştüreceğim!
Now's our chance to attack, for it is the destiny of we the strong to conquer they the weak and, by dint of force, to take from them that which they hold most precious.
İşte bu bizim saldırı fırsatımız. Biz güçlülerin kaderi bu. Zayıfları yenmek ve onlara karşı zor kullanarak,..
- Yay. She's seen it now, so maybe you can take it off.
Gördüğüne göre artık çıkarabilirsin.
Now, we are taking it one step further, combining biology and engineering to take control... as never before.
Artık bir adım daha ileri giderek daha önce olmadığı kadar kontrolü ele almak için biyolojiyle mühendisliği birleştiriyoruz.
Now, you could take it up with my sergeant if you want to, but he's...
İstersen bu konuyu komiserime götürebilirsin, fakat...
It's not losing to take refuge for now.
Onlara esir düşemeyiz.
Should I take it down now?
Aşağı indirmeli miyim?
Actually sir, if you could just take a look now I really appreciate it. There is issue with my landlord he is kinda on my back. There is...
Efendim, şimdi bir bakarsanız çok minnettar olurum.
Just take it easy now.
Ağır ol
- Take it easy now.
- Yavaş.
Yeah I just put Vance on a plane to take the head of eds to a circus, he thinks he can get him to sit on it for now.
Vance'i uçakla gazetenin şefini alması için yolladım adamı şimdilik oyalayabileceğini düşünüyor.
Now, look. You asked us to come here and take care of our grandchildren... and you haven't given us the chance to do it.
Bizden gelip torunlarımıza bakmamızı istedin ama onlara bakmamız için bize bir şans vermedin.
But for now, It really is just a matter of good old fashioned give and take.
Ama şimdilik alma ve verme metoduyla ilgili geleneğe uyacağız.
Take it from me, now is not the time to put down a good job.
Bak ne diyeceğim, güzelim işini bırakmanın sırası değil şimdi.
I think when him start take it serious now as a Rastaman... was when him start growing dreadlocks.
Rastafaryanizmi ciddiye almaya başladığı zaman saçlarını örgülerle süsleyip uzadı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]