Things will change translate Turkish
208 parallel translation
You'll tell him afterward. Things will change then.
Daha sonra anlatırsan her şey daha kötü olabilir.
You say to yourself, wait, be patient, things will change, you'll feel different.
Bekle, sabırlı ol, her şey değişecek. Farklı olacak diyorsun.
Things will change.
Bu değişecek.
- Things will change
- İşler değişecek.
Things will change there too.
İşe dönme zamanı geldi.
Things will change in the Casbah.
Artık Kasbah'ta işler değişecek.
But things will change soon.
Taktik değiştirmek zorunda kalacağız.
Things will change then!
O zaman her şey değişecek.
Things will change, you'll see.
Her şey değişecek, göreceksin.
Things will change.
Her şey değişecek.
Once she comes round, things will change here.
O bir kez gelince burada işler değişecek.
One day things will change.
Birgün herşey değişecek.
But these things will change now!
Ama bunlar artık değişecek!
Maybe things will change.
Belki bir şeyler değişir.
- Things will change.
- Her şey değişecek. - Değişmek mi?
Maybe things will change...
Belki olaylar değişir...
Things will change around this house when school starts.
Okul başlayınca bu evde işler değişecek.
It'd be best to get on that plane with no strings... ... because once you leave, things will change.
Hiçbir bağın kalmadan o uçağa binmek senin için en iyisi olacak çünkü sen burdan gider gitmez, işler değişecek.
You always say that things will change.
Her zaman bazı şeylerin değişeceğini söylersin.
If I can just finish this opera, I know things will change.
Kütüphaneyi müzik odasına dönüştürdüm.
Things will change.
Herşey düzelecek.
No, I say that things will change
Hayır, Bazı şeyler değişecek.
How do I know things will change?
Bundan sonra daha farklı olacağını nerden bilicem?
Many things will change when we reach the capital, Ani... but my caring foryou will remain.
Başkente ulaştığımızda birçok şey değişmiş olacak, Ani. fakat seni önemsemem kalıcı olacak.
Once I get a chance to use one of the reclamators things will change, I can promise you that.
O arazi ıslah araçlarından birini kullanma fırsatı elime geçer geçmez her şey değişecek. Bunun için yemin edebilirim.
I don't think things will change much, really.
İşlerin o kadar da çok değişeceğini sanmıyorum.
Many things will change when we reach the capital, Ani... but my caring for you will remain.
Başkente ulaştığımızda birçok şey değişecek, Ani. Ama sana verdiğim önem değişmeyecek.
If we win this war, a lot of things will change.
Savaşı kazanırsak, çok şey değişecek.
And things will change because of this.
Bu yüzden bir şeyler değişecek.
In a little while, you'll feel better with whatever it is that's upsetting you. You'll see, things will change.
bazen hersey kotu gidiyor gibi gorunebilir ama hersey degisicek goreceksin.
- I don't think things will change.
- Hiç birşeyin değişeceğini sanmıyorum.
You know, I think that if a person is taught good things for a long time, and if it's done from the heart, anybody, even a very bad man, will change.
Bilirsin, bence bir kişi uzun zaman iyi şeyler öğretirse, ve bunu gönülden yapıyorsa, çok kötü bir adamı bile değiştirebilir.
- Things will change pretty soon. - Pretty soon?
Şerifle konuştuğumda olaylar çok yakında değişir.
Important things will happen in'69 that will change the world.
Bütün önemli şeyler'69 sayesindedir dünyayı bile değiştirebilir.
Some things will never change.
Bazı şeyler asla değişmez.
I've found things that will change our lives.
Hayatımızı değiştirecek şeyler buldum.
Things between men and women will not change.
Erkek ve kadın arasındaki şeyler asla değişmeyecek.
The paper will handle your change of address and take care of things.
Adres değişikliği ve diğer şeylerin icabına bakılacaktır.
He meant what you said on the tour - that unless things change, the humpbacks will disappear forever.
Senin tur esnasında söylediklerini kastetmişti. Eğer gidişhat değişmezse, kamburlar sonsuza değin yok olacaklar.
Change the way people think, and things will never be the same.
İnsanların düşüncelerini değiştirirsen hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Things Will not change with your husband's return.
Kocanın dönmesiyle birşey değişmeyecek.
There are people who, with a strong will, manage to change things.
İşleri yoluna koymak için çok büyük arzusu olan insanlar var.
If these are slightly different, the things inside the mind will change a lot.
Misato-san!
- Will it change things?
- Bir şeyler değişecek mi?
All right, Sisyphus. But this doesn't change things. As soon as we're finished, we will go.
Pekala, Sisyphus... ama bu bazı şeyleri değiştirmeyecek.
John, we have learned things in the last five years that will change Earth forever.
John, son 5 yılda Dünya'yı kökünden değiştirecek şeyler öğrendik.
While they were incubating, the geese benefited greatly by nesting beside such a powerful neighbours, but now their eggs are hatching and that will change things.
Onlar kuluçkaya yatarken, kazlar da bu güçlü komşularının yanında yuva yaparak fırsattan istifade eder. Ama şimdi yumurtalar çatlıyor ve bu işleri değiştirecek.
But I know I will unless things change.
Ama biliyorum ki kaybedeceğim... eğer birşeyler değişmezse!
If we go to bed, you'll change. Things will be different!
Eğer yatağa girersek, kan akışın sonsuza dek değişecek.
The foundation of this structure is so strong that no Ra ] Aryan, with a violin in his hand and a smile on his face... will ever dare to walk in here to change things around.
- Bu yapı öyle kuvvetlidir ki, Raj Aryan Yüzünde bir gülümseme ve elinde bir keman ile... Birşeyleri değiştirmek için burada dolaşmaya cesaret edemeyeceksin.
We sweat for 1 3 hours, we have no food when we get home, but she does, it's warm in her house. Will things change now for the workers? I'll take orders from anyone to be able to keep them, pay them so they can feed the kids, but I need a market.
Gelgelelim, ekonomik küreselleşmeyi destek işinde eğitim sisteminin ve medyanın rolünün bilincinde olan insan sayısının gittikçe arttığını görmek cesaret verici.
things will get better 22
change 372
changes 45
changed 111
changer 75
change the channel 26
change the world 27
change your clothes 33
changed your mind 19
change of plans 315
change 372
changes 45
changed 111
changer 75
change the channel 26
change the world 27
change your clothes 33
changed your mind 19
change of plans 315
change the subject 37
change is good 26
changed my life 21
change it 83
change your mind 62
change course 21
change of plan 101
changed my mind 48
things 422
thing 1205
change is good 26
changed my life 21
change it 83
change your mind 62
change course 21
change of plan 101
changed my mind 48
things 422
thing 1205
thingy 49
things happen 87
things change 215
things fall apart 17
things like 24
things to do 42
things have changed 201
things could be worse 16
things are looking up 44
things are great 27
things happen 87
things change 215
things fall apart 17
things like 24
things to do 42
things have changed 201
things could be worse 16
things are looking up 44
things are great 27