Просто повезло translate Turkish

Да просто повезло. Все игроки в конце концов разоряются.

Meteliğe kurşun atmayan bir kumarbaz görmedim henüz.

- Мне просто повезло. - У тебя ловкие руки.

Çok güzel kağıt kesiyorsun.

Трудом ли я достиг положения, или просто повезло?

Ya herro ya merro ha?

А может тебе просто повезло, потому что ты здесь, а она - там.

Veya şansın yaver gitti..... çünkü sen buradasın, o ise oralarda.

Думаю, просто повезло.

Oh, sanırım sadece şans.

- Нам просто повезло, что он не раскололся.

Konuşmadığı için şanslıyız.

Да. Мне просто повезло.

Şansım yaver gitti.

Тебе просто повезло, сукин ты сын, вот и все!

Sadece şanslı bir orospu çocuğusun, başka birşey değilsin!

- Тебе просто повезло.

- Bu sefer şanslıydın.

Нам просто повезло.

Yine de yırttık sayılmayız.

Просто повезло раз. А дальше - не задалось.

Tamamen şans işiydi ve işe yaramadı.

- Просто повезло что он был свободен.

- Müsait olması büyük bir şanstı. - Biliyorum.

Я думаю, что мне просто повезло.

Şanslıyım herhalde.

Тебе просто повезло!

Acemi şansı. Acemi şansı.

Он у меня на поводке, просто повезло.

Hakkından gelmek üzereyim. Şansı yaver gitti.

- Просто повезло, я полагаю.

- Sadece şans, sanırım.

А пару раз тебе просто повезло по дурости.

Bir kaç kez para kazanmış olman sadece şanstı. Hala tek parça halinde olman birmucize.

- Ему просто повезло!

- Hadi. Hemen!

Видимо мне просто повезло.

Sanırım şanslıydım.

Может, тебе просто повезло.

Belki şansın yaver gider.

Мне просто повезло, вот и всё.

Ben sadece şanslıydım. Hepsi bu.

Просто повезло?

Şanslıydım. " mı?

- Думая мне просто повезло.

Ne yaptın? Terfi mi aldın?

- Мне просто повезло.

- Ben şanslı olanlardan biriydim.

- Мне просто повезло.

- Ben sadece şanlıydım.

Мне просто повезло - я угадала нужную частоту.

Doğru frekansa denk geldim.

Вам повезло, просто повезло.

Oh, şanslı bir kızsın. Şanslı bir kızsın.

Мне незачем оправдываться, мне просто не повезло.

Mazur gösterilecek bir hareketim yok. Sadece şanssızdım.

Ну, я просто думал почему мне так повезло? Почему ты ждала, когда я появлюсь в твоем жизни?

Neden bu kadar şanslı olduğumu, neden benim gelmemi beklediğini merak ediyordum?

- Просто мне не повезло.

- Herkesin şansı kötü gidebilir.

Просто повезло.

Sadece şansım vardı.

Было когда-то крошечное, никчемное место, просто нам немного повезло.

Ufacık, değersiz bir arazimiz var, ama biraz şanslı çıktık.

Нет. Ей просто не повезло.

Hayır, sadece kötü kader.

Глупости, просто тебе не повезло.

Saçmalama. Kötü şans, hepsi bu.

Нам повезло, они просто глупцы!

Higgins, seni selamlarım. Aptal insanlar kendi aptal işlerini bilmiyorlar.

Просто повезло.

Şansım vardı.

Если меня схватят... ох, я просто буду надеяться, что вам повезло и вы найдёте меня со временем.

Eğer yakalanırsam... sadece sizin başarılı olup beni bulmanızı umut edeceğim.

- Мне просто не повезло.

Tornacıyım. İlgileniyorsan, bekarım.

Ему просто не повезло.

O sadece başka bir alemde.

Тебе просто не повезло.

Sadece kötü şans.

Ей просто не повезло.

Çocuk benden değildi. Yalnızca kızın şanssızlığı.

Шону просто не повезло.

Sean şanssız bir tazeydi.

Нам ведь повезло. - Просто не знаю, что делать.

- Ne yapacağımı bilmiyorum.

Мне повезло просто быть знакомым с тобой.

Senin gibi birini tanıdığım için bile şanslıyım.

Ему повезло. По моему профессиональному мнению он просто отброс военной службы.

Mesleki tecrübelerime göre, ordu bu adamı atmış mutfağa düşmüş.

Ему просто повезло.

kapa çeneni!

Дэвид не преступник, просто ему не повезло.

David bir suçlu değil, o sadece şansız bir çocuk.

Вам просто немного не повезло, Пуаро.

Şanssızlıktı, Poirot. Alacağını düşünmüştüm.

- Как же нам повезло... - Вид с Променада просто великолепен.

Gezinti alanının manzarasını görmelisiniz.

Просто мне не повезло.

Kötü şans, sanırım.

хах, выглядит интересно... может он и думает что крутой, но сейчас быстро вернется с небес на землю приглядись к новичку выглядит он не плохо да ну... не плохо, а может просто повезло?

Bu ilginç olmalı. Şu anda büyük bir film yıldızı olsan bile, hâlâ yerel alanlarda takılmayı seviyorsun, değil mi? Adam oldukça güçlü görünüyor.