English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Я ] / Я слышу музыку

Я слышу музыку translate Turkish

58 parallel translation
Я слышу музыку.
Müzik sesi duyuyorum.
Когда я слышу музыку, мои ноги сами танцуют.
Müzik duyunca, ayaklarımı durduramıyorum. - Dans ettiğini sanıyor. - Sus, Sonny.
Я слышу музыку, когда смотрю на тебя
"Sana bakınca kulaklarıma müzik doluyor".
- Генри, я слышу музыку.
- Henry, müzik sesi geliyor.
"ТЯЖЕЛЫЙ СЛУЧАЙ" "Когда я слышу музыку, я иду танцевать." ( Грэггс )
Müziği duyarsam, dansımı ederim.
Когда я слышу музыку, я иду танцевать.
Yok, 1 00 : 00 : 05,005 - - 00 : 00 : 20,020 Çeviri : HeOs - İyi seyirler ( Aşırı derecede küfür ve 16 + görüntü içerir )
Я слышу музыку Ностальгии...
Nostaljiyi duyabiliyorum...
Я слышу музыку, и она напоминает мне о Робин.
Bir şarkı duyuyorum, bana Robin'i hatırlatıyor.
Я слышу музыку.
Müzik sesi geliyor.
Потому что я слышу музыку.
Arkadaki müziği duyabiliyorum da.
* Прямо над своей головой * * Я слышу музыку *
* Yukarıda, yükseklerden, geliyor müziğin sesi *
* Я слышу музыку в воздухе * * Я слышу музыку *
* Duyuyorum müziği *
* Я слышу музыку *
* Müziği duyuyorum şimdi *
Я слышу музыку.
Müziği duyabiliyorum.
ох, иногда я слышу музыку в своей голове тогда я пишу ее но в основном это просто мысли и... ах подожди минутку
Bazen onları yazarken kafamda müzikler duyuyorum ama genelde hep düşünce olarak... Bekle biraz.
Я слышу музыку.
Müzik duyuyorum.
Я слышу музыку из дома, но не могу сказать, дома ли он.
Evden müzik sesi geliyor ama adam içerde mi bilmiyorum.
- Я слышу музыку.
- Bir tek müziği duyuyorum.
Я всё время слышу музыку.
- Sürekli müzik duyuyorum.
Я слышу музыку, и где есть музыка, есть еда.
Müziğin olduğu yerde yemek de vardır.
Я слышу музыку из дома.
Evde çalan müziği duyabiliyorum.
Я слышу музыку!
Müziği duyabiliyorum.
Горит свет, и я слышу музыку.
Işıklar açık. Müzik duyuyorum.
Я сказала, что слышу музыку.
Müzik sesi duyduğumu söyledim.
Нечестно то, что я чувствую себя больным, когда слышу музыку любимого Людвига вана.
Bu adil değil, ne zaman güzel güzel Ludvig Van'ı dinlesem kendimi hasta hissedeceğim.
Вместо воплей, я клянусь я слышу в воздухе музыку
Çığlıkların yerine, yemin ederim müzik duyuyorum havada
Я слышу музыку небес.
Meleklerin seslerini duy. - Harika bir müzik duyuyorum.
- Значит, я должен притворяться, что слышу музыку?
Yani müziği duyuyormuş gibi mi yapacağım?
О, и я слышу классическую музыку.
Klasik müzik çaldığını duyuyorum.
- Ну, я слышу музыку, ритм.
- Müzik duyuyorum.
Они музыку включают так громко, что я собственных мыслей не слышу.
Müziğin sesini o kadar açıyorlar ki, kendi düşüncelerimi bile duyamıyorum.
Я слышу эту прекрасную музыку в голове, но мои глупые руки не в состоянии это сыграть.
Bu harika müziği kafamda duyuyorum ama aptal ellerim çalamıyor.
Я-я по-настоящему слышу музыку.
Müzik sesi duyuyorum.
Я готовлюсь к нему, представляю это себе, даже слышу музыку.
Tekrar çalışmaya başladım ve tahmin et bakalım ne oldu, Müzik bile dinlemeye başladım.
Мы все - части песни, а я только слышу музыку.
Hepimiz bir şarkının parçasıyız, ben sadece müziği duyuyorum.
А то мне всегда кажется, что я попала на собственные похороны, когда я слышу классическую музыку.
Tanrım, ne zaman klasik müzik dinlesem, kendi cenazeme gidiyormuşum gibi geliyor.
Диско Кафе уже нет, но я всё ещё слышу музыку в голове.
Cafe Disko bitti, ama müziği hâlâ kafamda yankılanıyor.
Хорошо, сделай музыку потише. А то я не слышу себя.
Peki, müziğin sesini kısın, kendi düşüncelerimi duyamıyorum.
Я слышу музыку, что ты играешь.
Çaldığın müziği duyabiliyorum.
Я вроде слышу музыку.
, galiba müzik sesi geliyor.
А я в своей голове слышу музыку. Она такая живая, позитивная, типа рэгги.
Hepsi hoplamalı zıplamalı, pozitif şarkılar, reggie müziği gibi.
Хм, я слышу какую-то музыку!
Bu müzik de neyin nesi?
Я уже слышу музыку в голове.
Müziği zihnimde duyabiliyorum.
Я одна слышу мексиканскую музыку?
Mariachi duyan sadece ben miyim?
я у его двери и слышу из-за неё музыку.
Kapısına kadar yürüdüm. İçerideki müziği duyabiliyordum.
Когда я слышу эту музыку, я содрогаюсь и думаю : " Что...
Bu müziği ilk dinlediğimde, tüylerim diken diken oldu ve düşündüm ki...
Я слышу эту музыку, и я понимаю. И если я никогда не услышу её... я уже получил больше, чем заслужил.
Gel dersen gelirim ama gel demezsende zaten hakketiğimden fazlasına sahip olduğumu bilirim.
Я слышу приглушённую мексиканскую музыку.
Az gelen Meksika müziğini duyabiliyorum.
Я слышу у себя твою музыку.
- Müzik sesini duyabiliyorum.
Я хожу по улицам Нью-Йорка и больше не слышу музыку.
New York sokaklarında yürürken artık müzik sesi duymuyorum.
Довольно часто, в ясные ночи, я слышу далёкую музыку, спускающуюся от этих звёзд.
Bazen, gökyüzünde bulut olmadığında çok uzaklardan, gökteki o yıldızlardan gelen müziğin sesini duyabiliyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]