English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ H ] / Haydi artık

Haydi artık translate French

600 parallel translation
Haydi artık. Son kez söylüyorum, zencefilli gazoz içkiden daha ucuz.
Mélangez avec du ginger ale.
- Haydi artık, kendine gel.
- Passe à autre chose.
Haydi artık, meleğim.
Allez, mon ange.
Haydi artık.
Viens, maintenant.
Haydi artık içeri girelim, amca.
Rentrons, oncle Matthew.
Nasıl olmaz? Haydi artık.
Qui êtes-vous, pour vous en ficher?
- Haydi artık gidelim buradan.
- Allez, on s'en va.
Haydi artık, kıpırdayın!
Allez, dégagez!
Haydi artık, tüm geceyi yolda geçirmenizi istemiyorum.
Va, maintenant.
Haydi artık işimize bakalım.
Maintenant, parlons affaires.
Kalk artık, haydi gel.
Lève-toi.
- Haydi, başlayalım artık.
Préparons-nous.
- Haydi, toz olalım artık buradan.
Fichons le camp!
- Haydi artık.
- Et cette taille!
Haydi git artık Dan, sonra görüşürüz.
Partez, Dan. Je vous verrai plus tard.
Haydi gidin artık.
Allez-y!
Haydi oynayalım artık.
Jouons, maintenant.
Haydi, dökül artık Joe.
Allez! Relax, Joe.
Haydi Mendoza, şu eli bitirelim artık.
Finissons la partie.
Haydi, yıkanın artık.
- Venez vous laver maintenant.
Pekala, haydi gidelim artık.
Allez, on y va.
Wilkins'ın buradan taşındığını unutmuş galiba. Haydi çekil artık oradan.
Robin oublie que Mme Wilk a déménagé.
Haydi gidelim artık.
Allons-y.
- Büyükbaba mutlu. - Haydi yatmaya artık.
Il n'a pas d'autres soucis.
Haydi, yeter artık.
Arrêtez maintenant.
Haydi, benim uyuyan güzelim. Uyan artık.
Belle au bois dormant, réveillez-vous!
Haydi gidelim artık.
Fichons le camp.
Eh, haydi gidelim artık.
Bon, allons-y.
- Haydi, ama ne göstereceksen göster artık.
Allons, voyons ces preuves.
Haydi gidin artık! Rıhtımda bir dans partisi var.
Vous n'allez pas danser?
- Haydi, gidelim artık. - Bakın, efendim.
Allons-nous-en.
- Artık farketmez. Haydi bakalım.
Aucune importance.
Haydi! Yıka şu pirinçleri artık...
Allons!
Haydi, kes artık şunu.
Qu'est-ce qui t'arrive?
Haydi, gidin artık.
Allez-vous-en.
Haydi. Çık artık.
Allez, fichez le camp.
Haydi artık. Alın şunu.
- Alors, on y va?
Boşver artık, haydi gidip beyaz şarap içelim biraz.
Suffit, c'est l'heure du petit blanc.
- Boyd'sa onu oyalarım. Haydi evlat, gidin artık buradan.
Si c'est Boyd, je le retiendrai.
Haydi oyna artık ama!
- Grouille-toi de jouer.
Artık senin! Haydi yürü!
- Vas-y, il est à toi maintenant.
Haydi Luca, uyan geldik artık. Haydi bakalım!
Luca, on est arrivés!
Haydi çocuklar, haydi Rocco, kalk artık uyan! Kar yağıyor kar yağıyor!
Faut se dépêcher.
Kalk da şuna bak! Haydi seni uyuşuk şey kalk artık!
Grouille-toi!
Haydi Simone! Ciro! Gelin artık kahve neredeyse hazır.
Le café va être prêt.
Haydi oyalanmayın artık.
Vite! Il neige presque plus!
Haydi, gidelim artık.
J'ai retardé le mariage.
- Haydi Deanie, artık içeri girelim.
Viens, je te ramène à l'intérieur.
Haydi git artık, tamam mı?
Allez, pousse-toi de là!
Ben de "Haydi, çıkar artık" diyordum.
"Allez, enlève-la!" Ça n'en finissait pas, toujours des combinaisons.
Eğitimi tamamladıktan sonra... artık dönüşü olmayan bir yola girersin. Yolun sonunda bir yerde "haydi inin" denene kadar... sadece bir numaradan ibaret kalırsın.
Tout de suite après ton entraînement on te canalise dans ce que l'on appelle "le pipeline", du coup tu deviens un numéro durant ton périple jusqu'à ce que tu sois éjecté dans l'autre bout.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]