Doğrusunu söylemek gerekirse translate Russian
278 parallel translation
Doğrusunu söylemek gerekirse biraz yorgunum ve dinlenmek istiyorum.
По правде говоря, я немного устала, хотела бы отдохнуть.
Doğrusunu söylemek gerekirse unutmuşum.
- Чесно говоря, я забыл об этом.
Ben, Yoldaş General, doğrusunu söylemek gerekirse, korktum.
Я, товарищ генерал, честно скажу, струсил.
Doğrusunu söylemek gerekirse, bence biraz aptalca.
Ну, по-моему, это не очень здорово, если честно.
Doğrusunu söylemek gerekirse, bence kürkten bir bot izi. Hayır Ian, insan olmadığına eminim!
Откровенно говоря, похоже на ботинок с мехом.
Doğrusunu söylemek gerekirse, Ben gitmek istemiyorum.
Вообще, по правде говоря, я не хотел ехать.
Doğrusunu söylemek gerekirse, vuruldum.
Ничего страшного.
- Doğrusunu söylemek gerekirse, dedektif olmak istiyorum.
Честно говоря, я давно мечтаю стать следователем.
Doğrusunu söylemek gerekirse, ufak bir yalan uydurdum.
я немного соврал.
Doğrusunu söylemek gerekirse benim birkaç kez taksi çağırdığım oldu.
Скажу вам честно, я... несколько раз я останавливала такси.
Doğrusunu söylemek gerekirse... Ben bu kitabı satmalıyım.
Взглянем правде в глаза, я хочу чтобы книга продавалась.
Doğrusunu söylemek gerekirse Kim korkman gereken tek kişi benim.
Говоря по правде, единственный, кого вам стоит бояться, это я.
Bence bu tümör gerçekten kontrol edilemeyen yönlendirilemeyen, köpüren bir kazan et değil. Doğrusunu söylemek gerekirse yeni bir organ.. ... beynin yeni bir parçası.
Я думаю, что на самом деле это не опухоль не бесконтрольный, бессмысленный, маленький кусок плоти а что это на самом деле новый орган новая часть мозга
Doğrusunu söylemek gerekirse, bugün işimi kaybettim.
Фактически, сегодня я потерял работу.
Ama doğrusunu söylemek gerekirse Vali Chen Yi haydudun teki ve ben Milliyetçi hükümete güvenmiyorum.
Но, по правде говоря, губернатор Чэнь И – бандит, а Национальному правительству я не доверяю.
Aslına bakarsanız, doğrusunu söylemek gerekirse, sizinle oynadım biraz, bu aslında bir diğer aldatmaca sorumdu, çünkü su umrumda değil, doğrusunu söylemem gerekirse.
Извините. Я не хочу использовать вас, но мне в общем то всё равно насчёт воды. Мне просто нравится слышать ответ на этот вопрос.
Doğrusunu söylemek gerekirse, ben böyle bir teoriyi duvara yazılı görmüştüm, ama bokla yazılmıştı.
На самом деле, я видел похожую теорию, написанную дерьмом на стене.
Doğrusunu söylemek gerekirse sağ açığınız 130 yıldır ölü.
Ваш правый защитник умер 130 назад. Чёрт побери!
Ama doğrusunu söylemek gerekirse birazcık da rahatladım.
Но надо сказать, мне даже полегчало
Evet, doğrusunu söylemek gerekirse, öyleyiz.
Да, там мы друзья.
Doğrusunu söylemek gerekirse, öyle bir herife takılmanı istemem.
Откровенно говоря, я не уверен, что хочу видеть тебя с таким придурком.
Doğrusunu söylemek gerekirse Wickham'la.
Сказать правду... с Уикэмом.
Doğrusunu söylemek gerekirse tahminimden iyiydin.
- Намного лучше, чем я мог предполагать.
Doğrusunu söylemek gerekirse işi bitiremedin.
Не хочу заострять на этом внимание, но... вы не справились с заданием.
Doğrusunu söylemek gerekirse, bundan bahsetmekten bıktım.
Мне не хочется это обсуждать.
Doğrusunu söylemek gerekirse... önceki gün seni izlerken seni bizim silah ustası olarak düşünmüştüm.
Наблюдая за вами, я подумал о вас в качестве нашего главного фехтовальщика.
Doğrusunu söylemek gerekirse biraz sinirliyim.
Послушай, я тебя понимаю.
Doğrusunu söylemek gerekirse, buralara kadar gelebildiğime inanamıyorum.
- Честно говоря,.. ... даже не верится, что я зашла так далеко!
- Doğrusunu söylemek gerekirse, "vahşi popolar" umurumda değil!
- Если честно, я не имею совершенно ничего против этих "голых задниц".
İşin doğrusunu söylemek gerekirse herhangi biri yapmadı bunu beni öpen Ranek'di.
Конечно, это не ваше дело, но если вам нужно знать, Ранек поцеловал меня.
Doğrusunu söylemek gerekirse. Ben biraz tereddütteydim, Bay Mugatu.
Сказать по правде, сначала я немного колебался.
Şey doğrusunu söylemek gerekirse, biraz kayboldum.
Ну... Правду говоря, я немного растерян.
Doğrusunu söylemek gerekirse, bu kez kazanmak istemedim.
По правде говоря, я не хотел выигрывать это дело.
Doğrusunu söylemek gerekirse, iyi yönünün kötüden baskın olduğunu gördüm.
И для записи : хорошего я видела намного больше, чем плохого.
Doğrusunu söylemek gerekirse evim Shropshire'de değil.
Могу сказать откровенно, что это не в Шропшире.
Doğrusunu söylemek gerekirse o hamile.
В общем, она беременна.
Doğrusunu söylemek gerekirse biraz mide bulandırıyor. "Ama bir çarpışma durumunda daha güvenli."
Так будет немного укачивать но безопаснее всего в случае столкновения.
Doğrusunu söylemek gerekirse beni şaşırtmadı.
Честно говоря, меня это не удивляет.
Bizim paramız diyebilirsin ama doğrusunu söylemek gerekirse... İşe gidip para kazanan kişi o.
Ну, ты можешь называть их вашими деньгами, но справедливости ради, это он ходит на работу и зарабатывает деньги.
Doğrusunu söylemek gerekirse, ben bu kuralı izliyorum.
И весьма искренне, я следую этому правилу. And quite frankly, I follow that rule. Это очень хорошее правило.
Doğrusunu söylemek gerekirse ilişkimizin düzeleceğini ummuştum ama tabii, bu çok aptalcaydı.
Я была убеждена, что у нас всё получиться, на самом деле это было всё... по-идиотски.
Doğrusunu söylemek gerekirse, kök araştırmamızdan önce yahudilerin beyinlerinin arasında pislik olduğu fikrine sahiptim.
Я буду правдив и упомяну, что до нашего сурового поиска у меня было мнение, что у евреев дерьмо между мозгами.
- Hayır. Doğrusunu söylemek gerekirse böyle şeylere hiç inanmam ben.
Честно говоря я в такие вещи не верю.
Doğrusunu söylemek gerekirse çoktan başladı.
Сказать по правде, мы уже начали. А.
Doğrusunu söylemek gerekirse... Artık karıya da ihtiyacım yok.
Сказать по правде, мне и телки то больше не нужны.
Doğrusunu söylemek gerekirse, hiç bilemiyorum, gerçekten.
Но если честно, я не знаю.
Doğrusunu söylemek gerekirse korkudan ölecektik.
Сказать на чистоту? Пожалуйста. Мы перепугались до чертиков!
Sorun şu ki ailemle burdayım ve annem SST almamı istiyor Ve doğrusunu söylemek gerekirse, Kazanabileceğime bile emin değilim.
Что?
Doğrusunu söylemek gerekirse geçmişte yaşadığı kötü günler nedeniyle biraz gergin.
Честно говоря, она немного разнервничалась, это всё отголоски прошлого.
Doğrusunu söylemek gerekirse, Dr. Pfeffer bir bebek için "nefes kesici" kelimesini kullanmanız bana garip geldi.
- Я встречу кого-нибудь еще. - Встретишь? Конечно.
Doğrusunu söylemek gerekirse, bunun olabileceğini hiç düşünmedim.
"Когда же мы выступим в" Карнеги-Холл "?
gerekirse 81
doğru 10892
dogru 95
doğru söylüyorsun 77
doğrudur 303
doğru mu 1537
doğru söyle 45
doğrusu 383
doğrulandı 46
doğru bildin 42
doğru 10892
dogru 95
doğru söylüyorsun 77
doğrudur 303
doğru mu 1537
doğru söyle 45
doğrusu 383
doğrulandı 46
doğru bildin 42
doğruymuş 64
doğru söylüyor 187
doğru değil 421
doğru mu anladım 18
doğru söylüyorum 192
doğru mu söylüyorsun 24
doğruyu söyle 121
doğruyu söylemek gerekirse 116
doğru diyorsun 34
doğru değil mi 315
doğru söylüyor 187
doğru değil 421
doğru mu anladım 18
doğru söylüyorum 192
doğru mu söylüyorsun 24
doğruyu söyle 121
doğruyu söylemek gerekirse 116
doğru diyorsun 34
doğru değil mi 315