English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ H ] / Hala orada

Hala orada translate Russian

963 parallel translation
Annie'nin hala orada olup olmadığına bakabilir misiniz?
"Не могли бы вы посмотреть, на месте ли Анни? Прошу вас."
Sör Humphrey, yardımınıza ihtiyacımız var. Teyzem hala orada, olanları bir bilseniz...
– Сэр Хамфри, нам нужна ваша помощь.
İflas etmemiş olsaydı hala orada olurdum.
Двенадцать. Я бы и сейчас служил там, если бы граф не обанкротился.
- Hala orada mı? - Hayır. Gözlerim oldukça keskindir
- Видите?
Hala orada midir dersin?
Ты думаешь, он все еще здесь?
Yol hala orada.
Дорога на месте.
Tony, hala orada mısın?
Тони, ты слушаешь?
- Hala orada.
- Пьёт?
Ed hala orada mı?
Эд ещё там?
- Hala orada oturuyor. Ver şunu.
– Он сидит там.
Hala orada, eski bir balıkçı kulübesinde duruyor.
Портрет ещё там, в старой рыбачьей хижине.
- Hala orada mısınız, Bay Bartholomew?
Вы меня слышите, мистер Бартоломью?
Hala orada duruyor.
Она все еще там.
Büyük taş hala orada.
Камень на месте.
Yaşlı bilge adam hala orada oturuyormuş ve ona şöyle demiş :
Старого мудреца, который всё ещё сидел там. И он сказал :
Hala orada mı, Bayan Peel?
Что происходит? Если его здесь найдут...
- Sizin geminiz hala orada mı?
Ваш корабль. Он все еще здесь?
- Her neyse, Tardis hala orada.
- Всё равно Тардис ещё там.
Barbara hala orada olabilir.
Барбара всё ещё может быть там.
Hala orada.
Он и сейчас там лежит.
Hala orada mı?
а теперь?
Hala orada mı?
Еще осталось?
- Hala orada mı?
- А теперь?
Hala orada mısınız?
Боже мой!
Ama daha önce eşyalarımı alayım. Eşyalar hala orada mı?
Но до тех пор я заеду, чтобы забрать свои веши.
McWatt hala orada.
- Я здесь.
Hey, K. Hala orada mısın?
Эй, К. Ты ещё там?
Hala orada olduğunu düşünüyoruz.
Полагаем, что он всё ещё там.
Mermini iki parçası hala orada, kemikli bölümde.
Два осколка до сих пор сидят у тебя в голове.
Alo Doolittle hala orada mısın?
Дулитл, ты там? Я возвращаюсь.
Hala orada olabilirler.
Они все еще могут поджидать нас.
Son 24 saatte yediği her şey hala orada olmalı. O zaman emin olabiliriz.
Мы найдём всё, что акула съела за последние сутки и убедимся.
Hala orada mısın?
Ты ещё на проводе?
Hepiniz hala orada mısınız?
Ты все еще с нами?
Kaybolmuyor! Hala orada, içeride!
Она до сих пор внутри нас!
Hala orada mısınız?
Вы еще здесь?
Bebek hala orada.
Ребенок все еще там.
"... ve kuzgun, asla gitmedi hala orada oturuyor, hala orada oturuyor
" И, как будто с бюстом слит он,
Pekçok çocuk hala orada.
Но там осталось еще много детей.
Hala seni orada durmuş...
Я помню, как ты стояла здесь, говорила...
Her zaman güneş batsa da ve her zaman soğuk rüzgarlar çöllerde esip savursa da hala o kızılderililerin kanı vardır orada. Onu anlatan kızılderililerin. Pearl Chavez'i anlatanların.
Когда солнце опускается за горизонт, и холодный ветер завывает в пустыне, выходят те, в чьих жилах течёт индейская кровь, те, что всё ещё вспоминают Пёрл Чавес,
Saf değilsin ama hala gençsin... ve orada insan endişesizdir.
В общем, так.
Hala dışardalar. - Orada da tutmalıyız.
Успокойся, они еще снаружи.
Orada ilerde hala ne var?
Что там еще?
Yoksa hala orada mı?
Что, он сейчас у вас?
Bayan Lampert, benim hala yaşadığımı biliyorlardı ama beni orada bıraktılar. Onları bu yüzden öldürmek zorundaydım, dördünü de.
Миссис Лэмперт, они знали, что я жив, но бросили меня - вот почему я их убил, всех четверых.
Hala katil Chesterton nereye sakladıysa orada. Hadi ama.
Он всё ещё там, где его спрятал убийца, Честертон.
Hala orada mı?
Он все еще там?
Bay Roat Jr. Hala orada mı?
Мистер Роут младший ещё у вас?
Komutan, efendim hala orada mısınız? Ah evet Doolittle.
Да, Дулитл.
Orada hala kocaman bir balık var, ağzı şu büyüklükte olan bir balık.
У берега акула-убийца вот с такой пастью.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]