Rahat translate Russian
18,200 parallel translation
Hey, onu rahat bırak.
Оставь его в покое.
Sen rahatına bak Ajan Danvers, çünkü artık Cadmus'un malısın.
Располагайтесь поудобнее, агент Денверс, потому что теперь вы - собственность Кадмуса.
Rahatına bak.
Устраивайся поудобнее.
- Rahat.
Вольно.
- Telefon tuşlamanın ne kadar rahat hissettirdiğini bir dene.
Почувствуй, как хорошо набирается номер.
- Rahat, kızım.
- Заткнись.
Büyütecek bir şey değil. Seni rahat bırakayım.
Ничего страшного, не буду больше тебе мешать.
Bu konuda içim rahat değil.
Не нравится мне всё это.
Kafam rahat olsun diye bakacağım.
Я проверю, просто чтобы не переживать.
Artık ben varım. İçiniz rahat olsun hanımefendi. Bu işi çözene kadar durmayacağım.
Можете не беспокоиться, мэм, я не остановлюсь, пока не докопаюсь до истины.
Bayanlar baylar, karşınızda rahatına düşkünlük ve kendinden nefret etme hakkında şarkı söyleyecek olan
Дамы и господа, поприветствуем на сцене с песней о потакании своим желаниям и ненависти к себе
Çok romantik olacak. Sadece siz ikiniz rahat bir köşede birer margarita içip sarılıyorsunuz.
Это будет так романтично, только вы вдвоём, за уютным столиком в углу, прижимаетесь за графинчиком "Маргариты".
Ama bir fahişe değilim, kendimi rahat hissedene kadar işleri yavaştan alırım
♪ Но я не шлюшка, я не тороплюсь ♪ ♪ Пока я не освоюсь ♪
Ayrıca Heather rahat, olgun ve dövmeli bir inandır.
К тому же Хезер спокойная, зрелая и татуированная.
Rahat mı?
Расслабиться?
Rahatım zaten.
Я расслаблен.
Neden rahat olmadığımı düşündün?
Почему ты думаешь, что я не расслаблен?
Artık çok rahat hissediyorum.
Чувствую себя гораздо расслабленней.
Beni rahat bırak.
Отстань от меня.
- Çocuklar, kadını rahat bırakın.
- Эй, вы! А ну, оставьте её в покое!
Ne de olsa Blackwood herkesin parasız durumda rahat olduğunu düşünüyor.
Если Блэквуд, святая простота, думает, что можно не платить.
Adamlar Davey'in yavuklusunu çaldığını öğrenince pek rahat durmayacaklardır.
Не стоит тут долго стоять, а то не ровен час, люди подумают, что ты украл невесту у Дейви.
- Onu rahat bırakın, dokunmayın.
Оставь его в покое! Не трогай!
Yeter, kızı rahat bırakın.
Хватит вам! Оставьте её в покое!
- Rahat nefes alamıyorum.
Дышать не могу толком.
Duyduğuma göre oldukça rahat bir yaşam sürüyormuşsunuz.
Я наслышана, что ты себе ни в чем не отказываешь.
Yeterli zamanının olmayacağından endişe edildi ama askerler genelde hızlı toplandığından bunu rahat ve doğal bir şekilde yapabileceğinden eminim.
Возникали некоторые сомнения, достаточно ли вам этого времени, но я уверен, что вы, как человек военный, сможете собраться быстро и без сантиментов, как делали уже много раз.
O zaman bi rahat ver.
Ну так хватит спорить.
Bilmem, özür dileyen ben olunca daha rahat oluyorum.
Я не знаю. Мне просто более комфортно быть тем, кто извиняется.
Dostum, onu biraz rahat bırak.
Сделай ей поблажку.
Ama kimse çok rahat olmamalı. Rahat memnuniyete yol açar, o da durgunluğa, o da ölüme.
Комфорт приводит к успокоению, которое приводит к стагнации, что, в итоге, приводит к смерти.
Bizi rahat bırakın!
Оставьте нас в покое!
Orası daha rahat. Teşekkür ederim.
Мне будет гораздо удобнее там, благодарю Вас.
Çok rahat edeceksin.
Вам будет удобно.
- Yerinde olsam bu kadar rahat olmazdım.
Не стоит пока располагаться как дома.
Ama onu bulduğunda, ki eminim bulacaksın, onu rahat bırakmalısın.
Но когда ты её вернёшь, а я в этом уверена, ты должен её отпустить.
Rahat bırakır mısın beni?
– Можешь оставить меня в покое?
Rahat olsana sen.
Да расслабься ты.
Orada rahat bir 50 bin var.
Там должно быть 50 кусков, полегче.
Sizin rahat hissetmeniz çok önemli askerler.
Важно, чтобы тебя это не напрягало, армия.
- Rahat.
- Вольно. - Вольно!
- Rahat.
- Вольно.
- Rahat.
- Вольно!
Rahat ol. Bugün nöbetim yok. O yüzden bu saatten sonra ne ara ne de mesaj at.
не пиши и не звони - все равно не отвечу.
- Rahat olun.
- Отставить. Вольно.
Rahat.
Вольно.
Rahat! Rahat!
- Разойтись.
Bunu söylediğim için kusura bakmayın ama kızım Yüzbaşı Yoo'nun yanında olduğu için içim rahat.
что моя дочь рядом с ним.
Ancak sesini duyarsam içim rahat eder.
Я должна услышать его голос!
Rahatım.
Я расслаблена.
Rahat ol.
Расслабься.
rahat ol 368
rahatladım 62
rahatsız mı ediyorum 24
rahatsız ettim 55
rahat bırak beni 249
rahatlayın 102
rahatsız ediyorum 27
rahatsız ettiğim için özür dilerim 156
rahatsız etmek istemedim 25
rahat bırakın beni 59
rahatladım 62
rahatsız mı ediyorum 24
rahatsız ettim 55
rahat bırak beni 249
rahatlayın 102
rahatsız ediyorum 27
rahatsız ettiğim için özür dilerim 156
rahatsız etmek istemedim 25
rahat bırakın beni 59