Rahatsız mı ettim translate Russian
61 parallel translation
- Rahatsız mı ettim?
Нет, он только что ушёл.
- Rahatsız mı ettim?
- Я помешала? - Нет. Он из Болоньи, он очень хороший.
Rahatsız mı ettim?
Я вам помешал?
Sizi rahatsız mı ettim?
Я вам помешал?
- Rahatsız mı ettim?
- Я не помешал?
Rahatsız mı ettim?
Я тебе мешаю?
Özür dilerim. Rahatsız mı ettim?
Простите, я не помешал?
Özür dilerim, yoksa sizi rahatsız mı ettim?
Прости, я помешал?
- Rahatsız mı ettim?
Что? Я тебе не мешаю?
Seni rahatsız mı ettim? - Hayır.
- Я вам не помешала?
Affedersin, rahatsız mı ettim?
О, прости. Это раздражает?
- Seni rahatsız mı ettim?
Я вас что, смущаю?
Özür dilerim, rahatsız mı ettim?
Прости, я тебе помешала?
- Rahatsız mı ettim yoksa randevun mu var?
- Ты взволнована? Другой запланированный секрет?
- Özür dilerim, rahatsız mı ettim?
Извините, я помешал?
Rahatsız mı ettim?
Я не вовремя?
Özür dilerim, seni rahatsız mı ettim?
Прости, я тебя потревожил?
Korkarım. Sizi rahatsız mı ettim?
Я боюсь, что побеспокоил Вас?
Seni rahatsız mı ettim?
Ёто странно?
Kocam benim için daima büyük olacak. Seni rahatsız mı ettim?
Мой муж всегда будет слишком большим для меня.
- Rahatsız mı ettim? - Hayır.
- Я не вовремя?
Seni rahatsız mı ettim?
Я причиняю тебе неудобства?
Rahatsız mı ettim?
Это мешает тебе?
Peki. - Rahatsız mı ettim? - Hayır.
- Я вас сейчас раздражаю?
Rahatsız mı ettim?
О, мой бубен тебе не нравится?
Bence bu, benimle onun arasında, o yüzden rica ediyorum... - Rahatsız mı ettim?
Думаю, это касается только нас с ней... – Я лезу не в свое дело?
Rahatsız mı ettim?
Я вторгаюсь?
Rahatsız mı ettim?
Кажется, я вам праздник испортила.
Seni rahatsız mı ettim?
Я оскорбил тебя?
- Rahatsız ettim sanırım, özür dilerim.
Я смутила вас. Простите.
Acınız bu kadar tazeyken sizi çağırmak konusunda tereddüt ettim ama geldiğinize göre umarım hemen konuya girmemden rahatsız olmazsınız.
Я не сразу решился пригласить вас,.. ... но раз вы здесь, может, перейдём к делу?
Neyse, daha fazla vaktinizi almayacağım. Kusura bakmayın, kendi kuruntularımla sizi de rahatsız ettim.
Не буду вас задерживать, идите к ученикам, а я буду думать дальше.
Rahatsız ettiğim için özür dilerim, daha önce restorandaydım ve seninle olan biten hakkında konuşabilir miyiz merak ettim.
Прошу прощения за беспокойство. Я был в ресторане чуть ранее и хотел бы поговорить с вами о произошедшем.
- Korkarım rahatsız ettim.
- Наверное, я прервал ваши размышления.
Ben Josh. Yine Rahatsız ettim. Tiffany orada mı?
Извини, что беспокою, Тифани есть рядом?
Kapıma "Rahatsız etmeyin." yazısını astım. Ve belki hizmetçi görmez diye kapının zincirini taktım. Sekizde uyandırmaları için telefon ettim.
Я повесил табличку "Не беспокоить", запер дверь на цепочку на случай,... если горничная не грамотна, велел разбудить нас в 8 и лёг спать,... зная, что утром телемарафон будет самым лёгким из испытаний.
- Hayır, işin doğrusu sen merakımı uyandırdın. - Seni rahatsız ettim.
- Я тебя смутила.
Rahatsız ettim, bir arzunuz var mıydı?
Вы уже определились с выбором?
Rahatsız ettim, ama Sanırım Nobel Barış Komitesi ile ilgili bir nüfuzunuz var.
Прошу прощения за беспокойство, полагаю, Вы пользуетесь авторитетом в Нобелевском Комитете.
- Şey, sanırım sizi rahatsız ettim.
Хорошо, я вижу, что побеспокоила вас.
S. rahatsız ettiğim için üzgünüm, ama yürümeye ihtiyacım vardı ve sana gelmem gerektiğini fark ettim.
Привет, Эс! ? Прости, что беспокою, но мне нужно было пройтись, и я поняла, что должна прийти к тебе.
- Tanrım, rahatsız ettim.
О боже, я и правда вам надоедаю.
Özür dilerim, rahatsız ettim ama ailemden ya da parmaklarından bir haber var mı diye merak ettim.
простите что прерываю, но я только хотел узнать, есть ли, эмм. какие-нибудь новости о моей семье или их пальцах?
Bradshaw'ı yeteri kadar rahatsız ettim sanırım.
Мне кажется, я уже надоел семье Брэдшоу со своим вторжением. Уже достаточно.
Gözlüklerim çok rahatsız edici olduğu içim gözlerime ameliyat yaptırdım ve işe dönmek için acele ettim çünkü sizlerden geride kalacağımı düşündüm ki bu çok aptalca
Я перенесла операцию на глазах только потому, что очки меня немного раздражали, и потом слишком быстро вернулась к работе, потому что думала, что могу отстать. Как это глупо.
Kusura bakmayın rahatsız ettim ama bir konuda yardım edersiniz diye umuyordum.
Простите, что беспокою, но я надеялся, что вы сможете мне помочь.
Sanırım onu biraz rahatsız ettim.
Думаю, я здорово его напугал.
Rahatsız ettim kusura bakmayın. Bozukluğunuz var mıydı?
Прошу прощения за беспокойство, но... у тебя нет шестипенсовика случайно?
Dürüst olmalıyım şimdi, bence film oldukça rahatsız edici ve garipti, ben de bunları seven birisi hakkında ne düşündürüyor diye merak ettim.
И если быть откровенным, фильм мне показался каким-то странным, и мне стало интересно, что он говорит о человеке, которому такое нравится.
Sana yardım etmeye çalışıyordum ama neden seni rahatsız ettim anlamış değilim.
Я пыталась помочь тебе, хотя не знаю, зачем я это делала.
Rahatsız ettim, affedersiniz. Arkadaşımın odasını arıyordum. - Burada değil.
‒ Извините за беспокойство, я ищу своего друга.
rahatsız mı ediyorum 24
rahatsız mı oldun 22
ettim 71
rahat 453
rahat ol 368
rahatladım 62
rahatsız ettim 55
rahat bırak beni 249
rahatlayın 102
rahatsız ediyorum 27
rahatsız mı oldun 22
ettim 71
rahat 453
rahat ol 368
rahatladım 62
rahatsız ettim 55
rahat bırak beni 249
rahatlayın 102
rahatsız ediyorum 27
rahatsız ettiğim için özür dilerim 156
rahatsız etmek istemedim 25
rahat bırakın beni 59
rahatsız etmeyin 24
rahat bırakın 25
rahatsız olmayın 47
rahat dur 117
rahatla 772
rahatsız etmek istemem 22
rahat mısın 71
rahatsız etmek istemedim 25
rahat bırakın beni 59
rahatsız etmeyin 24
rahat bırakın 25
rahatsız olmayın 47
rahat dur 117
rahatla 772
rahatsız etmek istemem 22
rahat mısın 71