English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ Ö ] / Önemli değil mi

Önemli değil mi translate Russian

720 parallel translation
Tiyatroya gidemememiz önemli değil mi?
И все же мы не пошли в театр?
Benim gibi bir Müfettişin geç kalması sizce önemli değil mi?
Господин инспектор..... неужели для Вас этот чемодан так важен?
Önemli değil mi?
— Важно, как считаешь?
Ama o bunu bilmezse belki onun arkadaşı olabilirim. Çok iyi bir arkadaş olabilirim. Ve 20 yıldan sonra bu daha önemli değil mi?
жеуцомтас апо тгм туяаммиа тым йукымым, то текеутаио астяопкоио, то цйакайтийа, одгцеи емам апосбокылемо йатафгтоулемо стоко се лиа ломавийг амафгтгсг емос астяажтеяоу пкамгтг цмыстоу йаи ыс цг.
Başka bir adamın karısı olmam senin için önemli değil mi?
Тебя не беспокоит то, что я чужая жена?
Önemli değil mi?
Ни о чем?
... önemli olan, bundan sonra ne olacağıdır, değil mi canım? "
Значение имеет только то, что будет сейчас, правда дорогой? "
Önemli bir politikacı, değil mi?
Он. кажется, большой политик?
- Öyle mi? - Önemli değil.
- Да, в ближайшее время.
Önemli olan oradaki insanlar değil mi?
Значение имеют люди.
Bu önemli değil, değil mi?
Это ведь неважно, правда?
Ve önemli olan da bu isteklilik, değil mi? Henüz gençsin.
Всё это придёт к тебе ведь ты этого так хочешь, и с этим желанием многие считаются, правда?
Sen önemsiz ile önemli olan arasındaki farkı göremiyorsun değil mi?
Ты что, не можешь различить тривиальное и важное?
Bir önemi yok değil mi sevgilim? Önemli olan sana karşı hissettiklerim, değil mi?
Сейчас важно лишь то, что я люблю тебя, Джордж.
Önemli değil mi?
Не важно?
Belki her şey iyiye gidecek ama hissettiklerinden farklı olarak... Her neyse, önemli olan sonuç, değil mi?
Возможно, все будет прекрасно... в другом смысле, чем вы думаете, но ведь то, что имеет значение, - это результат, правда?
Romanımın benim için ne kadar önemli olduğunu biliyorsun değil mi?
Ты ведь знаешь, как для меня важна моя книга?
Amcamın büyük sorumlulukları olduğundan zamanı çok önemli... Bizimle harcayamaz, değil mi?
Ну у него... слишком много обязанностей и слишком мало времени чтобы тратить его на нас.
Okul önemli, değil mi?
Школа - это ведь важно?
Kimse söylemedi mi sana? Önemli olan kazanmak değil, oynamak, gerçek şampiyonlar gibi.
Разве вам никто не говорил главное, не победа, а то, как ты играешь, это чемпионский подход.
Burada önemli olan onları daha önce asla görmemeniz, görmediniz değil mi?
Вы ведь раньше не видели эти письма?
O kadar da önemli değil, değil mi?
А Вы?
Önemli birşey, değil mi?
Что-то серьёзное?
Bu önemli bir konu. Hayat dolu oğlumuz hakkında bir şeyler bilmek istersin, değil mi?
Дорогуша, хочешь услышать о нашем сыне, хочешь?
Burada son derece önemli şeylerin olması mümkün değil mi?
Вам не кажется, что здесь есть более важные вещи...
Fakat bence konumuzla alakalı daha önemli olan şey... hüküm giydiğiniz iki dava daha var değil mi?
Но, что более важно для данного дела, У вас есть еще две судимости.
Bir adamın parmağı kopuyor. Önemli görünüyor. En azından oğlu bunu bilmeli, öyle değil mi?
Человек теряет палец, хотя бы сын должен быть в курсе.
Önemli olan telefonlar, değil mi?
Просто телефонные звонки, да?
- Kıyafet önemli değil, değil mi?
- Там не очень официально?
- Bana bir şey getirdin mi? Önemli değil, hayır.
- Ты привёз мне что-нибудь?
Birbirimizi seviyoruz, önemli olan da bu değil mi?
Мы любим друг друга. Это самое главное.
Önemli değil, biz arkadaşız, değil mi?
Мы же друзья.
Bazen hayatında çok önemli şeyler olur, değil mi?
Ребёнок - это действительно большое событие в жизни.
Hayır, önemli olan, kuşlar, onlar iyi, değil mi?
Смысл в том, что птицы, они ведь все делают правильно, не так ли?
Sizin için önemli olmayabilir ama bizim için önemli. Değil mi tatlım?
Это, может, не важно для тебя, римлянин, но это безусловно важно для нас, не так ли, дорогая?
Önemli olan motorlar değil, insanlar, değil mi?
Я имею в виду, что это не просто мотоциклы, так? Это как люди.
- Öyle mi? Önemli değil.
Да нечего было беспокоиться.
Çok önemli değil... Öyle mi?
Ч ƒа ладно, ничего особенногоЕ Ч Ќичего?
- Güzel. Bu önemli bir şey değil mi?
- Ну что ж, хорошо.
- Önemli biri değil. Önemli bir değil mi?
- Это неважно.
Korsanlar için, her zaman para önemli değildir, değil mi?
Для нас, пиратов, деньги - не самое главное, так ведь?
Planlama önemli, değil mi?
Нельзя создавать очереди.
Önemli olan da bu, değil mi?
А что может быть важнее этого, не так ли?
Önemli olan görünüştür, değil mi?
Внешний вид очень важен, так?
Umalım ki dostluk hala önemli bir yer tutuyor olsun. Değil mi?
И будем также надеяться, что дух товарищества ещё не умер.
Bunun annen için ne kadar önemli olduğunu biliyorsun, değil mi?
Ты ведь знаешь, как много это значит для матери.
Bizim için yaptılar değil mi? En başından beri bizim bu kadar önemli olduğumuz kimin aklına gelirdi?
Ho eгo для нaс cнapядили, и я нe знaл, чтo мы тaкиe вaжныe пepcoны.
Söyleyin, sevgili Baş Müfettiş,... sizce de bu çok dikkate değer bir tesadüf değil mi? Sizin cüzdanınızı çalan adamın Mösyö Davenheim'ın davasındaki en önemli tanık olduğu ortaya çıkıyor.
Итак, скажите мне, дорогой мой старший инспектор вам не кажется подозрительным совпадением то, что человек, который украл ваш бумажник оказывается также главным, самым важным свидетелем в деле господина Давенхайма?
- Önemli mi? - Muhtemelen değil.
Это важно?
Önemli bir nokta, dedektif, değil mi?
- Хорошая точка зрения, детектив.
Söylesenize, Mösyö Leverson şövalyelik unvanı almak için dayınızın çok önemli bir hizmette bulunmuş olması gerek, değil mi?
Скажите, месье Леверсон, то, что Ваш дядюшка получил титул дворянина, очевидно, он имеет какие-то особые заслуги, или я ошибаюсь?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]