Ne oluyor ya Çeviri Fransızca
509 parallel translation
Ne oluyor ya?
Qu'est-ce que tout cela?
- Sorun ne? Ne oluyor ya? - Ellerini duvara daya.
Qu'est-ce qu'il y a?
Ne oluyor ya?
Qu'est-ce qu'il font ici?
Ne oluyor ya?
Qu'est-ce qui se passe?
- Ne oluyor ya?
- Où est le problème?
Ne oluyor ya?
Qu'est-ce que?
- Siktir, ne oluyor ya?
- Hein? - Salut, connard!
Baksana adamım, ne oluyor ya?
Où on va, là?
Ne oluyor ya?
Merde, c'est quoi ça?
Ne oluyor ya?
Ça va?
Ne oluyor ya?
Qu'est-ce que c'est?
Bu civarlarda birsinin Kızılderili baltasıyla saldırıya uğradığını ya da kafa derisinin yüzüldüğünü duymayalı çok oluyor.
On ne scalpe plus beaucoup, de nos jours.
— Disko'ya ne oluyor böyle?
- Qu'est-ce qu'il a?
Ne oluyor? Kaçmayı planlamıyorsun ya?
Vous songez à fuir?
Tezgaha ulaşamıyorsunuz ya kalmamış oluyor ya da iki misli ödüyorsunuz.
On ne peut s'approcher du comptoir... et quand enfin, on y est, cela coûte deux fois plus cher.
- Ya şu aksan ne oluyor?
Et l'accent, c'est quoi?
Altıya çeyrek var. Bütün bunlar da ne demek oluyor?
5h45, pourquoi donc?
Caddede yanlarından geçtiğinde ya da bankta oturanları gördüğünde ya da yanından geçip gittiklerinde tanıdık gelen oluyor mu?
J'ai vécu quelque chose, mais je ne sais plus exactement quoi.
Bernardo'ya bakınca ne oluyor?
Et toi, quand tu regardes Bernardo?
Carmela'ya hep oluyor!
Avec Carmela, ça ne rate jamais.
Anlamıyorum da ne demek oluyor? Anlatıyor ya işte.
Il organise tout pour toi.
Ne oluyor size kuzum? Yiyecek değil ya bu adam bizi?
Il ne vous mangera pas!
Ya şu polis rozeti ne oluyor?
L'insigne de poulet, ça vous sert à quoi?
Peki ya Boyd? Öteberi aldığı oluyor mu?
Et Boyd, il ne lui donne pas d'argent?
Teğmen Uhura'ya ne oluyor?
Qu'arrive-t-il au lieutenant Uhura?
Ya, neler oluyor bak.
Eh bien, on ne sait jamais.
Rebecca'ya "teneke" deme, biliyorsun rahatsız oluyor.
Ne dis pas ça devant Rebecca, elle ne supporte pas.
Peki ya Tanrı'ya inanıp da mastürbasyona boyun eğenlere ne oluyor?
Qu'arrive-t-il aux croyants qui s'adonnent à la masturbation?
Starbuck ne zaman Ortega'ya karşı oynasa ertesi sabah vücudu çürükler ve morluklarla dolu oluyor. Öyle mi? Tıbbi teknisyen olarak çoğunlukla yaralarını sarmam gerekiyor.
Commandant Leiter, je suis le commandeur Adama.
Starbuck ne zaman Ortega'ya karşı oynasa, ertesi sabah vücudu çürükler ve morluklarla dolu oluyor.
Chaque fois que Starbuck joue contre Ortega, son corps est recouvert de bleus le lendemain.
Bekle bir dakika, eğer bu doğruysa, nasıl oluyor da ne zaman bir yıldızın fotoğrafını görsem etrafında 3 ya da 4 tane köpek oluyor?
Si c'est vrai, pourquoi à chaque fois qu'on voit une star, elle est entourée de trois ou quatre chiens?
Ne oluyor burada ya?
Qu'est-ce qui se passe?
Ne zaman oradan gelsen, kucağın onun tavsiye ettiği kitaplar ya da görmen gereken filmlerle dolu oluyor.
- ou des films. - C'est le mari de ma soeur.
Ne zaman, nerede saldırıya uğrayacağını bilmek faydalı oluyor komutanım.
Ça aide, de savoir quand et où on va vous allumer. Mollo.
Kaçıyordu ama bir şeyler onun kaçmasına engel oluyor, dışarıya çıkartmıyordu.
Mais quelque chose ne voulait pas qu'il parte... ne voulait pas qu'il sorte.
Ne oluyor? Almanya'ya giden ekspreste biletsiz olarak yakalanmışlar.
On les a trouvés dans le train en direction de l'étranger.
Peki ya, senin annenin, "Pardon Steve, duş aldığını bilmiyordum." ları ne oluyor?
Et ta mère avec son : "Désolée, Stevie! Je ne savais pas que tu prenais une douche."
Ne zaman? Kime oluyor ki böyle? Sıska Marie ya da Rachel'a oldu mu?
Ça a marché pour Marie ou Rachel?
- Ne oluyor? Tanrı'ya şükür!
- Que se passe-t-il?
... toplu katliam yapmış bir katille ya da bir sübyancıyla yatsaydIN! - Ne oluyor?
- Qu'esr-ce qu'il se passe?
Haruko'ya ne oluyor? ! Sessiz olun!
- Rétablissez la transmission.
Yakışıklı çocuklar etrafındayken odun gibi oluyor ve donup kalıyor musun, ve hatta o seni seviyorsa ya da sevmiyorsa bilmezsin?
Est-ce que tu te bloques et te transformes en bois quand tu es à coté d'un beau mec et que tu ne sais même pas si il t'apprécie?
Siz eğitimli doktorlardan birisi, ya da her ne iseniz, biriniz bana söyleyebilir mi ne oluyor benim Lucy'me?
Me direz-vous, doctes médecins, de quoi souffre ma Lucy?
Ve bu genellikle kafası kesilmiş bir kadın ya da bir şekilde vücudu dışında hiçbir şey kalmayacak şekilde çarpıtılmış oluyor.
les femmes ont la tête coupée ou elles sont défigurées. Il ne leur reste que le corps, c'est-à-dire le sexe.
Ne zaman bir verteron düğümünden geçsek, titreşim sızıntıya neden oluyor.
Chaque fois que nous traversons un verteron, la résonance fuit.
Ya sonra ne oluyor?
Et après, qu'est-ce qui se passe?
Bu ülkede ne zaman bir seçim olsa belediye başkanı ya da devlet başkanı olsun halk yönetimin şimdiki hâlinden sıkılmış, bir değişiklik istiyor oluyor.
Quand il y a une élection dans ce pays, que ce soit pour la mairie, la présidence ou le conseil, on voit que le peuple en a marre et veut du changement.
Ne yazık ki çoğu kazıklanıyor ya da daha kötüsü de oluyor. Bunları neden anlatıyorum ki?
Maleuresement pour eux, ces jeunes dévérgondés finissent encore plus raides qu'ils l'étaient en arrivant.
Bana ne olduğunu sorduğun kısım var ya, zaten oluyor şu anda.
Le moment où tu me demandes ce qui va arriver?
- Ne kâbusu? Neler oluyor ya?
Que se passe-t-il ici?
Ne oluyor ya?
- Mais qu'est-ce qui vous prend?
ne oluyor yahu 29
ne oluyor burada 288
ne oluyor 2215
ne oluyor lan 21
ne oluyor be 59
ne oluyor orada 52
ne oluyor sana 29
ne oluyor böyle 43
yahoo 26
yallah 24
ne oluyor burada 288
ne oluyor 2215
ne oluyor lan 21
ne oluyor be 59
ne oluyor orada 52
ne oluyor sana 29
ne oluyor böyle 43
yahoo 26
yallah 24