English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ Ö ] / Özür dilerim efendim

Özür dilerim efendim Çeviri Portekizce

1,050 parallel translation
- Özür dilerim efendim.
Sou médico. - Eu sinto muito, senhor.
Böldüğüm için özür dilerim efendim ama size bir telefon var.
Desculpe interrompê-lo. Uma chamada para si.
- Özür dilerim efendim.
- Desculpe.
Özür dilerim efendim.
Desculpe.
Müvekkilim adına özür dilerim efendim.
Peço desculpa pelo meu cliente.
Diyeceğim şey için özür dilerim efendim ama korkunç gözüküyorsunuz.
Desculpe dizê-lo, senhor mas está com péssimo aspecto.
- Doğru. Özür dilerim efendim.
Peço desculpa, senhor.
Özür dilerim efendim ama söylemeye cesaret edemediğinizi görünce...
Desculpe, senhor, mas se eu não o digo, o senhor não se atreve...
- Özür dilerim efendim.
- Peço desculpa, senhor.
Özür dilerim efendim, henüz yok.
- Sinto muito, senhor.
Özür dilerim efendim. Sadece üyeler ve davetliler.
Lamento muito, mas só aceitamos membros ou pessoas com convite.
çok özür dilerim efendim.
Peço imensa desculpa, senhor.
Özür dilerim efendim.
Peço desculpa, meu Coronel.
Özür dilerim efendim.
Com licença, senhor.
- Özür dilerim efendim.
- Peço desculpa, meu Tenente.
Özür dilerim efendim.
Peço desculpa, senhor.
Özür dilerim efendim, ama bu sorumu cevaplamadı.
Desculpe, mas isso não o explica.
Özür dilerim efendim.
As minhas desculpas, srta.
Özür dilerim efendim.
Desculpe, senhorita.
Özür dilerim efendim, listemizde yoksunuz.
- Desculpe, senhor.
Özür dilerim efendim.
Desculpe, Coronel.
Özür dilerim efendim ama...
Desculpe, senhor, mas... mas...
Özür dilerim efendim ama bunlar tam doğru değildi.
Desculpe, senhor. Mas não foi bem assim.
Özür dilerim, efendim.
Perdão.
Özür dilerim, efendim. Emir var.
Seria um prazer, mas temos as nossas ordens.
Özür dilerim, efendim.
Com licença.
Özür dilerim, efendim.
Sinto muito, Sir.
Özür dilerim, efendim.
- Desculpe. A sua lista de vigia.
Efendim... özür dilerim.
Excelência, peço desculpa.
Sabahın bu saatinde aradığım için çok özür dilerim, efendim.
Desculpe-me por lhe telefonar a esta hora da manhã, Sr.
Çok özür dilerim, efendim. Sizin için asayım demiştim.
Sinto muitíssimo, senhor, achei que poderia pendurá-lo para o senhor.
Özür dilerim, efendim.
Lamento, senhor.
- Özür dilerim, efendim.
- Está atrasado. - Desculpe.
Eğer son dakikada gelmem heyetinizi zor durumda bıraktıysa özür dilerim, efendim.
As minhas desculpas se a minha chegada no último minuto incomodou a corte.
Efendim, özür dilerim ama sizinle yalnız konuşma fırsatım olmadı.
Meu Capitão... É a primeira oportunidade que tenho de falar consigo a sós.
Çok özür dilerim, efendim.
Peço imensa desculpa.
Rahatsız ettiğim için çok özür dilerim, efendim.
Desculpe ter incomodado senhor.
Özür dilerim, efendim. Herkesin dışarıda olduğunu sanmıştım.
Desculpe, julguei que tinham todos saído.
- Özür dilerim, efendim.
- Peço desculpa.
Oh, özür dilerim, efendim Sizi tanıyamadım.
Desculpe, senhor. Não o reconheci.
- Özür dilerim, efendim.
- Desculpe.
Efendim, hanfendiyi korkuttuysam özür dilerim.
Desculpem se assustei a senhora.
Eğlencenizi bozduğum için özür dilerim, efendim.
Desculpe-me por estragar o seu laço, senhor.
Özür dilerim, efendim.
Desculpe, senhor.
Özür dilerim, efendim. Mutfak on dakika içerisinde kapanacak.
Desculpe, senhor, mas a cozinha fecha dentro de dez minutos.
- Geç kaldın. - Özür dilerim, efendim.
- Hudson, vem atrasado.
Alo? Evet efendim. Sizi bu işe karıştırdığım için özür dilerim.
mas não pude evitar.
Özür dilerim, efendim.
Sinto muito, senhor.
Özür dilerim, efendim. Pek iyi anlayamadım.
Perdão, mas não percebi bem.
Geciktim. Özür dilerim, efendim.
professor.
Özür dilerim, efendim, evine gelmeye cesaret edemedim.
Desculpe por ter ousado vir até à sua casa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]