My little friend translate Turkish
738 parallel translation
Get up, my little friend.
Kalk ayağa küçük dostum.
You are my little friend.
Sen benim küçük dostumsun.
You're my little friend, Jane, aren't you?
Sen benim küçük arkadaşımsın Jane, değil mi?
My little friend would turn to me, very quiet and pale, and say :
Küçük arkadaşım sessizce ve solgun halde bana dönüp... :
Leon, where are you, my little friend?
Leon, nerdesin, küçük arkadaşım?
All right, my little friend, we have a place for you.
Tamam küçük dostum, senin için bir yerimiz var.
My little friend Bessie here, we had to drug her in order to do some tests.
Minik dostum Bessie'yi bazı testler için uyuşturmamız gerekti.
Better get used to it, my little friend.
Buna alışsan iyi olur, küçük arkadaşım.
When I lost you, my little friend,
Seni kaybettiğimde, küçük arkadaşım,
No, not you, my little friend, but all the others.
Hayır, sen değil, küçük dostum, ama diğerleri.
Say, my little friend, we have to go home now.
Küçük arkadaşım... şimdi evimize gitmeliyiz, tamam mı?
Well, my little friend, now life really begins.
Evet, küçük dostum, hayat şimdi başlıyor.
Okay, my little friend...
Tamam, küçük dostum!
Even my little friend in the tree stopped singing.
Ağaca tüneyen küçük dostum bile şarkı söylemeyi kesti.
Well, my little friend, you got something jammed in here real good.
Sevgili dostum, buraya bir şey çok kötü sıkışmış.
Come here, my little friend.
Buraya gel ufaklık.
Now let's see if we can't figure out what you are, my little friend and where you come from.
Bakalım senin kim olduğunu nereden geldiğini anlayabilecek miyiz?
Her little friend is in London, staying at my hotel.
Arkadaşı Londra'da, benim otelde kalıyormuş.
It might have been a lot worse. I'd have been dead six months ago if it hadn't been for my little Arab friend.
Küçük Arap dostum olmasa altı ay önce ölebilirdim.
- My, your friend seems to be a little late.
- Arkadaşınız biraz geç kalmış gibi.
Take it easy, my innocent little friend.
Sakin ol benim masum dostum.
I remember they came to my knowledge Mr. Manfredi and his little friend ;
Bay Manfredi ve küçük arkadaşı bir süre önce benden... bilgi almaya gelmişlerdi.
Nasir, my little lamb, my sweet friend.
Nasir, kuzum, sevgili dostum.
My little Anne, Blom's our friend!
Minik kuşum, Blom gerçek bir dost!
Oh no, my fat-gutted friend, I'm not the little and simple-minded native you are fool enough to take me for.
Hayır, şişko dostum. Sen öyle sanacak kadar aptal olsan da deneyimsiz, saf bir yerli değilim.
But it's worse to believe in too little, my friend.
Ama en kötüsü arkadaşlarımın inanması.
Each year, my friend, I have seen you get a little more lonely and a little harder.
Her yıl dostum, senin daha yalnız ve sert biri olduğunu görüyorum.
As I was saying, my dear friend, I think we are doing so much for the theater, but too little for the fine arts.
Demin de söylediğim gibi sevgili dostum bana kalırsa tiyatro için çok fazla şey yaparken güzel sanatları ihmal ediyoruz.
- I hide him at the little ranch of Miguel Ruiz, once a friend of my father's.
- Babamın eski arkadaşı Miguel Ruiz'in küçük çiftliğine sakladım onu.
For my friend Little Dog... and for my friend American Horse.
Dostum Küçük Köpek için ve dostum Amerikan Atı için.
When you get too pally with that shamus friend of yours, remember, one of these days, I'm liable to ask for my little gift back.
Senin şu aynasızla arkadaş olursan eğer, hediyemi geri isterim.
And when Katsumi-san told me how gently you kissed her the day she became a bride, how tenderly you kissed my sweet little friend,
Katsumi-san bana Kelley'le evlenip gelin olduğu gün onu nasıl nazikçe öptüğünüzü,.. ... benim küçük arkadaşımı nasıl nazikçe öptüğünüzü anlattı.
André, my darling, of course we'd love to have your friend, but don't you think he will feel a little awkward?
Andre, tatlım, elbette arkadaşını kabul etmek isteriz, fakat biraz sıkıntı duyacağımızı düşünmüyor musun?
Yes, my friend, this is the end of our sweet little business arrangement!
Evet, dostum, bu hafta bizim küçük, şeker iş anlaşmamızın sonu oluyor!
A private little matter, my friend, between the young woman and myself. Go!
Özel küçük bir olay, dostum, benim ve genç kadın arasında.
In return, I promise the freedom of your friend Aaron, plus a little sum from my fellow-citizens as an expression of gratitude :
Döndüğünde, söz veriyorum, ben de dostun Aaron'a özgürlüğünü vereceğim,... ayrıca, benim ve diğer vatandaşlarımın,... bir minnettarlık göstergesi olarak sayabileceğin :
Hey, hi there, my friend, let me buy you a little drink.
Hey, selam dostum, sana bir içki ısmarlayayım.
He's safe, and you're safe, my little green friend.
O güvende. Ve sen de, benim yeşil dostum.
Could it be that she's the little girl of my old friend, the judge?
Sakın bu eski dostum yargıcın sevgili kızı olmasın?
He's kind of a friend of mine, and he told my supervisor, Joe McMann, he told Joe about my style and how well I sold the policy, and he said that Joe seemed a little nervous,
Şefim Joe McMahon'la konuştu. Joe'ya tarzımı ve poliçeyi ne kadar iyi pazarladığımı anlatmış. Joe'nun biraz sinirli gözüktüğünü söyledi.
Vargas cares very little for diplomatic procedures, my friend.
Vargas diplomatik prosedürleri umursamaz, dostum.
Now, let's cheer up the mornir with some wham, bam, zoom, boom, wake-up music, with a little help from my friend!
Şimdi, bu güzel sabahı kışkırtıcı, hıçkırtıcı, sallayıcı, kollayıcı, uyandırıcı bir müzik ile selamlayalım! Arkadaşımdan küçük bir yardım alayım!
First of all, I'd like to get to know my wife's best friend a little better.
Öncelikle, eşimin en iyi arkadaşını biraz daha iyi tanımak isterim.
But it's my belief he's A.W.O.L. with that little lady friend from across the lake.
Ama benim inancım küçük bir kız arkadaşıyla... gölün diğer yakasına firar etmesi.
Yes, my little yellow friend. I knew the chief would have to reconsider.
Evet, küçük sarı dostum, Amirin yeniden düşünmek zorunda kalacağını biliyordum.
I'm doing all the talking, I know, but these are my little girls and those are someone else's, my best friend's little boys.
Hep ben konuşuyorum ama... Bakın şunlar benim kızlarım şunlar da başkasının, en iyi arkadaşımın çocukları.
And exactly why you and your friend, that cab driver... You know George? ... have been sniffing along my trail like two little eager bloodhounds these past few weeks.
Tabii siz ve taksi şoförü arkadaşınızla birlikte aç köpekler gibi peşimde olmanızın nedenini de biliyorum.
Cato, my little yellow friend, I'm home.
Cato, benim küçük sarı dostum. Eve dÖndüm.
- You just pick out a little chickie, my friend... and it's hug and munch all the way to Chicago.
- Sadece ufak bir piliç seç, dostum... ve bu Chicago'ya kadar sarılmak ve yiyişmek demek.
Anybody else feel like a little giggle when I mention my friend Biggus Dickus?
Şu arkadaşımdan bahsederken başka kıkırdamak isteyen var mı Azmanyus Sikus?
Hop right on over here. my little green friend.
Yanıma gel, küçük yeşil dostum.
my little pony 23
my little princess 20
my little sister 36
my little brother 58
my little baby 33
my little one 67
my little angel 31
my little girl 178
my little man 34
my little daughter 20
my little princess 20
my little sister 36
my little brother 58
my little baby 33
my little one 67
my little angel 31
my little girl 178
my little man 34
my little daughter 20
my little boy 72
my little 30
little friend 24
friends 2160
friend 1938
friendly 281
friendship 155
friends with benefits 24
friends forever 21
friends and family 37
my little 30
little friend 24
friends 2160
friend 1938
friendly 281
friendship 155
friends with benefits 24
friends forever 21
friends and family 37
friendly fire 24
friend or foe 27
friends of yours 55
friends of mine 20
friend of a friend 19
friend of mine 37
friend of yours 87
my life is in your hands 16
my life 415
my life sucks 24
friend or foe 27
friends of yours 55
friends of mine 20
friend of a friend 19
friend of mine 37
friend of yours 87
my life is in your hands 16
my life 415
my life sucks 24
my life is ruined 24
my life is over 106
my life is here 22
my lips 22
my life is 19
my lips are sealed 104
my liege 175
my light 16
my life is over 106
my life is here 22
my lips 22
my life is 19
my lips are sealed 104
my liege 175
my light 16