English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ P ] / Poor little guy

Poor little guy translate Turkish

92 parallel translation
Poor little guy.
Zavallı ufaklık.
You poor little guy.
Zavallı adam.
Ever since you double-crossed him and ran away... and changed your name to Muriel and married some poor little guy named Ches.
Onu aldatıp kaçtığından beri..... adını Muriel diye değiştirip Ches adlı zavallı bir adamla evlendiğinden beri.
Poor little guy.
Zavallı küçük şey.
He's all tired out, though, the poor little guy.
Ama çok yorulmuş. Zavallı minik şey.
Oh, poor little guy.
Oh, zavallı ufaklık.
Poor little guy.
Zavallıcık.
Poor little guy.
Zavallı adam. Zavallı adam.
Hic! Poor little guy.
Zavallı küçük adam.
Poor little guy.
Zavallı küçük herif.
The poor little guy.
Zavallı, küçük adam.
Poor little guy.
Zavallı küçük adam.
This poor little guy has had it rough.
Bu zavallı küçük adam davranışını oldukça kaba buldu.
Poor little guy.
Zavallı yavrucak.
Poor little guy starved to death.
Zavallık ufaklık, açlıktan ölmüş.
- Poor little guy.
- Zavallı çocuk! .
You poor little guy!
Seni zavalli küçük adam!
Aw, poor little guy.
Zavallı küçük çocuk.
Poor little guy.
- Zavallıcık.
- Poor little guy.
- Zavallı ufaklık.
Poor little guy.
Gerisini duymak istemiyorum.
Poor little guy. He's confused.
Yazık küçüğe, aklı karıştı.
Poor little guy, yeah.
Kıyamam küçük beye.
The poor little guy must be lonely, huh?
Bu zavallı şey kendisini yalnız hissediyor olmalı değil mi?
Poor little guy crashed into the window.
Zavallı cama çarptı.
Try telling that to this poor little guy who is traumatized seeing his owner killed.
- Bir de sahibi gözleri önünde öldürüldüğü için travma geçirmiş bu zavallı ufaklığa söylemeyi dene.
Poor little guy never had a chance.
Zavallı küçük çocuğun hiç şansı olmamış.
The poor little guy was pretty upset.
Zavallı çocuk çok üzgün.
Poor little guy had peed in his pants.
Zavallı ufaklık pantalonuna işemişti.
Poor little guy tried to hold them off with a dirty mop and a feisty crab.
Zavallı çocuk, onlara kirli bir paspas ve alıngan bir yengeçle karşı koymaya çalıştı.
Poor little guy was beat.
Zavallı çok yorulmuş.
poor little guy.
Zavallı şey.
You know, the poor little guy just sit there eating a snack pack,
Zavallı cüce orda oturmuş abur cubur yerken
- Oh, look at the poor little guy.
- Ne oldu? - Şu zavallıya bakın.
- Oh, look at the poor little guy.
- Oh, bakın şu zavallıya.
The poor little guy winds up getting squished between two rocks.
Zavallı şey, iki taşın arasında sıkışıp kalmış.
Poor little guy.
Zavallı çocuk.
Poor little sweet guy.
Zavallı küçük tatlı adam.
Poor little guy.
Zavallı şey. Tasması, künyesi yok.
Little Tony's plan all along was to kill her himself. Poor guy.
Hayır, Küçük Tony, her zaman Kate'i bizzat öldürmek için plan yapıyordu.
BRIAN'S LITTLE ACOLYTE, POOR GUY.
Brian küçük bir rahip gibidir, zavallı çocuk.
Well, I'll be damned! Poor guy just needed a little TLC.
Zavallı çocuğun sadece biraz TLC'ye ihtiyacı varmış.
Poor little guy.
Zavallı şey.
Poor little orphan girl... Going off to your fancy French Art School, going out with a big college guy...
Zavallı yetim kız havalı Fransız sanat okuluna gider koca bir üniversiteliyle çıkar...
Oh, look at our poor little tough guy, hurting others to ease his own pain.
Oh, bizim zavallı küçük sert adamımıza bak, kendi acılarını hafifletmek için başkalarını incitiyor.
storm... years...... sometimes I hate you a box of flowers by the bed I broke your head from the back of the bed the baby died in the morning I gave him a name His name was Thomas Poor little guy his heart poundslike a voodoo drum...
Fırtına meleği. Söyledin, söz verdin. Gökyüzünü gösterdin.
Poor guy has kind of let the wheels come off a little bit. Okay.
Zavallı, son zamanlarda yemeği fazla kaçırıyor.
Towards the end, the poor guy was nothing more than a broomstick with a cute little admiral's hat on.
Son dönemlerinde, zavallıcık amiral şapkası takmış bir süpürge sapına benziyordu.
Poor little guy.
Zavallı çocuk, Josh'un emrinde çalışıyor.
That guy? Or poor little old me?
O adama mı yoksa mağdur olmuş orta yaşlı hamile bana mı?
God knows the poor guy can use a little pie.
Tanrı bilir bu zavallıcık senin ufacık turtalarına alışmıştır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]