English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Такие как ты

Такие как ты translate Turkish

882 parallel translation
Такие как ты всегда проигрывают.
Senin gibiler buna mahkumdur.
Это будут судороги другого качества, не такие как ты любишь.
Kendi kendini haklayacak. Kementini sallarkan bu kez daha farklı zevk alacaksın, Tigre?
Они не такие как ты.
Onlar sen mi?
Рано или поздно такие как ты оказываются в карцере.
Senin gibiler eninde sonunda hapsi boylar.
Воровство - серьезная профессия, нужны серьезные люди, а не такие как ты.
Senin profesyonellere ihtiyacın var. Bize değil.
- не потрясающе красивые, а такие как ты, обаятельные, девушки, которых я оценил бы на 15 из 20, потому что в них есть нечто особенное... это не Париж и не Рио, а Лозанна и Женева.
Şehirlerdeki kızlar tatlıdır - güzel değil ama senin gibi çekicidir - çünkü Roma, Paris ya da Rio'da olmayan... ama Lausanne ve Cenova'da olan birşeylere sahiptirler.
Лучшие погибают, а такие как ты возвращаются.
İyi insanlar genç yaşta ölür, senin gibiler de böyle geri döner.
Такие как ты смущают людей надеждой на перемены.
Senin gibi insanlar sadece değişim için umutları yükselterek ortalığı karıştırır.
Возможно, школы были бы лучше, если б такие как ты были честными.
Belki de senin gibi insanlar daha dürüst olsalar, okul o kadar da kötü bir yer olmaz.
Но, мой друг, испуган ты До дурноты, Мой приговор - ждать тебе до тех пор, пока такие как ты
Ama dostum, yüzleşmişsin zaten en büyük korkunla mahkum ediyorum seni, benzerlerinin karşısına çıkıp duvarı yıkmaya!
Такие как ты не достойны жить!
Senin gibileri yasamayi bile hak etmiyor.
Наверняка, они такие же бандюги как и ты!
Muhtemelen hepsinin alma tarzı böyle.
Но не такие девушки, как ты.
- Senin gibi kızlar tarafından değil.
- Но, Оливер как ты мог обсуждать такие вещи?
- Ama Oliver başkalarıyla nasıl bunları konuşabiliyorsun?
Ёти реб € та на государственной службе, такие же как ты и €, и они не могут пробратьс € в любое место.
Bu çocuklar da aynı senin, benim gibi kamu görevlisi ve hiçbir yere gitmiyorlar.
А такие, как ты, могут и задаром.
Senin gibi gençler için bedava.
Такие мужчины, как ты, не каждый день попадаются.
- Gerçekten mi? Evet, sık sık.
- Дорогой, ты ведь не хотел бы, чтоб я носила такие вещи, как эта.
- Tatlım. Böyle bir şeyi giymemi istiyor olamazsın.
Помнишь, как во время войны? Ты всегда засыпал рядом со мной. Ноги были такие холодные.
Hatırlıyor musun, savaş zamanı donmuş ayaklarınla gelip... bana sokulup koynumda uyuduğun günleri?
Такие редакторы как ты, приводят издателей в восторг.
Senin gibi editörlere. Bir yayıncının zevkine.
Тебе самой нужны деньги, а ты делаешь такие подарки. Не знаю, как сказать...
Bu paraya senin ihtiyacın vardır mutlaka, ama yine de bana veriyorsun.
Где бы ты был, если бы такие парни как я?
Benim gibiler olmasa ne yapıyor olurdun?
И бродят такие чудища, как ты.
Ve senin gibi yolunu şaşırmış canavarlar.
Такие, как ты, убили моего сына!
Senin gibi adamlar oğlumu öldürdüler!
Ну, ты же видишь, мы не такие как они.
Onları ölü görmek istiyoruz! Onlara benzemediğimizi görebilirsin.
- Такие, как ты, способны это сказать.
Ancak senin gibi insanlar bunu söyleyebilir.
Такие, как ты, у которых дерьмо вместо мозгов, не понимают разницу.
Senin gibi beyin özürlüler arada farkı bilemez.
Конечно, они такие же люди, как я и ты!
Tabii... senin benim gibi insan onlar da. Gel buraya ihtiyar.
Если бы все взялись за оружие... даже такие, как ты...
Ya silaha sarılırlarsa, ya bunu yaparlarsa?
Может, есть еще такие, как ты. Может, ты навредил многим, но всему этому пришел конец.
Belki senin gibi başkaları da vardır, tarih boyunca çok zulme ve cefaya neden oldun ama tüm bunlar bitti.
Тебе это не идет. Такие женщины, как ты, делают меня папистом.
Senin gibi kadınlar beni Katolik yapıyor.
Надо же было связаться с таким раздолбаем, как ты, втянул меня в такие неприятности.
Beni böyle bir karmaşanın içine de ancak senin gibi bir acemi sokardı.
Такие как ты обычно не заезжают в Лаго...
Kıçı bitli kır serserileri Lago'ya pek uğramazlardı.
Но такие, как ты, могут. Если денег хватит.
Ama senin gibi adamlar başarabilir, tabi yeteri kadar paran varsa.
Эй, как ты можешь говорить такие вещи?
Nasıl böyle bir şey söylersin?
Особенно такие коллаборационисты, как ты.
Özellikle de senin gibi işbirlikçiler sayesinde.
- Ты серьезно? - Я никогда не видела такие плечи и живот, как у тебя...
Senin ki gibi geniş omuzlu birini hiç tanımamıştım, ayrıca karın kasların da öyle...
О, Джонатан в такие минуты я понимаю, как много ты для меня значишь и как пуста была бы моя жизнь без тебя.
Ah Jonathan... böyle zamanlarda benim için ne kadar değerli olduğunu... ve sensiz yaşamın ne kadar boş olacağını anlıyorum.
Не мог бы ты ненавязчиво... выяснить, кто они такие, как сюда попали... кто их пригласил, и потом дай мне знать.
Neden gidip onların ve kim olduklarını, buraya nasıl geldiklerini kimin çağırdığını öğrenip bana bildir. Anladın, değil mi?
Такие люди как ты всегда кичатся своими занятиями.
Senin gibi insanlar, her zaman durumu kurtarmanın... bir yolunu bulur.
Мне нужны такие воины, как ты.
Savaşçı lordlara ihtiyacım var.
Я заметил, что в сфере обслуживания такие парни, как ты не плохо работают.
Farkettim ki, hizmet işlerinde sizin gibi insanların ihtiyacı oluyor buna.
Почему не все женщины такие, как ты?
Dünyadaki bütün kadınlar... Neden senin gibi değiller?
Такие как : кофе, что ты пьёшь в завтрак.
Kahvaltıda içtiğin kahve gibi.
Да, скажи нам, как ты делаешь такие фокусы?
Evet, bu hileyi nasıl yaptığını anlat bize!
Как ты смеешь хранить такие секреты?
Böyle sırları saklamaya nasıl cesaret edersin?
Такие, как ты, мне уже в печёнках сидят.
Senin gibi insanlardan hoşlanmam. Başlamayacağım.
Как ты смеешь говорить такие вещи своему собственному отцу?
Babanla nasıl böyle konuşursun?
Как ты смеешь говорить такие вещи своему отцу?
Babanla nasıl böyle konuşursun?
Такие же, как и ты сам?
Tıpkı kendin gibi.
Они такие же, как ты?
- Hepsi sana mı benziyor? - 3 kız kardeşim, 2'de arkadaşım var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]