English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / То слышу

То слышу translate Turkish

458 parallel translation
Я слышу то, что слышу, и вижу то, что я вижу.
Dilediğimi görür, dilediğimi duyarım.
Когда я пытаюсь ее прочесть, то слышу лишь вой.
Tek duyduğum vızıldama.
Мне кажется, я кого-то вижу и что-то слышу.
Birilerini gördüğümü ya da sesler duyduğumu sanırım.
Мне всё время кажется, что я что-то слышу.
Sürekli sesler duyuyormuşum gibime geliyor.
Я что-то слышу.
Bir şey duyuyorum.
- Кажется я что-то слышу.
- Sanırım bir şey duydum.
Я что-то слышу, но это похоже на птиц.
Bir şey duydum ama kuş sesi gibiydi.
Я что-то слышу.
Sanki bir ses duydum.
Я что-то слышу.
Bir sincap mı?
- Погодите, я что-то слышу.
- Bekleyin, bir şey duyuyorum.
Я слышу то, что слышу.
Duyuyorsam, duyuyorumdur.
В следующий раз, когда я скажу, что что-то слышу, может, ты прислушаешься.
Bir daha sana bir şey duyuyorum dersem belki bana inanırsın.
Поверить не могу в то, что слышу от тебя.
Ama yine de olayın geçtiği yeri göz önünde bulundurursak, o kadarda şaşırmadım. ... inanamıyorum.
Я что-то слышу, сэр.
- Nedir Colin?
Иногда мелодия застревает у меня в голове, вот как сейчас, и вскоре я слышу, что еще кто-то ее напевает.
Bazen kafamda bir melodi oluyor.
То что я слышу через стены, так у тебя каждый вечер, такое творится.
Duvarın arkasından duyabildiğim kadarıyla her gün iş başındasın.
Я слышу где-то течёт вода.
- Bekleyin biraz. Sanki bir yerde su akıyor.
Я слышу то, что люди шепчут по секрету и вижу то, что полагают, никто не может слышать.
İnsanoğlunun gizliden fısıldadıklarını duyar kimsenin göremeyeceğine inanılanları görürüm.
А если и слушаю, то не слышу, это единственный способ выдержать тебя.
Eğer dinlersem, duymayacak şekilde süzgeçten geçiririm, tek yolu bu.
Кто-то пытается проникнуть в мою квартиру, я слышу шаги.
Birisi evime girmeye çalışıyor, ayak seslerini duyuyorum.
Нечестно то, что я чувствую себя больным, когда слышу музыку любимого Людвига вана.
Bu adil değil, ne zaman güzel güzel Ludvig Van'ı dinlesem kendimi hasta hissedeceğim.
Что-то вроде, я с трудом слышу тебя в чепце, закрывающем уши.
Üstündeki battaniyeden duyamiyorum seni.
И в удачный день, если прислушаться, то я слышу, как он там смеется.
Güzel bir günde, kulağımı iyice kabartırsam gökyüzündeki gülücük seslerini duyabiliyorum onun.
Я сидела, что-то делала, потом слышу по радио о Санни.
Burada kendi işlerimi düşünüyorum ve radyoda "Sonny ne?" diyor.
Каждый раз, когда я об этом слышу, происходит что-то фатальное.
Ne zaman bunu duysam muhakkak kötü şeyler olur.
- Слышу, там еще кто-то есть?
Konuşan birileri mi var orada?
Я слышу, как чье-то горло просит ножа.
Bir gırtlağın kesileceğini duydum.
- То, что я слышу?
— Onu mu dinliyoruz? — Hayır.
- Я слышу только то, что стоит слышать.
Ben sadece dinlemeye değer şeyleri duyarım.
- Если это мой план, то я впервые слышу об этом.
- Eğer bu benim planımsa ilk defa duyuyorum.
Я слышу что-то.
Bir şeyler duyuyorum.
Он что-то говорит, но я не слышу ег.о,
Bana bir şeyler diyor ama duyamıyorum.
Работает, но всё, что я слышу - это какой-то аэропортовский радиомаяк.
Çalışıyor ama tüm duyduğum bir çeşit havaalanı sinyali. Garip.
- Теории. Это то, что я слышу всю ночь. Теории и вопросы.
- Gece boyu tek duyduğum, teoriler ve sorular.
Вот уже 20 лет я прошу всех говорить громче, но, по какой-то странной причине, я отчётливо вас слышу.
Yirmi senedir insanlardan daha yüksek sesle konuşmalarını rica ediyorum,... fakat nedense sizi çok net işitiyorum.
Работаю как обычно, голова ясная, сосредоточен и вдруг что-то происходит, и я вижу её лицо и слышу её голос.
Tam bir şeye dikkatimi verecekken Onun yüzü karşımda, sesi ise kulaklarımdaydı.
Я что-то не слышу ответа.
Birazcık ister misin?
Слышу по звукам той грустной песни ты возлюбленного потеряла.
O sefil şarkıyı bile öyle söylüyorsan buralarda harcanıyorsun.
Я слышу... это то, что конструкторы звездолетов называют "простым доступом".
Burası yıldız gemisi tasarımcılarının "kolay geçiş" dedikleri yer. Evet.
Я слышу что-то.
Bir seyler duyuyorum.
Я определенно слышу какой-то шум впереди.
Kesinlikle ileriden bir şey duydum.
И я слышу что-то там снаружи.
Ve oradan bir şey duyuyorum.
Я слышу что-то приближается.
- Bir şeylerin geldiğini söylüyor.
И теперь, когда я слышу, как кто-то из вас зовет меня "Одо", я больше не думаю про себя как "ничего".
Şimdi ise biriniz beni Odo diye çağırınca,... artık kendimi "hiçbir şey" olarak düşünmüyorum.
В смысле, я смотрю на другое лицо, слышу другой голос... но каким-то образом, это все еще ты.
Yani farklı bir yüze bakıyorum farklı bir ses işitiyorum ama bir şekilde halen sensin.
Мне нравится то, что я слышу и вижу.
Ve beni tanımanı
Опять я слышу о каком-то Хикки.
Çok korkulacak biri olmalı.
Я не могу поверить в то, что я слышу.
Duyduklarıma inanamıyorum.
Мне не нравится то, что я здесь слышу.
Duyduklarım hiç hoşuma gitmedi.
( Дрю по мобильнику ) Дайте ему то, чего он хочет. И не слышу в твоем голосе ни капли восторга или волнения.
En ufak heyecan yok, bir heyecan kırıntısı bile.
- Я слышу то же самое.
Bana da söylerler...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]